Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : DİSİPLİN CEZASI İPTALİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : DİSİPLİN CEZASI İPTALİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı....
Verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından “davalı Sendika merkez disiplin kurulunun 30.09.2016, diğer 4 davacı hakkında aynı disiplin kurulunun 03.12.2016 tarihli kararı ile ilk genel kurula kadar geçici ihraçlarına dair kararına karşı Ankara İş Mahkemelerine açılan davaların"genel merkez disiplin kurulu kararı ile geçici ihraçlarının", bu davanın ise "olağanüstü genel kurul kararı ile kesin ihraçlarının" iptali talepli olması karşısında; tarafların aynı olması dışında iptali istenen kararların farklı kurullara ait olduğu, biri geçici, diğeri kesin ihraçlara ilişkin olduğu ve içeriklerinin de farklı olması nedeniyle mahkemece verilen ret kararının yerinde olduğu, 25.12.2016 tarihli genel kurul çağrılarının 244 delegeye 08.12.2016 tarihinde APS ile postaya verildiği, Ankara dışındaki şehirlerde bulunan delegelere çağrıların 9-15.12.2016 tarihlerinde, davacı ...'...
Davalı sendika ana tüzüğünün üyelikten çıkarılma başlıklı 10. maddesine göre de, sendika üyelerinin, sendikadan çıkarılma kararı, sendika genel kurulunca verilir. Somut olayda, davalı Sendikanın Genel Merkezinin 08.01.2021 tarihli Diyarbakır Şube Başkanlığın davacının ana tüzüğün 9/a maddesi gereğince üyeliğinin ve görevinin sona erdiği bildirilmiş, bunun üzerine davalı sendikanın Diyarbakır Şubesinin davacıya hitaben gönderdiği 26.01.2021 tarihli yazısında, “İLGİ: 08.01.2021 tarih ve E.2021- TSE-3336 sayılı Sendikamız Genel Merkezin yazısı, Ana Tüzüğümüzün amir hükmü ve Yönetim Kurulumuzun 25.01.2021 tarih ve 169 sayılı kararı gereğince Sendika üyeliğiniz ve Yönetim Kurulu üyeliğiniz sona ermiştir.” denilmiştir. Bu durumda, 6356 sayılı Kanun’un 19. maddesinin 4. fıkrasına aykırı olarak davacının sendika üyeliği ve şube yönetim kurulu üyeliğinin, yönetim kurulu tarafından sona erdirilmesinin hukuka aykırı olduğu anlaşılmıştır....
Davalı sendika ana tüzüğünün üyelikten çıkarılma başlıklı 10. maddesine göre de, sendika üyelerinin, sendikadan çıkarılma kararı, sendika genel kurulunca verilir. Somut olayda, davalı Sendikanın Genel Merkezinin 08.01.2021 tarihli Diyarbakır Şube Başkanlığın davacının ana tüzüğün 9/a maddesi gereğince üyeliğinin ve görevinin sona erdiği bildirilmiş, bunun üzerine davalı sendikanın Diyarbakır Şubesinin davacıya hitaben gönderdiği 26.01.2021 tarihli yazısında, “İLGİ: 08.01.2021 tarih ve E.2021- TSE-3336 sayılı Sendikamız Genel Merkezin yazısı, Ana Tüzüğümüzün amir hükmü ve Yönetim Kurulumuzun 25.01.2021 tarih ve 169 sayılı kararı gereğince Sendika üyeliğiniz ve Yönetim Kurulu üyeliğiniz sona ermiştir.” denilmiştir. Bu durumda, 6356 sayılı Kanun’un 19. maddesinin 4. fıkrasına aykırı olarak davacının sendika üyeliği ve şube yönetim kurulu üyeliğinin, yönetim kurulu tarafından sona erdirilmesinin hukuka aykırı olduğu anlaşılmıştır....
tarafından verilebileceğinin emredici bir şekilde düzenlendiği, bu düzenleme uyarınca davalı Sendika Merkez Disiplin Kurulunun üyelikten çıkarma kararı vermeye yetkili olmadığı, bu yetkinin münhasıran Genel Kurula ait olduğu anlaşıldığından ilgili kararın hukuka aykırı olduğu, ancak yargılama aşamasında davaya konu Disiplin Kurulu kararının Genel Kurul onayına sunulduğu ve Genel Kurul tarafından oybirliği ile davacının sendika üyeliğinin düşürülmesine karar verildiğinden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
İncelenen dosya kapsamına göre; davacının EÜAŞ Genel Müdürlüğü'ne bağlı T3-İş Sendikası üyesi olarak Elektrik Tamir Bakım ustası olarak çalıştığı, davacı hakkında işyerini muhtelif tarihlerde, vardiyasını tamamlamadan izinsiz terk ettiği iddiası ile soruşturma yapıldığı, savunmasının alındığı, davacının savunmasında iddiaları kabul etmediği, işyeri amirinin bilgisi ve izni dahilinde çıktığını beyan ettiği, bu olayla ilgili 30.05.2016 tarihli Disiplin Kurulu Kararı verildiği, bu karara göre davacıya "altı yevmiye kesimi" cezasının oyçokluğu ile verildiği, sendika temsilcisinin "bir yevmiye kesimi" talebi yönünde oy kullandığı, 30.05.2016 tarihli Disiplin Kurulu Kararının İşletme Müdürü tarafından onaylanmadığından bahisle, tekrar görüşülmesi için İşyeri Disiplin Kurulu'na yeniden gönderildiği, ve 09/06/2016 tarihinde İşyeri Disiplin Kurulu toplantısının yapılacağının bildirildiği, bu kez 09/06/2016 tarihinde yapılan Disiplin Kurulu toplantısı soncu alınan İşyeri Disiplinin Kurulu'nun...
İncelenen dosya kapsamına göre; davacının EÜAŞ Genel Müdürlüğü'ne bağlı T3-İş Sendikası üyesi olarak Elektrik Tamir Bakım ustası olarak çalıştığı, davacı hakkında işyerini muhtelif tarihlerde, vardiyasını tamamlamadan izinsiz terk ettiği iddiası ile soruşturma yapıldığı, savunmasının alındığı, davacının savunmasında iddiaları kabul etmediği, işyeri amirinin bilgisi ve izni dahilinde çıktığını beyan ettiği, bu olayla ilgili 30.05.2016 tarihli Disiplin Kurulu Kararı verildiği, bu karara göre davacıya "altı yevmiye kesimi" cezasının oyçokluğu ile verildiği, sendika temsilcisinin "bir yevmiye kesimi" talebi yönünde oy kullandığı, 30.05.2016 tarihli Disiplin Kurulu Kararının İşletme Müdürü tarafından onaylanmadığından bahisle, tekrar görüşülmesi için İşyeri Disiplin Kurulu'na yeniden gönderildiği, ve 09/06/2016 tarihinde İşyeri Disiplin Kurulu toplantısının yapılacağının bildirildiği, bu kez 09/06/2016 tarihinde yapılan Disiplin Kurulu toplantısı soncu alınan İşyeri Disiplinin Kurulu'nun...
Nitekim sendika şubelerinin, anılan davada taraf olarak yer almaması, şubelerin haklarını yeterince savunamama sonucuna yol açabilmekte ve bu durum da, 6100 sayılı Kanun'un 27. maddesinde ifade edilen hukuki dinlenilme hakkının ihlali neticesini doğurmaktadır. Şu halde, şube genel kurulunun iptali davalarında, sendika genel merkezi ile sendika şubesi arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve davanın, sendika genel merkezi yanında, ilgili sendika şubesine de yöneltilmesi gerektiği kabul edilmelidir. Nitekim yerleşik Yargıtay uygulaması da bu yöndedir. (Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 09.06.2014 tarih, 2014/15387 esas, 2014/16184 karar sayılı ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 21.06.2011 tarih, 2011/27022 esas, 2011/18864 karar sayılı ilâmı) Somut olayda, birleşen dava ile davalı sendika .... Şubesinin 29.09.2012 tarihli olağanüstü genel kurulunun iptali talep edilmiştir....
nın polis merkezi amir vekili olarak görevlendirildiği, disiplin cezasına konu olayın gerçekleştiği tarihte söz konusu görevlendirmenin sonlandırılmış olduğuna yönelik dosyada herhangi bir bilgi veya belgenin bulunmadığı, ayrıca davacının senelik izne ayrılma yönündeki talebine ilişkin üst yazının disiplin cezasına konu olayın gerçekleştiği tarihten kısa süre önce polis merkezi amir vekili sıfatıyla polis memuru ... tarafından yazıldığı, yine Altıntaş Polis Merkezi Amirliğinin disiplin cezasına konu olayın gerçekleştiği tarihten kısa süre önceki görev listesinde polis memuru ...'nın polis merkezi amir vekili olarak görevli olduğu, davacının da aynı listede yer aldığı, bu haliyle davacının disiplin cezasına konu olayın gerçekleştiği tarihte polis memuru ...'nın polis merkezi amir vekili olduğunu bilmemesinin beklenemeyeceği, bu haliyle polis merkezi amir vekili olan ...'...