Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında İzmir 11. Asliye Hukuk ve İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan zararın rücuan tazmini için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın sigortacılık faaliyetinden kaynaklandığı ve ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesince ise, davanın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğunu belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda uyuşmazlık 6102 sayılı TTK'nın 1472. (6762 sayılı TTK'nın 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile (trafik kazasına) sebebiyet veren davalıdan rücuan tahsili isteminden kaynaklanmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE İstinaf talebinde bulunan davacı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda; Dava, zorunlu mali mesuliyet sigortacısının kendi akidine karşı, trafik sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemi ile başlattığı takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın yetkilisizlik nedeni ile usulden reddine karar verilmiş, karar davacı tarafça istinaf edilmiştir....
Sigortacının halefiyete dayalı olarak açacağı rücuen tazminat davasında, görevli mahkemenin belirlenmesi konusunda; 22.03.1944 tarih, 37 Esas, 9 Karar sayılı (03.07.1944 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan) Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle halefiyet davası ticari dava sayılamaz. Bu dava aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur" ilkesi benimsenmiştir. Buna göre; sigortacının halefiyete dayalı olarak açtığı davada, davanın nitelendirmesi yapılırken, davacının sigortalısı ile zarara neden olduğu iddia edilen arasındaki hukuki ilişkiye bakılması gerekir....
Dava, zorunlu mali mesuliyet sigortası sözleşmesinden kaynaklanan rücuan tazminat alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı istemine ilişkindir. Karayolları Trafik Kanunu’nun 94. maddesinde “ Sigortalı aracı işletenlerin değişmesi halinde, devreden kişi 15 gün içinde sigortacıya durumu bildirmek zorundadır.Sigortacı sigorta sözleşmesini durumun kendisine tebliği tarihinden itibaren onbeş gün içinde feshedebilir.Sigorta fesih tarihinden onbeş gün sonrasına kadar geçerlidir.” hükmüne yer verilmiştir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B-4 maddesinde de sigortacının rücu hakkı düzenlenmiş, B-4.c maddesinde “ tazminatı gerektiren olayın, aracın Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre gerekli ehliyetnameye sahip olmayan kimseler tarafından sevk edilmesi sonucunda meydana gelmiş olması halinde “ sigortacının rücu hakkı bulunduğu bildirilmiştir....
Dava, zorunlu mali mesuliyet sigortası sözleşmesinden kaynaklanan rücuan tazminat alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı istemine ilişkindir. Karayolları Trafik Kanunu’nun 94. maddesinde “ Sigortalı aracı işletenlerin değişmesi halinde, devreden kişi 15 gün içinde sigortacıya durumu bildirmek zorundadır.Sigortacı sigorta sözleşmesini durumun kendisine tebliği tarihinden itibaren onbeş gün içinde feshedebilir.Sigorta fesih tarihinden onbeş gün sonrasına kadar geçerlidir.” hükmüne yer verilmiştir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B-4 maddesinde de sigortacının rücu hakkı düzenlenmiş, B-4.c maddesinde “ tazminatı gerektiren olayın, aracın Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre gerekli ehliyetnameye sahip olmayan kimseler tarafından sevk edilmesi sonucunda meydana gelmiş olması halinde “ sigortacının rücu hakkı bulunduğu bildirilmiştir....
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/07/2020 KARAR TARİHİ : 22/07/2020 YAZIM TARİHİ : 22/07/2020 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Görev hususu, kamu düzenine ilişkin olup mahkemece yargılamanın her aşamasında resen ele alınması gerekmektedir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22.03.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında "...Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dâva, sigorta poliçesinden doğan bir dâva değildir. Bu dâva, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dâva gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dâva açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu dâvası için de söz konusudur..." şeklinde açıklama yapılmıştır....
nın 1301.) maddesi uyarınca ... şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan ... takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir. ... İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 22.3.1944 tarih 37 Esas 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava ... poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı Varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün, süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi. Gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalıya ait, müvekkili şirkete trafik sigortalı aracın, ehliyetsiz sürücünün kullanımında iken karıştığı kaza sonucu hasarlanan karşı araç için poliçe kapsamında 5.668.00 TL tazminat ödediklerini, poliçe genel şartları uyarınca, bu meblağın fer'ileriyle birlikte rücuen tahsili amacıyla başlatılan ilâmsız icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu belirterek, itirazın iptaliyle takibin devamına, %40 icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, duruşmaya gelmemiş ve davaya cevap vermemiştir....
nın 1301.) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 22.3.1944 tarih 37 Esas 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır....
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, sigorta şirketinin sigortalısına yaptığı ödeme nedeni ile halefiyet ilkesi gereği yapılan ödemenin rücuen tahsiline ilişkin davalı hakkında yapılan icra takibinde davalının borca itirazının iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır. İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez....