Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Dava; Kayseri Genel İcra Dairesinin ... esas sayılı dosyasında 4.352 TL rücun tazminat 239,30 TL işlemiş faiz olmak üzere 4.591,30 TL üzerinden başlatılan takibe yapılan itirazın iptaline ilişkindir. İşbu davada istenen toplam alacak miktarı (Dava değeri) 4.591,30 TL'dir. İstinaf edilen kararda davanın reddine karar verilmiştir.Dolayısıyla reddedilen dava/karar miktarı=4.591,30 TL dir. Davacı işbu ret kararını istinaf etttiğinden istinaf edilen ret dava/karar miktarının 4.591,30 TL olduğu anlaşılmıştır.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun “İstinaf Yoluna Başvurulabilen Kararlar” başlığını taşıyan 341. maddesinin 2. fıkrasında açıkça; “Miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir.” 4....

    Davalı vekili, itirazın iptali davasının konusunu teşkil eden alacağın zamanaşımına uğradığını bu nedenle davanın reddi gerektiğini belirtmiştir. Mahkemece zamanaşımının başlangıcının 31.8.1995 tarihi olduğu iddia edilmiş ise de davacının o tarih itibariyle zarar edip etmeyeceği belli olmadığından ve zararın oluştuğu tarih itibari ile tazminat hakkı doğacağından davalının zamanaşımı itirazının reddine, kesinleşen mahkeme kararına dayanılarak açılan ve saklı tutulan bakiye alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davacının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....

      İcra Müdürlüğünün 2006/12527 sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile fazlaya dair haklar saklı kalmak Üzere 10.000 TL maddi, 10.000 TL. manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Uyuşmazlık, Kasko sigortasından kaynaklanan rücuen tazminat alacağının tahsili amacıyla yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre temyiz incelemesi dairemizin görevi dahilinde olmayıp Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait olduğundan dosyanın adı geçen Daire Başkanlığına gönderilmesine, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacı ... şirketi süresi içerisinde itirazın iptali ve icra takibinin devamı için itirazın iptali davası açmıştır. Mahkemece alınan bilirkişi raporu ile tarafların kusur oranları ve davalıların sorumlu olduğu tazminat miktarı belirlenmiştir. Bu durumda , mahkemece belirlenen tazminat miktarına göre davacının itirazın iptali davası açmakta haklı olduğu ve davalıların itirazı ile durmuş olan takibin devamına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde itirazın iptalinin gerekmediği gerekçesi ile davanın reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ; Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ve birleştirilen dosya davacısı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 34,30 TL peşin harcın onama harcından mahsubuna, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 29.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre itiraz dilekçesinde itiraz edilen borç miktarının açıkça belirtilmediği, borçlunun geçerli itirazının bulunması, itirazın iptali davasının takip hukukuna ilişkin şartı olup, kısmi itirazın geçerli sayılabilmesi için, borçlunun itiraz ettiği borç miktarını itirazında açıkça ve ayrıca belirtmesinin zorunlu olduğu, bunu yapmadığı taktirde ödeme emrine hiç itiraz etmemiş sayılacağı, iş bu dava dosyasının konusunu oluşturan icra takibi sırasında da davalı borçlu tarafın itiraz ettiği kısmı ayrıca ve açıkça belirtmeksizin kısmi itirazda bulunması sebebiyle ödeme emrine hiç itiraz edilmemiş sayılması gerektiği, bu hali ile açılan itirazın iptali davasının takip hukukuna ilişkin borçlunun geçerli itirazının bulunması şartının gerçeklemediği, tarafların tazminat istemlerinin koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın, dava şartı yokluğundan ve tarafların tazminat istemlerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir...

              Ancak, itirazın iptali kararını temyiz eden borçlu, Yargıtay'dan icranın durdurulmasına karar verilmesini isteyebilir. İtirazın iptali davası sonucunda verilen karar uyarınca, ilamsız icra takibinin başlatıldığı dosya üzerinden takibe devam edilmesi gerekir. Buna göre, itirazın iptali ilamı doğrultusunda, icra müdürlüğünce dosya alacağının hesaplanarak bu miktar üzerinden takibe devam edilmesi zorunlu olup, ayrıca borçluya icra emri düzenlenip gönderilemez. Ancak, ilamda ilk defa hüküm altına alınan yargılama gideri, vekalet ücreti ve tazminat alacaklarının aynı takipten tahsili isteniyorsa bunlar yönünden borçluya ayrı icra emri düzenlenerek tebliğ edilmelidir. Somut olayda, anılan icra emrinin dayanağı olan ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 07.03.2016 tarih ve 2013/626 Esas, 2016/76 Karar Sayılı itirazın iptali konulu ilamda taraflar alacaklı Hotek Yapı Yönetim ve İşletim Hizmetleri A.Ş. ile ... Bina Yöneticiliğidir....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı 07.08.2009 tarihinde davalı hakkında yaptığı icra takibinde 06.06.2007 tarihli faturadan bakiye alacak 6.442.53 TL asıl alacak 3.693.42 TL işlemiş faizi olmak üzere 10.135.95 TL'sinin tahsilini istemiş, davalı asıl alacak kısmını kabul ederek temerrüt oluşmadığı için işlemiş faiz kısmına itiraz etmiştir. Dava itiraz edilen işlemiş faizi alacağına yönelik itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir....

                  Ancak bu bir yıl geçtikten sonra ise itirazın iptali davası açılamaz. İtirazın iptalı davası sonuçları bakımından da farklıdır. Şöyle ki: İtirazın iptali davasında hakim itirazın iptali ile yetinir. Ayrıca alacağın ve faizin tahsiline karar vermez. Tahsil davasında ise tahsile ilişkin hüküm kurar. Yine hakim itirazın iptali davasında istem varsa alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmeder. Alacağın tahsili davasında böyle bir tazminat söz konusu değildir. İtirazın iptali davasında, yaptığı takipte alacaklının haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığı takdirde, davalının talebi üzerine, alacaklıdan tazminata karar verilir. Bu tazminat alacak davasında yoktur. Nihayet itirazın iptali kararı alan alacaklı, bu ilamı icra memuruna ibraz ile borçlunun itirazı ile durmuş olan ilamsız icra takibine devam edecektir. Tahsil davasında ise davacının aldığı tahsil kararı üzerine ilamların icrası yolu ile takip yapacaktır....

                    Somut olayda, davanın itirazın iptali davasına ilişkin olduğu, takibe konu borcun dava devam ederken ödendiğinin her iki tarafında kabulünde olduğu, dolayısıyla davanın konusuz kaldığı, tarafların karşılıklı olarak vekalet ücreti, yargılama gideri ve tazminat taleplerinin bulunmadığı anlaşıldığından, konusuz kalan dava ve tazminat istemleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Tarafların arabuluculuk masrafı konusunda ise herhangi bir beyanda da bulunmadıkları anlaşıldığından, borcun ödeme neticesinde sona ermesi karşısında davanın açılmasına davalı tarafın sebebiyet verdiği dikkate alınarak, arabuluculuk masrafından davalı tarafın sorumlu olduğu kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu