Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, İİK'nin 71/1. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin takas/mahsuba dayalı itfa itirazıdır....

İ.İ.K'nın 33. maddesi gereği, borçlu icra emrinin tebliği üzerine 7 gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak, borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası, yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, icra emrinin tebliğinden önceki döneme ilişkin ödeme itirazı olup; itiraz, İİK'nın 33/l. maddesi uyarınca 7 günlük süre içerisinde yapılmış olduğundan, mahkemece işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, takibe dayanak ilamın bozulduğu gerekçesi ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, icra dosyaları, banka hesap döküm hareketleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın, İİK'nun 33.maddesi uyarınca icra emrinin tebliğinden önceki devrede itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkin olup, süresinde olduğu, takibe konu dönemlerden 2014 yılı Temmuz ayı nafaka borcunun icra emrinin tebliğinden önceki dönemde itfa edildiği, diğer nafaka borçlarının itfa edildiğinin ise İİK'nun 33/1.maddesinde yer alan nitelikte belgelerle ispat edilemediği sonuç ve kanaatine varılarak; davanın kısmen kabulü ile 31/07/2014 tarihli tedbir nafakası olan 10.000,00 TL asıl alacak ile bu alacağa işletilen 4.638,08 TL faiz olmak üzere toplam 14.638,08 TL yönünden icranın geri bırakılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine... " dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İstanbul 13. Aile Mahkemesi'nin 2014/510 Esas 2016/324 Karar sayılı ilamının Bakırköy 15....

    Fıkrasına göre , aciz vesikası şartlarının gerçekleşmesi nedeniyle zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğunu iddia etmiş ise de HMK.nun 357/1. Maddesi gereğince bu iddia incelenememiştir. Bu nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, ilk derece mahkemesinin kararının gerekçede kısmi hata nedeniyle HMK.nun 353- 1- b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın kabulü ile Hatay İcra Müdürlüğünün 2018/10389 E sayılı dosyasında başlatılan takipte davacı borçlu yönünden İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA, karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE, 2- Hatay İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/119 E. 2021/258 K....

    İİK'nun 149/a maddesi göndermesiyle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde de uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/1. maddesinde; “İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.'' hükmüne yer verilmiştir. Bu durumda, Mahkemece, borcun takipten (ve temlik alacaklısının alacağı temlik aldığı tarihten) önce lehine ipotek tesis edilen ......

      Bölge Müdürlüğü tarafından 10.04.2012 tarihinde verilen cevabi yazıda “... söz konusu taşınmazın dosyasında yapılan incelemelerde borçların tamamının ödenmiş olması nedeniyle dilekçenize yapılacak herhangi bir işlem bulunmamaktadır” şeklinde beyanda bulunulduğu görülmektedir. Alacaklı idare 20.03.2013 havale tarihli cevap dilekçesinde, 10.04.2012 tarihli idareye ait yazının sehven gönderildiğini belirtmş ise de; imzanın idareye ait olmadığını, sahte olarak düzenlendiğini açıkca ileri sürmemiştir. Bu durumda, 10.04.2012 tarihli alacaklı idareye ait yazının İİK'nun 71. maddesi kapsamında imzası ikrar edilmiş belge olarak kabul edilmesi gerekir. O halde, mahkemece, borçlunun itfa şikayetinin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

        . - 2013/23059 K. sayılı ilamıyla; "istemin takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin borca itiraz" niteliğinde olduğu ve "borçlu tarafından ibraz edilen dekontlarda 30/11/2011 ve 31/12/2011 vadeli senetlere atıf yapılması karşısında mahkemece, ödemelere dair banka kayıtları getirtilerek itfa itirazının İİK'nun 169/a maddesi kapsamında incelenmesi" gerektiğinden bahisle bozulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 169-a/1. maddesi gereğince; borçlu, icra mahkemesinde, borcun olmadığını veya itfa yahut imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ettiği takdirde itirazın kabulüne karar verilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, sunulan ödeme belgesinin takip konusu borca ilişkin olarak verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunludur....

          Nitekim, davacı vekili tarafından itfa nedenine dayanılarak ... 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nde takibin taliki veya iptali konusunda talepte bulunulmuş anılan mahkemece verilen kararın temyizi üzerine Yargıtay 12.HD’nin 11.5.2009 gün, 2009/2463 Esas ve 2009/10193 K sayılı bozma kararı tesis edilmiştir. Mahkemece, yukarıda belirtilen yasa hükmü ve icra mahkemesinden itfa nedeniyle talepte bulunulmuş olması gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 6.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''davacıların takibe konu senedin ödendiği itirazının bulunduğu, senedin itfa edildiğine ilişkin dekontların sunulduğu, ilgili bankadan sunulan dekontların yer aldığı tarihe ilişkin hesap hareketlerinin incelendiği, hesap hareketlerinde yapılan ödemelerin takibe konu senede ithafen yapıldığının belirtildiği bu haliyle davacının iddiasını İİK md. 169/a'da belirtilen belgelerle ispat ettiğinin kabul edileceği anlaşılmakla davanın kabulü ile İstanbul 3. İcra Müdürlüğü'nün 2021/8435 Esas sayılı dosyasından yapılan takibin davacılar yönünden itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına, davacıların tazminat taleplerinin reddine'' karar verildiği görülmüştür....

            İİK’nun 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. İİK'nun 33.maddesi nazara alındığında icra emrinde, fazla talep edilen kalemlerin bulunması yada sair hususlarla takibin yapılamayacağının sübuta ermesi halinde hükmün, icranın geri bırakılması şeklinde kurulabileceği açık şekilde düzenlenmiş olup icra emrinin iptali doğru görülmemiştir....

              UYAP Entegrasyonu