- K A R A R - Davacı vekili, davalı ...’in alacaklı diğer davalıların borçlu olduğu icra takibinde müvekkiline İİK’nin 89.maddesi gereğince haciz ihbarnameleri tebliğ edildiğini, bu ihbarnamelere süresinde cevap verilmediğini, müvekkilinin takip borçlularında herhangi bir borcun bulunmadığını, ticari ilişkisinin olmadığını, icra dosyasına yapılacak ödemenin haksız olacağını İİK’nun 72.maddesine dayalı bu davanın açıldığını ileri sürerek, icra dosyasında İİK’nun 72.maddesi gereğince müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, İİK’nun 72.maddesine dayalı olarak icra dosyasının asıl borçlusunun dava açabileceğini, davacının İİK’nun 89.maddesindeki menfi tespit davası açılma süresi olan 15 günlük hak düşürücü süreyi kaçırdığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Diğer davalılar duruşmaya katılmadığı gibi cevap dilekçesi de vermemiştir....
İİKnun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİKnun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süre içinde icra mahkemesine yapılmalıdır. Bu süre haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. İİK'nun 19. maddesi; "Gün olarak tayin olunan müddetlerde ilk gün hesaba katılmaz.... Bir müddetin sonuncu günü resmi bir tatil gününe rastlarsa, müddet tatili takip eden günde biter. Müddet, son günün tatil saatinde bitmiş sayılır" hükmünü içermektedir. Somut olayda, takip dosyası içerisinde mevcut haciz tutanağından, 22.10.2015 tarihinde şikayete konu taşınmazın fiilen haczedildiği, haciz sırasında borçlunun hazır bulunduğu, borçlu tarafından 30.10.2015 tarihinde icra mahkemesine şikayette bulunulduğu anlaşılmaktadır. Haczi öğrenme tarihi 22.10.2015 olup, başvuru süresinin son günü 29.10.2015 Cumhuriyet Bayramına rastlamaktadır....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 14/04/2022 tarihli, 2022/16 esas ve 2022/294 karar sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b. 1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Alınması gerekli 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL'nin mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın istinaf edenden tahsili ile hazineye irat kaydına, 3- İstinaf kanun yolu yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4- HMK 333. madde gereğince kararın kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, 5- Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda İİK'nun 364.maddesi gereğince takip konusu alacak miktarı ve 1 yıllık kira bedeli toplamı 238.730,00- TL'yi geçmediğinden miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Mahkemece verilen istinafa konu kararda özetle; davanın İİK.’nun 89 maddesine göre açılmış menfi tespit davası olduğunu, bu madde kapsamında açılan davada ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği belirterek davacının tedbir talebinin reddine, talep edildiği takdirde davacı vekiline menfi tespit davası açtığına dair derkenar verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece iş bu davanın İİK 89.maddesi uyarınca açılmış menfi tespit davası olduğundan bahisle tedbir talebinin reddine karar vermiş ise de davanın İİK.’nun 72. Maddesi gereğince açılmış menfi tespit davası olduğunu, davalı- nın da takip borçlusu ... Ltd.Şti. olduğunu, takip alacaklısı ... aleyhine İİK 89 maddesi gereğince açılmış bir menfi tespit davası bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
E. sayılı icra takip dosyası kapsamında düzenlenen 89/1, 89/2 ve 89/3 sayılı haciz ihbarnameleri, müvekkiline Tebligat Kanunu md. 21/2 uyarınca tebliğ edilmiş, müvekkili bu tebligatlardan haberdar olmadığı için haciz ihbarnamelerine itiraz etme şansı bulamamış, icra takip dosyası borçlusu şirkete herhangi bir borcu olmamasına rağmen, cebri icra tehdidi altındayken icra takip dosyasının bakiye borç miktarı olan 172.509,00....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre davanın İİK'nun 89/3 maddesi uyarınca üçüncü kişinin açtığı menfi tespit davası olduğu, 89/3 maddesi gereğince, haciz ihbarnamelerine karşı olumsuz (menfi) tespit davası açma süresinin, üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğ gününden itibaren 15 gün olduğu, davacıya üçüncü haciz ihbarnamesi 12.05.2010 tarihinde tebliğ edildiği, davanın yasada belirtilen hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 06.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
, mahkemece, uyuşmazlığın çıkarılan haciz ihbarnamelerine itiraz edilmemesi nedeniyle yedinde sayılan borçtan dolayı ödenen bedelin istirdadına ilişkin olduğunun kabulü ile HMK'nın 114/1- c ve 115/2 maddeleri gereğince tarafların tacir olmaması ve davanın mutlak ticari dava olmaması sebebiyle göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde dava dosyasının görevli Kayseri Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine ... karar verildiği görülmüş olup; Dairemizin emsal nitelikteki 22/06/2021 tarih 2021/1011 Esas 2021/996 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, davanın icra dosyasına 3. kişi tarafından ödenen paranın istirdadına ilişkin olduğu, İİK'nın 89.maddesi gereğince açılan bir menfi tespit davası bulunmadığı gibi menfi tespit davasının istirdada dönüşmüş olduğunun da söz konusu olmadığı anlaşılmakla istirdat davalarına ilişkin istinaf incelemesinin iş bölümüne ilişkin listenin 32.maddesi gereğince Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi...
İcra Hakimliği’nin 02.12.2003 tarih ve 2003/9622 sayılı kararı ile başvurucuya çıkarılan 89/1. ihbarnamesinin iptal edildiği, dolayısıyla hükümden düşen ihbarname yenilenmeden yada İİK.nun 89/3. maddesine istinaden bildirimde bulunulmadan haciz etkinliğine girişilmesinin olanaklı olmadığı gözetilerek istemin kabulüne, müdürlük kararının şikayet yoluyla ortadan kaldırılmasına...” karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda İİK.nun 89. maddesi gereğince yapılan haciz işleminin hukuki dayanağı kalmadığından, davacının borçlu olmadığına ilişkin davanın kabulü ve tahsil edilen paranın istirdadına karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. Aslı gibidir....
Esas sayılı icra dosyası üzerinden dava dışı/borçlu aleyhine kambiyo takibi başlatıldığını, takip dosyasının kesinleşmesi sonrası davacılara 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri gönderildiğini, davacılar tarafından icra dosyasından gönderilmiş olan 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerine süresi içerisinde itiraz edilmediğini, bu nedenle 89/3 haciz ihbarnamesi gönderilerek nezdinde bulunan alacağı 15 gün içerisinde ödemesi için ihtarda bulunulduğunu, takibin kesinleşmesini takiben alacağın tahsili amacıyla işlemler yapıldığını, her iki dosya borçlusu adına davacılara İİK 89....
Esas sayılı icra dosyası üzerinden dava dışı/borçlu aleyhine kambiyo takibi başlatıldığını, takip dosyasının kesinleşmesi sonrası davacılara 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri gönderildiğini, davacılar tarafından icra dosyasından gönderilmiş olan 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerine süresi içerisinde itiraz edilmediğini, bu nedenle 89/3 haciz ihbarnamesi gönderilerek nezdinde bulunan alacağı 15 gün içerisinde ödemesi için ihtarda bulunulduğunu, takibin kesinleşmesini takiben alacağın tahsili amacıyla işlemler yapıldığını, her iki dosya borçlusu adına davacılara İİK 89....