Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak ipoteğin kaldırılması talebi hakkında konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, asıl dava yönünden istirdat talebinin kabulü ile 8.284,00TLnin 18.7.2011 tarihinden, birleşen dosya talebinin kabulü ile 12.426,00TL nin 23.1.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, haksız tahsil edilen ipotek bedelinin istirdadı istemine ilişkindir. Asıl dava ve birleşen davada talep, davalı bankaya haksız sürdürülen ipotek nedeniyle ödenen paranın istirdatı olmakla mahkemece davacıların taşınmaz üzerindeki payları nispetinde davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

    Davacı vekili dava dilekçesinde; tapuda hazine adına kayıtlı 102 parsel sayılı taşınmazın haksız işgal edildiği gerekçesi ile davalı kurum tarafından tahakkuk ettirilen 11.475,00 TL ecrimisil bedelinin davacı tarafından davalı idareye ödendiğini ayrıca 01.01.2004-31.12.2004 tarihleri arasında da 6.120 TL ecrimisil bedeli tahakkuk ettirilerek ödenmesinin talep edildiğini ancak söz konusu 102 parselde davacının hiç yer kullanmadığını belirterek davacıdan haksız olarak alınmış olan 11.475,00 TL alacağın sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği davalı idareden tahsili ile davacıdan ecrimisil ihbarnamesi ile talep edilen 6.128 TL'lik ecrimisil alacağına ilişkin olarak davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın görev yönünden ve esastan reddini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 4.560,00 TL ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün ------Esas sayılı dosyasından davalıya ödenen 18.192,78 TL'nin ödeme tarihinden itibaren davalıdan tahsili istemine yönelik istirdat davasıdır. Uyuşmazlık; -----. İcra Müdürlüğünün ------ Esas sayılı takibi kapsamında davacının ödemiş olduğu bedelin istirdadı talebinin haklı olup olmadığı bu kapsamda icra takibine konu edilen fatura ve irsaliyelerdeki imzaların davacı şirket çalışanlarına ait olup olmadığı noktalarında toplanmıştır. Menfi tespit ve istirdat davaları İİK m.72'de "... Borçlu, menfi tespit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. ... Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını isteyebilir. ..."...

          Davalı, aidat bedelinin aylık KDV dahil 800 TL olarak belirlediğini, aylık ödemelerin yetersiz olduğunu beyanla davanıın reddini istemiştir....

            Yukarıda gerekçesi açıklanan bozma ilamı ile davacının, ödediği ecrimisili, kira bedellerini aşmamak kaydıyla, ödeme tarihinden itibaren talep edebileceği dikkate alınarak, ecrimisil ödemelerine ilişkin belgeler de dosyaya getirtilerek ödenen ecrimisil bedelini geçmemek kaydıyla, ecrimisil dönemine isabet eden kira bedelinin iadesine karar verilmesi gerektiği belirtilmiş ancak Mahkemece bozma ilamından sonra yapılan yargılamada bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ise de, bozma ilamının gerekleri yerine getirilmeyerek Yargıtay denetimine elverişli gerekçe yazılmadığı görülmüştür. Zira uyulan bozma ilamında, davacının ödemiş olduğu ecrimisil tutarını, kira bedellerini aşmamak kaydıyla, ödeme tarihinden itibaren talep edebileceği açıkça belirtilmiş, mahkemece yapılan araştırmada tahakkuk ettirilen ecrimisil ile alakalı olarak davacı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı tespit edilmiştir....

              İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının 8 nolu bağımsız bölümün satış bedelinin tahsili için davacı aleyhine takibe geçtiği, davacının resmi satış sözleşmesinin tarafı olmadığı gibi, resmi satış sözleşmesinde satış bedelinin peşin olarak ödendiği ibaresinin aksinin davalı tarafından kesin delillerle ispatlanamadığı, davalının takip yapmakta haksız ve kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle borçlu olmadığının tespiti talebinin kabulüne, kötüniyet tazminatı talebinin reddine, ancak davacının takip dosyasına yaptığı en son ödeme tarihinden itibaren yaklaşık 3 yıl sonra dava açıldığı, İcra İflas Kanunun 72/7. Maddesi gereğince istirdat davası açılması için öngörülen bir yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu gerekçesiyle istirdat talebinin reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından İİK'nun 72/7....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "1- Davanın KABULÜ ile 2- a) Dava konusu taşınmazdaki davacı T3 payına yönelik olarak 16.288,92TL mülkiyet bedelinin dava tarihi olan 28.02.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı T5 tahsili ile davacıya verilmesine b) Dava tarihi gözetilerek aldırılan bilirkişi raporundaki ecrimisil başlangıç tarihlerinin oranlanması neticesinde 28.02.2015 – 31.12.2015 tarihleri arası için 470,27TL ecrimisil bedelinin 01.01.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte; 2016 yılı için 606,72TL ecrimisil bedelinin 01.01.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte; 2017 yılı için 653,80TL ecrimisil bedelinin 01.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte; 2018 yılı için 727,22TL ecrimisil bedelinin 01.01.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte; 2019 yılı için 852,01TL ecrimisil bedelinin 01.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek...

              Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı ......... geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK'nin 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı) 25.05.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay'ın aynı yoldaki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar. Hemen belirtilmelidir ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir....

                Bilindiği üzere, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

                  UYAP Entegrasyonu