WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2022 NUMARASI : 2018/472 ESAS - 2022/163 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, yeri ve tüm çalışanların her türlü riske karşı sigortalandığını, kaza tarihinde sigorta poliçesi mevcut olduğunu, davaya konu tüm olayların davacının dikkatsizliği ve tedbirsizliği nedeniyle meydana geldiğini, işverenin gerekli tüm önlemleri aldığını, yerinde kullanılan malzeme ve ekipmanların yeterli olduğunu, kazasının tespitine ilişkin karar bulunmadığını, davacı tarafın kuruma müracaat etmeden dava açmasının yerinde olmadığını, talep edilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, davacı iddialarının yerinde olmadığını beyanla haksız ve yersiz açılan davanın reddini talep etmiştir....

Üst Kurulu raporunda davacının maluliyet başlangıç tarihinin belirtilmediğini; raporda efor kaybının tespiti için efor testinin tıbben gerekli olduğunun belirtilmesine rağmen bu test yaptırılmadan rapor düzenlendiğini savunarak, kararın bozulmasını talep etmiştir. V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: İnceleme konusu davada; davacı 22.12.2010 tarihinde geçirdiği kazanın kazası olduğunun, sürekli göremezlik oranının ve sürekli göremezlik gelirinin bağlanması gerektiğinin tespitini istemiş, ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulüne ilişkin kararı bölge adliye mahkemesince kaldırılarak, kazası olduğunun tespitine, maluliyet tespiti ve gelir bağlanması gerektiğinin tespiti taleplerinin hukuki yarar ve dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Dosyada alınan ATK 3. İhtisas Kurulunun 17.10.2018 tarihli ve ATK 2....

    İş Mah.'nin 2013/543 E sayılı dosyası ile maluliyetin tespiti davası açıldığını; ancak bu dosyada YSK tarafından maluliyet oranının %46 olarak belirlenmesi üzerine davadan feragat edildiğini belirterek, davalı ...'un maluliyet oranının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP 1. Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; yapılan tetkikler neticesinde kazalının çalışma gücünü %60 oranında kaybetmediğinin tespit edildiğini ve kurum işleminin mevzuata uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 2. Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin kazası nedeni ile uğradığı maddi ve manevi zararlarının tanzimi için açtığı davada SGK tarafından müvekkilinin maluliyet oranının %0 çıkması üzerine, mahkeme tarafından maluliyet oranının tespiti için dava açmak üzere süre verildiğini, ... 1....

      İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ; davacıya kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak ve işgöremezlik oranının belirlenmesini istemek üzere giderek olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi ve işgöremezlik oranının belirlenmesi halinde ise çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın SGK Başkanlığı'nca olayın kazası olup olmadığı ve davacıda oluşan göremezlik oranı belirlenmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davalı ...'...

        Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 28.06.1976 günlü ve 1976/6- 4 sayılı kararı da bu yöndedir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, 03/10/2015 tarihinde kazası geçiren davacının Kuruma müracaat ederek maluliyet oranının tespiti talebinde bulunduğu, müracaat üzerine Kurum sağlık kurulunca % 6,1 oranında malül olduğuna karar verildiği, karara karşı itiraz üzerine YSK'ca düzenlenen raporda, yine davacının malüliyet oranının % 8,2 olduğuna karar verildiği, bunun üzerine davacı tarafından bu davanın açıldığı, davacının maluliyetinin tespiti için Adli Tıp 3. İhtisas Kuruluna gönderildiği, Adli Tıp Kurulunca düzenlenen raporda davacının % 8,2 oranında malül olduğunun belirtildiği ve mahkemece Adli tıp kurumu ihtisas dairesinin raporu dikkate alınarak sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, birbiriyle örtüşen YSK ve Adli Tıp Kurumu raporları dikkate alınarak verilen karar yerinde olmuştur....

        Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın ....na bildirilmediği ve dolayısı ile kurum içi prosedürler izlenerek maluliyet tespiti yapılmadığı anlaşılmış olup, söz konusu hüküm, bu yönleri ile usul ve yasaya aykırıdır. Yapılacak , davacıya kazasını ....na ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde ....na ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel verilmesi, tespit davası, bu dava için bekletici sorun yapılarak çıkacak sonuca göre; olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacının, geçirdiği kazasına ilişkin tüm tıbbi evraklar temin edildikten sonra, ... Maluliyet ve Sağlık Kurulları Daire Başkanlığına müracaatının sağlanması ve usulüne uygun şekilde sürekli göremezliğinin tespitine ilişkin rapor alınarak kesinleştirilmesi; itiraz halinde sırasıyla ... Yüksek Sağlık Kurulu'ndan ve Adli Tıp ........

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davalı Şirinköy şirketinde depo elemanı olarak çalıştığını, müvekkil şirketlerin sağlığı ve güvenliği konusunda gerekli tüm önlemleri aldıklarını, davacı işçiye sağlığı ve güvenliği konusunda eğitim verildiğini, kişisel koruyucu donanımların imza karşılığı teslim edildiğini, kazasının davacının kendi dikkatsizliği ve kusuru sebebiyle meydana geldiğini, olayda müvekkil şirketin hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkil şirketin davacının tüm tedavi masraflarım üstlendiğini ve ilişkisini devam ettirmek istediğini, ancak davacının akdini sonlandırmayı tercih ettiğini, manevi tazminat talebinin yasal şartlarının oluşmadığını ve talebin fahiş olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkeme kararına karşı davalılar vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....

          Yapılacak ; davacının kazası olarak nitelediği olayı Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için davacıya önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak , olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli göremezlik oranının belirlenmesi ve giderek kazası sigorta kolundan sürekli göremezlik geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir. O halde davalılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

            Mahkememizce, meydana gelen kazada tarafların kusur oranlarının tespiti bakımından bilirkişiden alınan raporda; 21/09/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasının oluşumunda ... plaka sayılı panelvan-kamyonet sürücüsü ...'un %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, ... plaka sayılı motosiklet sürücüsü ...'ın kazaya etken kural ihlalinin bulunmadığı belirtilmiştir. Mahkememizce, davacı hakkında İstanbul 2. İhtisas Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'ndan alınan 29/01/2021 tarihli maluliyet raporunda, davacının tüm vücut engellilik oranının %2 olduğu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Mahkememizce, davacının kaza nedeni ile talep edebileceği tazminat miktarının tespiti bakımından konusunda uzman hesap bilirkişinden alınan raporda; davacının geçici göremezlik zararının 5.209,00 TL olduğu, kalıcı göremezlik zararının ise 14.162,00 TL olduğu belirtilmiştir....

              Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile " ...hakimin, dava dilekçesinde yer alan ibare ve sözcüklerle bağlı olmayıp, ulaşılmak istenen hukuki yarar kapsamında uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ve tanımı ile, çözümünde uygulanması gereken mevzuat hükümlerini saptama ve yerine getirilmeye elverişli karar oluşturma görev ve yükümünün bulunduğu, davacı vekilinin 18.10.2022 tarihli Kuruma başvurusunun içeriği ve dosya kapsamından, davacının isteminin 5510 sayılı Kanun'un 25 ve devamı maddeleri kapsamında düzenlenen maluliyet aylığına esas maluliyet oranın tespiti olmayıp 5510 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesinde düzenlenen sürekli göremezlik geliri bağlanmasına esas sürekli göremezlik oranının tespiti niteliğinde bulunduğu, Yüksek Sağlık Kurulunun, davacının sürekli göremezlik oranını %12 olarak belirlediği, Adli Tıp 3. İhtisas Dairesinin, davacının sürekli göremezlik oranının %16,20 olduğuna yönelik kanaati, Adli Tıp 2....

                UYAP Entegrasyonu