Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İşte yasa koyucu, yapı gibi önemli bir ekonomik ve sosyal değerin yok edilmemesi amacı ile TMK’nun 725.maddesinde tecavüzlü arsa sahibinden çok taşkın yapı sahibi yararına bazı haklar düzenlemiştir. Anılan maddenin 2.fıkrası hükmü, taşınmaz mülkiyetine gerçekci akılcı bir istisna mülkiyet hakkına da bir takyit getirmiş ve belirli koşullar altında arsa malikini taşkın yapıya katlanma zorunda bırakarak ona taşkın yapı sahibi yararına bir irtifak hakkı kurma hatta taşılan taşınmaz bölümünün mülkiyetin geçirme yükümlülüğü getirmiştir. TMK’nun 725.maddesinde taşkın yapının kapladığı alanın mülkiyetinin verilmesini ya da bu alan üzerinde irtifak hakkı kurulmasını kural olarak ana yapının üzerinde yer aldığı taşınmaz malikinin isteyeceği görülmektedir. Bir başka ifade ile uygun bir bedel karşılığında temliki ya da irtifak hakkı kurulmasını taşkın inşaat sahibi isteyebilecektir....

    Davalı ...Ş. vekili, yetki itirazında bulunup davacıya ait araç için 14.06.2011 tarihinde 895,00 TL hasar ödemesinde bulunduklarını ve bu ödeme davacı tarafından tahsil edildiğini, değer kaybı ve kazanç kaybından sorumlu olmadıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... cevap vermemiştir. Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulü ile davalıların 2012/10340 sayılı takip dosyasına yaptıkları itirazın hasar, değer kaybı ve kazanç kaybı olmak üzere 2.262,00 TL üzerinden iptaline, davalı ... şirketinin bu miktarın 167,00 TL kazanç kaybı dışındaki 2.095,00 TL’lik bölümünden sorumlu tutulmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. ../......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen itirazın iptali, alacak, tapu iptali ve tescil davalarının sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 12.12.2013 gün ve 2012/5802 Esas, 2013/765 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi asıl davada davacı-birleşen davalarda davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Asıl davada davacı yüklenici vekili, müvekkili ile davalı arsa maliki arasında 30.12.2003 tarihinde düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye ait parselin iki parsele ifrazı ile bir parsel üzerinde yapılan bağımsız bölümlerin yükleniciye ait olması, diğer parseldeki bağımsız bölümlerin ise yapı ruhsatından itibaren 48 ayda arsa malikine tesliminin kararlaştırıldığını, 03.08.2004 tarihinde yapı ruhsatı alınarak sözleşmeye uygun imalat yapılmasına rağmen arsa malikinin kendisine ait bağımsız bölümleri teslim almayarak temerrüde düştüğünü...

        göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/602 Esas KARAR NO : 2021/565 DAVA : İtirazın İptali DAVA TARİHİ : 18/12/2019 KARAR TARİHİ : 17/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesiyle; 06.03.2017 tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki ... plakalı araç ile ... plakalı aracın çarpışması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, iş bu trafik kazasında ... plakalı aracın asli kusurlu olduğu, müvekkilinin kusursuz olduğu, müvekkiline ait araçta yapılan eksper incelemesinde 3.000,00 TL değer kaybı meydana geldiği, 285,75 TL eksper hizmet bedeli ödendiği, değer kaybı bedelinin müvekkiline ödenmediği, bu nedenle İzmir ... İcra Dairesi'nin ......

            Ancak, komşu taşınmaz malikinin veya o taşınmazda mülkiyetten başka ayni hak sahibi olup da gören kimselerin taşınmaza elatıldığını öğrendikleri tarihten itibaren 15 gun içerisinde itiraz etmeleri, yapı malikinin iyiniyetli sayılması olanağını ortadan kaldırır. İtiraz hiçbir şekle bağlı değildir. Yapının ilerlemesini zararın büyümesini önlemek için konan bu sürenin başlangıcını objektif olarak saptamak, yapının görünebilir hale gelme tarihinden başlatmak, taşırılan taşınmaz malikinin öğrenmesine engel olan subjektif (öznel) nedenleri dikkate almamak gerekir. Aksine düşünce bu yöndeki yasa koyucunun amacını ortadan kaldırır. (Durum ve koşulların haklı göstermesi) şeklinde açıklanan ikinci koşuldan ise imar durumuna göre ifrazın mümkün olması, ifraz halinde arsa malikinin uğrayacağı ile yapı malikinin elde edeceği yarar arasında aşırı bir farkın bulunmaması gibi hususlar anlaşılmalıdır....

              Davalı ... vekili, davacının aracı rent a car olduğundan değer kaybı oluşamayacağını, kazanç kaybının teminat dışı kaldığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Davalı ... , müvekkilinin kusuru olmadığını, talebin fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile, davalıların İcra Müdürlüğünün 2014/6463 E sayılı dosyasına yaptıkları itirazın kısmen iptali ile takibin 929,84-TL hasar, 1.200-TL değer kaybı, 300-TL kazanç kaybı, 20,23-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.450,07-TL'nin tamamından davalılar ... ve .... sorumlu olmak üzere, hasar ve değer kaybı bedeli olarak 2.129,84-TL'sinden davalı .......

                Mahkemece, 11.Hukuk Dairesi’nin 12/09/2013 tarih ve 2011/12728 Esas, 2013/15534 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, elektrik tesisatının kısa devre yapması ve periyodik bakımlarının yapılmaması, ayrıca tüm iş yerlerinden güç çekilmesinde bunun ortak hattan çekilecek güç ile kontrolünün sağlanmasını temin etmekteki vazifenin bina malikine ait bakım ve gözetim yükümlülüğü dahilinde olduğu, dolayısıyla 818 sayılı BK 58 maddesi kapsamında bunun bina malikinin kusursuz sorumluluğu kapsamında olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava, işyeri sigortasından kaynaklanan rücuen tazminatı içeren icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili; sigortalı ...’ye ait depoda, iş hanının bir üst katında kiracı olarak bulunan ......

                  Davalı ... vekili, icra takibinin dayanağı olan tespit dosyasında saptanan bedellerin fahiş olduğunu, davacıya ait aracın kiralık araç olarak kullanıldığını ve eski hasarları araştırılarak değer kaybı belirlenmesi gerektiğini, davacının takipte kötüniyetli olduğunu belirterek davanın reddi ile % 20 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini savunmuştur. Davalı ... vekili, değer kaybı ve kazanç kaybı taleplerinin poliçe teminatı kapsamında olmadığını, itiraz ettikleri tespit raporunu kabul etmediklerini, sigortalılarına atfedilen kusuru kabul etmediklerini, davacı aracının kiralık oluşu ve kilometresi gözetildiğinde değer kaybı talebinin yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

                    AŞ'den sıfır km olarak satın aldığı araçta 2016 ve 2017 yıllarında bir takım arızalar meydana geldiğini, araçta gizli ayıp olduğunu, bu nedenle araçta değer kaybı oluştuğunu ileri sürerek değer kaybı ve araç iyileştirme bedeli olarak 30.000,00 TL olduğunu iddia ettiği maddi zararının davalılardan tazminini talep etmiştir. Davacı, aracı dava tarihinden önce dava dışı kişiye sözleşmede belirtilen bir bedel karşılığında satmış olmakla birlikte, aracı, varlığını iddia ettiği ayıplı haliyle satmış olup davacının, aracı değer kaybı nedeniyle düşük bedelle satmış olabileceği veya satmadan önce araç için varsa yaptığı iyileştirme masrafları nedeniyle zararı bulunabileceği nazara alındığında eldeki davayı açarak talepte bulunması konusunda aktif husumet ehliyetinin bulunduğu anlaşılmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu