Davalı borçlunun itirazı üzerine itirazın iptali ve temmerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesini istemiştir. HMK.nun 26/1 maddesinde “Hakim tarafların talep sonucuyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez...” hükmüne yer verilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde Türk Borçlar Kanunu'nun 351 maddesi uyarınca ihtiyaç nedenine dayanmamış, ödenemeyen kira bedelleri nedeniyle temmerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesini istemiş olduğu halde mahkemece Türk Borçlar Kanunu'nun 351 maddesi uyarınca ihtiyaç gerekçesiyle tahliyeye karar verilmiştir. Hakim HMK.nun 26.maddesi gereğince taleple bağlı olup talep dışına çıkamaz....
Davacı, icra takibinde toplam 223.385,00 USD alacağın takip tarihindeki kur üzerinden çevirdiği TL karşılığı alacağının tahsilini talep etmiş ve itiraz üzerinden itirazın iptali davası açmıştır. Talep olunan alacağın kur karşılığı Türk parası cinsinden olduğu dikkate alınmadan, yabancı para cinsinden itirazın iptaline karar verilmesi, HUMK’nun 74.maddesine aykırıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 825.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şti'nin kiraladığı bağımsız bölümlere ek olarak iş hanının tesisat katındaki 132,50 m2'lik ortak alanı işgal ettiğini, davalıların fazladan işgal ettikleri ortak alana ilişkin kat krokisinin ekte sunulu olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL ecrimisil bedelinin işgal tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilmesini talep etmiştir ....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 2021/140 ESAS SAYILI DOSYA DAVA : İtirazın İptali DAVA TARİHİ : 22/05/2019 KARAR TARİHİ : 21/09/2021 K.YAZMA TARİHİ : 22/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Davacı vekili, müvekkili kooperatifin olağan genel kurul kararlarına göre ortak kullanım alanlarına mal koyarak işgal edenlere para cezası kesildiğini, davalının ortak alanlara mal koyarak ortak alanı işgal ettiğini, ortak alanlara mal koymaması için defalarca sözlü olarak uyarılmasına rağmen ortak alan işgaline devam ettiğini, bu nedenle 03/08/2018-01/11/2018 tarihleri arasında para cezası kesildiğini, kesilen para cezalarını ödemediğini, davalının kooperatife olan borcunu ödememesi nedeniyle Bakırköy ..... İcra müdürlüğünün ....... ve .........
ta işletmecisi olduğu otoparka yediemin olarak aracın teslim edildiğini, yediemin ücretini alamadığını belirterek davalı tarafından yapılan haksız itirazın iptalini istemiştir. Davalı, süresinde yetki itirazında bulunarak işlemin reddini savunmuştur. Yerel mahkemece, aracın haczine dair tutanaklarda sadece davacının imzası olduğundan davacı ile davalının arasında sözleşme ilişkisi kurulmadığını, bu sebeple icra takibinin borçlu davalının ikametgahında yapılması gerektiğinden yetkisiz icra dairesinde yapılan takibe dayalı itirazın iptali davasının da görülmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle icra dairesinin yetkisizliğine ve itirazın iptali davasının da usulen reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden; davalının aracına, talimatlı haciz talebine dayalı olarak ... İcra Müdürlüğü'nce haciz işleminin yapıldığı, aracın, ...'ta bulunan ve davacının işletmesinde olan otoparkta davacıya yeddiemin olarak teslim edildiği anlaşılmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 11/07/2013 NUMARASI : 2012/378-2013/262 Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin senede dayalı olarak keşidecinin mirasçıları olan davalılar aleyhine icra takibi yaptığını, davalıların takibe haksız olarak itiraz ettiklerini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre, bononun ön yüzünde "3.kişilere ciro edilemez" şerhinin bulunduğu, davacının bonoyu alacağın temliki hükümleri yerine beyaz ciro yoluyla aldığı, hak sahibi olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Esas sayılı dosyasından açılan takibin karşı tarafın haksız itirazı üzerine durdurulduğunu, bunun üzerine açılan itirazın kaldırılması ve tahliye davasının Antalya ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin ... Esas, ... Karar sayılı dosyasında görüldüğünü ve itirazın kaldırılması ile tahliye talebinin kabul edildiğini, verilen kararın davalı tarafça istinaf edildiğini ve dosyanın henüz istinaf incelemesinde olduğunu, tahliye kararına rağmen; karşı tarafın binayı boşaltmadığını, binayı haksız olarak işgal etmeye devam ettiğini, ... Bölgesi gibi değeri yüksek bir ticaret alanda başvurucunun binası karşı yan tarafından işgal edilmiş olduğu için, başvurucu binasını kullanamadığını, kiraya veremediğini, Kasım 2021–12 Ocak 2023 dönemindeki 14 ay 12 günlük süre için davalının son ödediği ve kira kontratı ile haksız işgal öncesi dönem için, aynı hangarı aynı şartlarda ve bizzat kendisinin ödemeyi taahhüt ettiği aylık ... Amerikan Doları ( metrekare başına minimum ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
- KARAR - Davacı vekili, müvekkilinin imal ettiği konutlardan 16/5 ve 14/5 numaralı olanları davalının haksız yere 2008 yılı Ağustos ayında işgal ettiğini ileri sürerek, muarazanın men’i ile davalının meskenlerden tahliyesine, şimdilik 1.000,00 TL haksız işgal tazminatının haksız işgal tarihi olan 15.08.2008 tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında sadece 16/5 numaralı konutla ilgili istemde bulunduklarını belirtmiş, ıslahla haksız işgal tazminatını 5.850,00 TL'ye çıkartmıştır. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davaya konu taşınmazı davalının kullanmadığı, dava dışı ....'nun kullandığı, gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, kooperatifler hukukuna dayalı muarazanın men’i, davacı kooperatifin ürettiği konuttan tahliye (men’i müdahale) ve işgal tazminatının tahsili istemlerine ilişkindir....
Ne var ki; davacı faturaya dayalı olarak başlattığı takibe vaki itirazın iptalini isterken, davalı davacı ile ortaklığı olduğunu ancak davalıdan mal satın almadığını savunmakta olup, davalının davacı ile ortak olduklarına ilişkin kabulü karşısında davacının bu davayı açabileceğinin kabulü gerekmektedir. O halde Mahkemece, davacının dava yönünden taraf ehliyetinin bulunduğu kabul edilip, işin esasına girilmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın usulden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir....