DELİLLER: -Davalı şirkete ait ticaret sicili bilgileri, -Tüm dosya münderecatı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKÎ NİTELENDİRME: Dava, limited şirket yönetim kurulu başkanının vefatı sebebiyle kayyum atanması istemine ilişkindir. Dosyada yer alan 09/03/2020 tarihli ticaret sicil gazetesi örneğinden, davalı şirket yönetiminin ... ve ...'dan oluştuğu görülmüştür. Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapan ... 16/04/2020 tarihinde vefat etmiştir. Yönetim kurulu bir veya iki üyeden oluşuyorsa ve bu üyelerden biri veya ikisi ölürse, Türk Ticaret Kanununun geçici üye atanmasına ilişkin 363. maddesi uygulama alanı bulamaz. Bu durumda genel kurul tarafından yeni yönetim kurulu üyesi seçilmelidir. Yönetim kurulu üye ölümü ile iş yapamaz hâle geldiği için, her bir pay sahibi ve tüm ilgiller mahkemeden şirkete kayyum atanmasını talep edebilir (TMK 426). Atanacak kayyum, organ eksikliğini gidermek için şirketin genel kurul toplantısını yapmak üzere görevlendirilmelidir (TTK 530)....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2021 NUMARASI : 2020/677 2021/1028 DAVA KONUSU : Tespit (İşe İade İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı işveren nezdinde liquorice şeker operatörü olarak 01/03/2017 tarihinde çalışmaya başladığını, iş akdinin davalı işveren tarafından 16/09/2020 tarihinde sendikal nedenler ile haksız olarak feshedildiğini, siperliğinin kırıldığını, kırık siperlik yanında iken siperlik takmadığı için iş akdinin feshedildiğini, 06/01/2020 tarihinde sendikaya üye olduğunu, iş akdinin feshine sözlü olarak siperlik takmadığının gerekçe bildirildiğini, yazılı fesih bildiriminde İş Kanunu'nun 25/II-e, ı, h maddelerinin gerekçe gösterildiğini, davalı işverenin bildirdiği fesih nedeninin erinde olmadığını, iş akdinin feshinin gerçek nedeninin sendikal örgütlenmeyi engellemek olduğunu, işten çıkarıldıktan sonra gerçek fesih nedeninin sendika olduğunun işveren yetkilileri tarafından söylendiğini...
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı şirket tarafından Toplu İş sözleşmesi yapabilmek için Lastik İş Sendikasına üye olması ve yetkili sendika tarafından iş yeri baş temsilcisi olarak atanması nedeniyle 27.05.2020 tarihli yazılı fesih bildirimi ile iş sözleşmesinin haklı ve geçerli bir neden olmaksızın feshedildiğini, davalı tarafından yapılan bu feshin hukuka aykırı olduğunu ve feshin asıl gerekçesinin sendikal faaliyet nedeni olduğunu, davacı işçinin Anayasal ve yasal hakkı olan toplu iş sözleşmesi hakkından faydalanmak için sendikaya üye olduğunu ve sendikal faaliyetlere katıldığını, davacı işçinin sendikaya üye olduğunu, sendika tarafından 12.09.2019 tarihinde iş yeri Baş temsilcisi olarak atandığını, müvekkilinin İş Sözleşmesinin feshinde 4857 sayılı İş Yasası çerçevesine giren iş sözleşmesinin haklı ve geçerli sebeple feshini gerektiren bir durumun söz konusu olmadığını, müvekkilinin sendikaya üye olması, iş yeri sendika baş temsilcisi olması ve sendikal faaliyetlerde...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/3034 KARAR NO : 2022/2367 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NİĞDE İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 10/05/2022 NUMARASI : 2022/47 ESAS - 2022/258 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (İşe İade İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : Müvekkilinin davalının Niğde'de bulunan fabrikasının Dokuma bölümünde 14/04/2004 tarihinde Dokuma Makina Operatörü/Dokumacı olarak çalışmaya başladığını, müvekkilinin 27/09/2014 tarihinde Hak-İş/Öz İplik İş sendikasına üye olduğunu, müvekkilinin bu sendikaya üye olduktan sonra davalı işverenlikte Temsilci olarak atandığını ve uzun yıllar boyunca temsilcilik görevini yerine getirdiğini, müvekkilinin sendika üyeliğinin iş akdinin haksız ve kötü niyetli olarak feshedildiği 07/01/2022 tarihine kadar devam ettiğini, müvekkilinin iş sözleşmesinin 07/01/2022 tarihinde SGK çıkış kodu olan 49 nolu kod ile işçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı...
yöneticilerinin azline karar verilerek şirkete kayyum atandığını, 28.03.2013 tarihli genel kurul kararlarının iptali istemli olarak açılan davada -----Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ------ Karar Sayılı ilamıyla ilgili genel kurul kararının yoklukla malül olduğu tespitine karar verildiğini, ancak işbu şirket ortaklarının 25.12.2018 tarihinde yine usulsüz bir şekilde genel kurul yaparak ----- bir kısım hissesini -----isimli şahsa devrettiğini, müvekkilinin dava dışı şirket yetkilisi ------ şirketin ticari işleyişi ile ilgili kaygılarını iletmiş çok uzun zamandır şirketin kar payı dağıtmadığını bu nedenle şirketin içinde bulunduğu mali durum ile alakalı bilgi istediğini ancak bu şahısların müvekkili çok uzun süre oyalandığını, davalı şirketin hiçbir surette kar payı ödemesinde bulunmadığı gibi bu kişilerce adeta ele geçirildiğini, yıllardır şirket ortaklarının müvekkili ile bir araya gelmekten kaçındığını, müvekkilini ve mahkeme kararlarını adeta yok sayarak faaliyetlerine devam ettiklerini...
olduğunu beyan ettikleri görülmekle, mahkemece davacının sendikaya üye olması ve bu şekilde sendikal faaliyetlere katılması sebebiyle iş akdinin işveren tarafından sendikal sebeplerle feshedilmiş olduğu kabul edilerek, sendikal tazminata hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/848 Esas KARAR NO : 2022/834 DAVA : Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli) DAVA TARİHİ : 12/12/2022 KARAR TARİHİ : 16/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin davalı'nın %50,60 oranda pay sahibi ve hissedarı olduğunu, davalı şirketin son olağan genel kurulu toplantısının 07/08/2022 tarihinde yapıldığını, dava dışı ...'...
Vakfına geçici olarak ve tedbiren atanan kayyum heyetince çağrısı yapılan 12.09.2023 - 13.09.2023 tarihli olağanüstü genel kurul (mütevelli heyeti ) toplantısının hak ve adalet adına ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına ve iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevabında; davanın reddini savunmuştur....
yerini tadilat bahanesiyle kapattığını, şirketin hem mali nedenler hem de ortakların zarar verici davranışları neticesinde amaçlarına ulaşamayacağının anlaşıldığını ileri sürerek, tedbiren şirket faaliyetlerinin durdurulmasına, engellenmesine, şirketin tasfiyesine ve şirkete kayyum atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen davanın ise reddini istemiştir....
İş bu nedenle şirketin Genel Kurulunun Olağanüstü toplanmasını gerektirecek hukuki bir menfaat bulunmamaktadır. Ve yine kötü niyetli davranan ortak davacı ... olup Genel Kurulunun Olağanüstü toplanması talebinin reddine karar verilmesini, mahkemeniz akdi kanaatte ise kayyum atanmamasını, atanacaksa da davacı ortak tarafından bütün kayyum ve toplantı masrafın peşin olarak yatırılmasına karar verilmesini, ve yine ... ve ...'ın ortaklıklarının feshi talebinin reddine karar verilmesini aksi kanatte iseniz paylarının bedellerinin dava tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faiz ile ödenmesini vekaleten talep diyoruz." ifadelerine yer vererek davanın reddini savunmuştur. DEĞERLENDİRME : Dava, TTK 617 yollaması ile, TTK 412. Madde uyarınca şirketin genel kurul toplantısının yapılması hususunda mahkemenin izninin talep edilmesine ilişkindir....