ın banka hesabına yatırılmasını sağladığı ve resmi olarak hastane tarafından alınması gereken tedavi gideri katkı paylarını da elden hastalardan aldığının dosya içeriğinde bulunan tüm kanıtlarla sübuta erdiği, ancak suç niteliğinin ve buna göre mahkemenin görevinin belirlenebilmesi için sanığın soruşturma aşamasında ibraz ettiği tutanaklarda açıklandığı gibi hastalara sunmuş olduğu hizmet öncesinde kendisine ödenecek katkı paylarını, protokol ve prosedür yapılıp imzalandıktan sonra hastalara iade edileceği konusunda bilgilendirmede bulunup bulunmadığı ve tutanak içeriklerinin doğru olup olmadığı hususunda hastaların tanık olarak dinlenmelerinden, suç duyurusunda bulunulan hastane görevlileri hakkında dava açılmışsa ve mümkünse dava dosyalarının birleştirilmesinden sonra bir karara varılması gerektiği halde yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde beraat hükmü kurulması, Kanuna aykırı, O yer C.Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320...
ın Karkamış istasyonu 9 plan no'lu binanın bakım ve onarım işini, keşif, metraj ve şartnameye göre miktar ve nevi bakımından uygun olarak yapılıp yapılmadığını kontrol etmeden eksiksiz yapılmış gibi teslim almak suretiyle katılan idarenin dosyada mevcut olup raporlarda belirtildiği şekilde zarara uğramasına ve yüklenicinin de haksız kazanç sağlamasına neden oldukları tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, benzer eylemleri nedeniyle adı geçen sanıklar haklarında dava açılıp açılmadığı araştırılıp, açılmışsa zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tespiti bakımından mümkünse davaların birleştirilmesinden sonra kamu görevlisi olan sanıkların edimin ifasına fesat karıştırma suçundan, yüklenici sanık F.. A..'...
Asliye Ceza ) 10.02.2009 tarih 2008/1025 E 2009/115 K sayılı ilamıyla kimlik bilgilerine ulaşılamaması nedeniyle eylemin resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçu kabul edilerek hüküm kurulmuş olması karşısında, mükerrer yargılamanın önlenmesi, zincirleme suç hükümlerinin tartışılması ve suç vasfının tayini açısından, ilgili dava dosyasının mümkünse birleştirilmesinden sonra toplanan delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, 2- İftira ve sahtecilik suçu yönünden, adli sicil kaydına göre tekerrüre esas adli sicil kaydı bulunan sanık hakkında ek savunma hakkı da verilerek tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1....
hakkında soruşturma başlatılması sağlanarak sonucunun beklenmesi ve kamu davası açılması halinde birleştirilmesinden sonra kanıtların bir bütün halinde değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdiri gerekirken, yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 26.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığının anlaşılması karşısında, suç tarihi ve tarafları aynı olan davaların birleştirilmesinden sonra iddia ve kanıtların birlikte değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 20/01/2011 tarih ve 2011/757 sayılı iddianamesiyle kamu davası açıldığı, temyiz incelemesine konu 02/07/2010 tarihli eylem ile birlikte diğer eylemlerin anılan sanıklar tarafından örgüt faaliyeti kapsamında işlendiğinin iddia edilmesi karşısında, 2011/93 esas sayılı dosyanın temyiz incelemesine konu bu dosya ile birleştirilmesinden sonra tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiğinin gözetilmemesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa'nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca, BOZULMASINA, 26.02.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Ceza Mahkemesi 2012/435 E. 2012/962 K. ) dosyaların birleştirilmesinden sonra tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA, 12.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece verilecek kararların birbirini etkileyeceği ve delillerin doğru değerlendirilmesi için her iki dosyanın birleştirilmesinden sonra yargılamaya devam edilmesi gerektiği düşünülmeden davaların ayrı ayrı sürdürülüp sonuçlandırılmaya çalışılması isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, 18.04.2013 gününde oybirliği ile karar verildi. ......
ın şikayeti üzerine .... hakkında yapılan soruşturmalar sonunda dava açılıp açılmadığı yeniden araştırılarak, açılması halinde her iki davanın birleştirilmesinden sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel mahkemece sanık hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1) Suç tarihinde ve sonrasında herhangi bir sabıkası bulunmayan sanığın aşamalarda atılı suçlamayı istikrarlı bir şekilde inkar ederek suça konu motosikleti yaşı küçük iki çocuktan aldığını beyan ettiği, satın aldığını beyan ettiği tarihin ise suç tarihinden sonraki bir tarih olması ve sanığın motosiklet alım-satımının sıklıkla yapıldığı oto tamirhanesinde çalışması sebebiyle savunmasının tamamen soyut olmadığı, itibar edilebilir nitelikte olduğu, tüm bu sebeplerle sanığın hırsızlık suçunu işlediğine dair kesin, her türlü şüpheden uzak, somut delil bulunmadığı anlaşılmakla; sanığın eyleminin suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunu oluşturabileceği ihtimaline binaen, hakkında TCK’nun 165. maddesi uyarınca usulüne uygun dava açılması sağlanıp bu dosya ile birleştirilmesinden...