nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamını, davalıların icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir....
Şti’nin bilgilerinin verildiğini, malların teslim edilmesine rağmen ödemenin yapılmadığını, adi ortaklığın borçlarından her bir ortağın müteselsilen sorumlu olduğunu, faturalar ortaklardan biri adına düzenlenmişse de malın adi ortaklık adına alındığını, alacağın tahsili için davalı ve diğer borçlu şirket hakkında yaptıkları ilamsız icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ... İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkisiz olduğunu, davacının dayandığı faturaların tamamının dava dışı ..….. Ltd. Şti. adına düzenlendiğini, müvekkili ve de iş ortaklığı adına fatura bulunmadığını, adi ortaklık sözleşmesine göre adi ortaklığın sadece müvekkilinin yetkilisinin temsil ettiğini, faturalara göre borcun ..… Ltd. Şti’ne ait olabileceğini bildirerek davanın reddini istemiştir....
Hukuk Dairesi K A R A R Asıl dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali, birleşen dava ise; iddianın ileri sürülüş şekli ve istinaf mahkemesinin kabulüne göre adi ortaklık hisse devir sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup, asıl dava 5.000,00 TL yönünden, birleşen dava ise 151.200,00 TL yönünden kısmen kabul edilmiş, hüküm asıl davanın davalısı ve birleşen davanın davalısı tarafından temyiz edilmiştir. Asıl davada, temyize konu edilen miktar temyiz inceleme sınırının altındadır. Bu durumda, adi ortaklıktan kaynaklanan birleşen davada esasa yönelik temyiz incelemesi yapılması gerektiğinden dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Adi ortaklığa karşı açılacak davaların da davanın bütün ortaklara karşı birlikte açılması (mecburi dava arkadaşlığı) gerekir. Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince; icra takibi davalı .... ve ....... İş Ortaklığı unvanlı adi ortaklık aleyhine başlatılmış, dava da adi ortaklık aleyhine açılmıştır. İcra dosyasında adi ortaklık adına itiraz dilekçesi sunulmuş, dava dosyasına adi ortaklık adına cevap dilekçesi sunulmuştur. Bu durumda iş bu dava, adi ortaklığı oluşturan şahıslar aleyhine açılması gerekirken taraf ve dava ehliyeti olmayan adi ortaklık aleyhine açılmış olup, adi ortaklığı oluşturan şahıslar adına ayrı ayrı ancak birbirini tamamlar mahiyette vekaletname sunulmuş olmasının taraf ve dava ehliyetine ilişkin dava şartı eksikliğini ortadan kaldırmayacağı açıktır.(İstanbul BAM 12....
Davalı ----- ile dava dışı diğer takip borçlusu---- adlı şirket arasında----- tarihli adi ortaklık sözleşmesi akdedildiği, bilahare adi ortaklık ile davacı şirket arasında " ------ şantiyesi elektrik işleri sözleşmesi imzalandığı, sözleşme de iş bedeli olarak-----bedeli belirlendiği, adi ortaklıkça davacı şirkete ----- ödeme yapıldığının davacı şirketçe bildirildiği, davalı şirketçe buna ilişkin olumsuz bir beyanda bulunulmadığı, yine davalı şirketçe adi ortaklık adına " ------ şantiyesi elektrik işlerinin yapılmadığına dair bir karşı çıkışının da bulunmadığı, Son---- raporunda da belirtildiği üzere, faturaların dava dışı -----İşletmesi'ne davacının ticari defterlerinde----- hesabına borç kayıt edildiği ve yine dava dışı adi ortaklıktan toplam ----- muhtelif tarihlerde tahsilat ile adi ortaklık tarafından davacı adına düzenlenen ---- adet toplam ----- tutarındaki muhtelif faturaların hesabına Alacak kaydı yapıldığı, Borç ve Alacak kayıtlarının mahsubu sonucunda davacının dava dışı inanlar...
Dava, adi ortaklığın tasfiyesi ile katılım payı talebine ilişkindir. Dava konusu olayda davacı ile davalı arasında maden işletilmesi amacıyla adi ortaklık ilişkisinin kurulduğu sabittir. Mahkemece, her ne kadar adi ortaklık ilişkisinden kaynaklı ortaklık payının iadesine yönelik talepte bulunulduğu fakat ortaklıktan çıkma, çıkarılma yahut ortaklığın sona ermesi söz konusu olmadan ortaklık payının istenilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de Dairemizce somut olayda davacının talebinin adi ortaklığın feshi/ tasfiyesi ile ortaklığa sermaye olarak koyduğu (davalıya verdiğini iddia ettiği ) bedelin ödenmesine yönelik olduğu değerlendirilmiştir....
ortaklık borçlusu ... - ... aleyhine de icra takibi yapıldığını ancak bunun derdest icra takibi olmadığını ileri sürdüğünü, davcının bu beyanı kendi içerisinde çelişkili olduğunu, öncelikle alacaklının adi ortaklığın taraflarına karşı ayrı ayrı icra takibi yapması ve ortaklığın taraflarına karşı ayrı ayrı itirazın iptali davası açması hukuken mümkün olmadığını, bunda hiçbir hukuki yarar bulunmadığını, mecburi dava arkadaşları, ancak birlikte dava açabileceğini veya aleyhlerine de birlikte dava açılabileceğini, bu tür dava arkadaşlığında, dava arkadaşları birlikte hareket etmek zorunda olduğunu, ancak, duruşmaya gelmiş olan dava arkadaşlarının yapmış oldukları usul işlemleri, usulüne uygun olarak davet edildiği halde duruşmaya gelmemiş olan dava arkadaşları bakımından da hüküm ifade edeceğini, adi ortaklığın, tüzel kişiliği bulunmadığı - için fiil ehliyeti ve taraf ehliyeti bulunmadığını, adi ortaklık tarafından açılacak davalar bakımından, adi ortaklığı oluşturan kişilerin TBK'nun 638....
Takip dayanağı faturanın adına düzenlendiği Adi ortaklığın aktif ve pasif dava ehliyeti bulunmadığından, takibin veya davanın bütün ortaklar aleyhinde açılması zorunludur. Taraf ehliyeti kamu düzeninden olup, mahkemece kendiliğinden göz önüne alınmalıdır. Eldeki davada; adi ortaklardan biri aleyhine başlatılan takipte adi ortaklık adına düzenlenen belgelere dayalı olarak açılan itirazın iptali davasında; taraf ehliyeti üzerinde durulmadan ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmesi yerinde görülmemiş ,davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile itirazın reddine ilişkin ek kararın kaldırılmasına, icra takibinin diğer adi ortağa yönlendirilmesi gerekip gerekmediği üzerinde durulmadan itirazın reddine karar verilmesi yerinde görülmemiş davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir....
Mahkeme' ye ait olmak üzere, Asıl Davada; İtirazın kısmen iptali ile 107.486,88 TL tutarında asıl alacak üzerinden, takibin devamına karar verilebileceği, C Yukarıdaki bölümde açıklanan nedenler ve yapılan hesaplamalar sonucunda, Birleşen Dava 2 bakımından, tasfiyeye esas ve dava konusu ADİ ORTAKLIK - DAĞITILABİLİR KARI veya TASFİYE BAKİYESİ' nin; 3.512.212 TL olabileceği ve takdiri, Sn. Mahkeme' ye ait olmak üzere; anılan tasfiye fazlasının ise Adi Ortaklık' taki hisseleri oranında, DAVACI ......
Şti. hakkında başlatılan icra takibinin vaki itiraz üzerine durduğunu belirterek, bu davalılar bakımından itirazın iptali ile tazminata, diğer davalılar yönünden ise 235.375 ...' nin TL karşılığının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, adi ortaklık ilişkisinin doğru olmadığını, kendisi ve .....Ltd. Şti. hakkında açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin hükmün davacı vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmesi sonucunda Dairemizin 13.11.2012 günlü ve 2012/11757 Esas 2012/16666 Karar sayılı ilamı ile, dava itirazın iptali ve alacak davası olmasına rağmen mahkemece tapu iptali davası olarak nitelendirilmesi, takip konusu miktarın 316,461 TL olmasına rağmen takibin 1.608 TL üzerinden yapıldığının kabulü ile kısa kararla hüküm arasında çelişki bulunması sebepleriyle bozulmasına karar verilmiştir....