"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR - Davacı vekili, müvekkilinin davalının takip borçlusu olduğu İcra Müdürlüğünün 2006/12653 Esas sayılı dosyasına icra kefili olduğunu, davalının borcunun müvekkilinin maaşından kesintiler yapılarak ödendiğini, rücu belgesi alınarak davalı hakkında icra takibine girişildiğini, takibin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davacının eşinin kullandığı krediye kefil olduğunu, kefili olduğu borcu kendisinin ödediğini, aslında davacıdan alacaklı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Bu madde hükmünün itirazın iptali davasında da uygulanacağının kabulü gerekir. Zira İcra ve İflas Kanunu alacaklıya, ya 68. madde gereğince itirazın kaldırılması için icra mahkemesine ya da 67. madde gereğince itirazın iptali için genel mahkemeye dava açma bakımından bir tercih hakkı tanınmaktadır. Alacaklı tercihini genel mahkemeye müracaat şeklinde yapmışsa, artık mahkemenin, hem icra dairesinin yetkisine itirazı ve hem de borcun esasına ilişkin itirazı incelemesi gerekecektir. Bütün bu hususlar dikkate alınarak somut olay incelendiğinde; Sarayköy’de açılan itirazın iptali davasında mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazı incelemek suretiyle yetkili icra dairesinde yapılmış bir icra takibi bulunup bulunmadığını saptaması gerekir....
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 31/08/2022 KARAR TARİHİ : 16/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; 23/08/2020 tarihinde dava dışı Murat Demirel'in sevk ve idaresindeki ...'...
Rücu hakkı ifa eden alacaktan bağımsız bir haktır. Halefiyet ise alacağın ifasına rağmen alacağı sona erdirmeyip onun ifa edene geçmesi sonucunu doğurur, bu nedenle rücu hakkı sahibi alacaklıya ait bulunan bütün yetkilerden ve feri haklardan faydalanamazken, halefiyette alacak hakkına bağlı olarak bütün yetkiler ve feri haklar, alacak ile birlikte talep olan kimseye intikal etmektedir. (... , Borçlar Hukuku) Bu farklar nedeniyle her rücu hakkının mevcut olduğu yerde halefiyet hakkı söz konusu olamamasına rağmen, her halef olan kimse rücu hakkına sahiptir. Halefiyet müessesesi; genel olarak Borçlar Kanununda tanzim edilmiş olup, Türk Ticaret Kanununda da özel halefiyet halleri öngörülmüştür. Kanunda veya diğer düzenlemelerde hüküm bulunmadığı sürece halefiyet hususu söz konusu olamayacaktır. Mevzu davamızdaki rücuen tazminata dair Güvence Hesabının halefiyetlik durumu da yukarıda belirtilen Güvence Hesabı Yönetmeliğinin 17/2 fıkrası gereğidir....
Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe davalı tarafça haksız olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin kazaya karışan aracın işleteni olmadığını, aracın sürücü ...'...
Mahkemece, davalı Birlik Sigorta AŞ. yönünden davanın reddine, diğer davalı yönünden itirazın iptali davasının kısmen kabulü ile itirazın kısmen iptali ile takibin 4183 TL asıl alacak, ve 542,63 TL işlemiş faiz ile birlikte toplam 4.725,63 TL üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek sureti ile takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Dava, davacıya kasko sigorta poliçesi ile sigortalı araca, davalıların sürücü-işleten ve ZMSS sigortacısı olduğu aracın çarparak hasar vermesi sonucu sigortalıya ödenen tazminatın davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir....
Mahkemece, davalı Birlik Sigorta AŞ. yönünden davanın reddine, diğer davalı yönünden itirazın iptali davasının kısmen kabulü ile itirazın kısmen iptali ile takibin 4183 TL asıl alacak, ve 542,63 TL işlemiş faiz ile birlikte toplam 4.725,63 TL üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek sureti ile takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Dava, davacıya kasko sigorta poliçesi ile sigortalı araca, davalıların sürücü-işleten ve ZMSS sigortacısı olduğu aracın çarparak hasar vermesi sonucu sigortalıya ödenen tazminatın davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir....
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 05/10/2023 BİRLEŞEN .... ESAS SAYILI DOSYASINDA: DAVACI : ... - ... VEKİLİ : Av. ... - ... DAVALI : ... - ... ... VEKİLİ : Av. ... - ......
a karşı rücu imkanı olmadığını, mahkemece sürücünün ... olduğunu gerekçeli kararına yazmasına rağmen davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin aracını kendi kullanmadığını ...'un kullandığını beyan etmesine rağmen ... dinlenmeden karar verildiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ZMSS poliçesi kapsamında maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle sigorta şirketi tarafından ödenen hasar bedeline itirazın iptali istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; itirazın iptali davasında rücu sebeplerinin yerel mahkemece hatalı değerlendirildiğini ve bunun sonucu usul ve yasaya aykırı hüküm kurulduğunu, mahkemece %0,11 promil alkollü olduğu tespit edilen davalının kazayı salt alkolün etkisi ile yapıp yapmadığının araştırıldığını ve kazanın meydana gelmesinde salt alkolün etkisi olmadığından rücu edilebilecek tutarın kusur oranına göre hesap edilerek hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin rücu talebinin dayanağının davalının yönetimindeki biçer döverin ZMSS poliçesinin olmamasından kaynaklandığını, müvekkilinin ödemiş olduğu tazminatın tamamını rücu etme hakkının bulunduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur....