WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 33/1.maddesinde, borçlunun İcra Mahkemesi'ne başvurarak borcun imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabileceği ancak itfa veya imha iddiasının yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edilebildiği takdirde icranın geri bırakılacağı düzenlenmiştir. Somut olayda kira bedellerinin nafakaya mahsuben gönderildiği iddia edilmiş ise de, sunulan PTT havale makbuzlarında nafakaya mahsuben gönderildiğine dair şerh bulunmadığı gibi, gönderilen aylık 150,00 TL miktarların da nafaka miktarına ve katlarına uygun düşmediği görülmektedir....

    İcra Müdürlüğünün 2008/13499 esas sayılı takip dosyasında davacı borçlu yönünden İİK 71/2 ve 33/a-1 maddeleri uyarınca zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; cevap dilekçesini tekrar ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, icra takibinin başlatılmasından sonra zaman aşımını kesen işlemlerin taraflarınca yapıldığını, takibin zaman aşımına uğramadığını, bu nedenle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, İİK'nun 71/2 maddesi delaletiyle aynı yasanın 33/a maddesi uyarınca açılmış takibin kesinleşmesinden sonraki devrede zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....

    Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonra borcun zamanaşımına uğraması halinde icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasına karar verilmesini ister. 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 662.ve 663 maddeleri ve Borçlar Kanununun 133 ve 136. maddeleri gereğince zamanaşımının kesildiği ya da durduğu resmi ya da imzası borçlu tarafından ikrar edilen adi belge ile kanıtlanmadıkça icranın geri bırakılmasına karar verilmelidir. Somut olayda; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte bonoya dayalı olarak 02.08.2004 tarihinde şikayet eden (borçlu) aleyhine icra takibi başlatılmış, takip edilmemesi nedeniyle işlemden kaldırılan icra takibi 11.11.2008 tarihinde harcı yatırılmak suretiyle yenilenmiş, yine takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırılmış ve 19.07.2012 tarihinde harcı ödenmek suretiyle yenilenmiştir....

      İcra Müdürlüğü'nün 2018/1585 sayılı takip dosyasında davacı yönünden icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, istinaf üzerine Sakarya BAM 8. Hukuk Dairesi'nin 2019/1603 esas ve 2020/185 karar sayılı ilamı ile esastan reddine karar verilerek ilamın 11/03/2020 tarihinde kesinleştiğini, kararların kesinleşmesi ve Kocaeli 1. İcra Müdürlüğü'nün 2018/1585 esas sayılı takip dosyasında davacı yönünden icranın geri bırakılan davalı T3 ve Tic. Ltd....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi KARAR İncelenmesine gerek görüldüğünden; 1-) ... 4.İcra Müdürlüğünün 2010/8068 Esas sayılı takip dosyasının, 2-) ... 1.İcra Hukuk Mahkemesinin 2010/1032 Esas sayılı dava dosyasının, 3-) ... 5.İcra Hukuk Mahkemesinin 01.3.2011 gün, 2010/1111 Esas ve 2011/161 Karar sayılı olup, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına ilişkin dosyadaki kararın kesinleşip kesinleşmediği de belirtilerek ilgili dosyanın, aslının ya da eksiksiz, onaylı ve okunaklı birer suretinin, 4-) Yukarıda belirtilen icranın geri bırakılması kararına karşı alacaklı tarafından İİK.nun 33/a-2 maddesi uyarınca, bir dava açılıp açılmadığı hususunun da araştırılarak, varsa; ilgili dosyanın aslının veya okunaklı ve onaylı bir suretinin tüm belgeleri ile birlikte bulunduğu yerden getirtilip evraka eklenmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için, dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Zira maddenin son bölümünde "...icranın geri bırakılması için Bölge Adliye Mahkemesi'nden veya Yargıtay'dan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir." düzenlemesi mevcuttur. Yine, anılan tarihte yürürlükte bulunan İİK'nın 36/3 maddesine göre, "ücreti ilgililer tarafından verilir ise Bölge Adliye Mahkemesi veya Yargıtay'ca icranın geri bırakılmasına dair karar icra dairesine en uygun vasıtalar ile bildirilir." düzenlemesi mevcut olup, buna göre icranın geri bırakılması kararının borçlu tarafından sunulması zorunlu olmadığı gibi kararın icra dosyasına ibrazı için de bir süre belirlenmemiştir. Bu haliyle süresi içerisinde alınmış icranın geri bırakılması kararının mehil vesikasında belirlenen süre geçtikten sonra icra dosyasına sunulmuş olmasının icranın geri bırakılması kararı gereğince işlem yapılmasına engel olmadığı açıktır....

        ne icra emrinin tebliğ edildiğine ilişkin bir belgeye rastlanılmadığı, İİK'nun 33/1. maddesine göre icranın geri bırakılması talebinin, icra emri tebliğinden itibaren 7 gün içinde yapılması gerektiği borçlunun takipten önce ödeme iddiasında bulunduğu, talebin süresinde yapılmamış olması nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir. İİK'nun 33. maddesi, ''İcra emrinin tebliğ üzerine borçlu 7 gün içinde dilekçeyle icra mahkemesi'ne başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya ihmal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir'' hükmünü içermektedir. Somut olayda; takip dosyasında icra emrinin borçlu vekiline tebliğ edildiğine dair bir tebligat parçası yoktur. Bu durumda itirazın süresinde olduğu kabul edilerek işin esası incelenmek suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsizdir....

          İcra Müdürlüğünün 2021/1478 (2009/154 eski esas) sayılı dosyasından davacı yönünden zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, takipten sonra zamanaşımı nedeniyle icranın bırakılması talebinin ancak ilamlı icra yoluyla yapılan takiplerden istenebileceği, ayrıca 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takibin kesinleşmesinden sonraki süreçte gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....

          Ayakkabı tarafından açılmış ise de davacı şirketin huzurdaki davada aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, taraf sıfatının bulunmaması nedeni ile davanın reddinin gerektiği, dava konusu icra dosyası hakkında itfa nedeni ile takibin iptaline karar verildiğini, huzurda açılan davada davacının hukuki yararının bulunmadığını, aktif husumet ehliyetine ilişkin itirazlar saklı kalmak kaydıyla taraflar arasında aynı icra dosyasına ilişkin menfi tespit davası görüldüğünü, davacının dava konusu yaptığı icra dosyası hakkında müvekkilinin borçlu olmadığına karar verildiğini, davacının icranın geri bırakılmasının şartlarının oluşmadığını ispatlayabilmesi için öncelikli olarak bir alacağının bulunduğunun ispatlanması gerektiği, zira bu tarz davalarda ispat külfetinin alacaklı olduğunu iddia edenin davacıda olduğunu, müvekkilinin davacıya borçlu olmadığına ve müvekkilinin ibra edildiğine dair protokol imzalandığını, protokolün kapsamında dava konusu icra dosyası da bulunduğunu, taraflar arasındaki ticari...

            Mahkemece borçlunun zamanaşımı itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, icranın geri bırakılmasına hükmedilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile .......

              UYAP Entegrasyonu