Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şeklilik ilkesi neticesinde meydana gelen zararları bertaraf etmek ve menfaat dengesinin sağlanması amacıyla açılan menfi tespit ve istirdat davaları icra hukukunun nihai amacı olan maddi hukuka elverişli sonuca ulaşmakta temel vasıta niteliğindedir (Aşık, İbrahim/Demir, Ömer Faruk: Menfi Tespit Davasının İstirdat Davasına Dönüşmesi, DÜHFD, Cilt: 26, Sayı: 45, Yıl: 2021, s. 347). İstirdat kelime anlamıyla “verilen şeyin geri alınması” anlamına gelir ve hukukumuzda istirdat davası en yalın anlatımla bir kişinin borçlu olmadığı hâlde cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kaldığı paranın iadesi için açtığı dava olarak tanımlanır. YHGK 2019/(13)3-536 : 2022/43 " TTK’nın 18. maddesinde tacir olmanın hükümleri arasında sayılan yükümlülüklerin biri de kanun hükümleri uyarınca gerekli ticari defterleri tutmaktır....

    Şeklilik ilkesi neticesinde meydana gelen zararları bertaraf etmek ve menfaat dengesinin sağlanması amacıyla açılan menfi tespit ve istirdat davaları icra hukukunun nihai amacı olan maddi hukuka elverişli sonuca ulaşmakta temel vasıta niteliğindedir (Aşık, İbrahim/Demir, Ömer Faruk: Menfi Tespit Davasının İstirdat Davasına Dönüşmesi, DÜHFD, Cilt: 26, Sayı: 45, Yıl: 2021, s. 347). İstirdat kelime anlamıyla “verilen şeyin geri alınması” anlamına gelir ve hukukumuzda istirdat davası en yalın anlatımla bir kişinin borçlu olmadığı hâlde cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kaldığı paranın iadesi için açtığı dava olarak tanımlanır. YHGK 2019/(13)3-536 : 2022/43 " TTK’nın 18. maddesinde tacir olmanın hükümleri arasında sayılan yükümlülüklerin biri de kanun hükümleri uyarınca gerekli ticari defterleri tutmaktır....

      Menfi tespit ve istirdat davası birlikte açılmıştır. Talep tek bir hukuki gerekçeye dayalı olmakla tefriki de mümkün olmayan taleplerdir. Zira istem gerekçesi tektir. Bu nedenle menfi tespit ve istirdat davasının birlikte açılmış olması halinde istem sonucunuda bir miktar paranın ödenmesi talebi bulunduğundan artık bu hali ile arabuluculuğa tabi olduğunun kabul edilmesi gerekecektir. Bu nedenle istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

      Denizcilik Turizm ve Mimarlık Limited Şirketi Aleyhine 21.431,50 TL asıl alacak ve 1.488,46 TL faiz alacağı olmak üzere toplam 22.919,96 TL cari hesap alacağı açıklamalı alacağın tahsili istemiyle ilamsız takip başlatıldığı görülmüştür. - Borçlu - davacı ... Denizcilik Turizm ve Mimarlık Limited Şirketinin 26.09.2019 tarihli itiraz ve beyan dilekçesinde, icra dosya borcunun ileride istirdat davası açma hakkı saklı kalmak kaydıyla ihtirazı kayıtla güncel kapak hesabına göre ödeneceğinin beyan edildiği görülmüştür....

        Davacı vekili 02/09/2020 tarihli dilekçesiyle davaya konu icra takibi nedeniyle davalıya 26.831,00 TL tutarında ödeme yapıldığını, bakiye alacak yönünden ise davalının takipten feragat ettiğini, bu bakımdan davanın istirdat davasına dönüştüğünü, 26.831,00 TL'nin davalıdan istirdat edilerek davacıya verilmesini talep ettiği, bakiye alacak yönünden ise davanın konusuz kaldığını beyan etmiştir....

          Davacı vekili 02/09/2020 tarihli dilekçesiyle davaya konu icra takibi nedeniyle davalıya 26.831,00 TL tutarında ödeme yapıldığını, bakiye alacak yönünden ise davalının takipten feragat ettiğini, bu bakımdan davanın istirdat davasına dönüştüğünü, 26.831,00 TL'nin davalıdan istirdat edilerek davacıya verilmesini talep ettiği, bakiye alacak yönünden ise davanın konusuz kaldığını beyan etmiştir....

          Eldeki davayı istirdat davası olarak değerlendirdiğimizde ise; İİK 72/7. maddesi uyarınca: "Borçlu, icra takibi sürecinde, borçlu olmadığı parayı cebri icra tehdidi altında ödemişse, ödemiş olduğu paranın kendisine geri verilmesi için alacaklıya karşı açacağı davaya istirdat davası denir." İstirdat davasında davacı şahıs; icra takibinin borçlusu, davalı ise; icra takibinin alacaklısıdır. Bu tür davalarda, davacı sıfatı takip borçlusuna aittir. Takip konusu borç, 3.kişi tarafından, yani davacı tarafından ödenmiş olsa bile; davacı sıfatı asıl borçluya aittir. Çünkü, burada borçtan kurtulan takip borçlusudur. İcra dosyasında borçlu sıfatı olmayan borcu ödemiş olan davacının üçüncü kişi olarak ödediği bu parayı İİK 72. maddesi hükümleri uyarınca icra dosyası alacaklısına karşı istirdat davası açamayacağı şüphesizdir....

            Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre davacının defterlerini ibraz ettiği davalının etmediği, davacının defterlerine göre davacının davalıya 7.2.2003 tarihli ve 10.519.700.000.TL’lik fatura dışında borçlu görülmediği, davacı kayıtlarında yer almayan ancak çek ve havale ile yapılan ödemeler düşüldüğünde davacının davalıya 50,69 YTL borcunun kaldığı, bu miktarın takipte talep edilen tutardan düşüldüğünde davalıya 14.259.01 YTL kadar borçlu olmadığının tespitine, istirdat davasının ise kısmen kabulüne, 4.439.31 YTL’nin dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, alacak davasının reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

              Davacı, aleyhine yapılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemi ile eldeki davayı açmış; 3.1.2006 havale tarihli dilekçesi ile de takip nedeniyle ödemek zorunda kaldığı meblağın istirdatını talep etmiştir.Mahkemece davacının borçsuzluğunun sabit olduğuna ve ilamın ibrazı ile eski hale getirme istenebileceğine dayanılarak davacının istirdat talebine yönelik hüküm kurulmadığı görülmüştür.Davacının davasını menfi tespit davası olarak açtığı, yargılama sırasındaki ödemeler nedeniyle talebini istirdat olarak yinelediği ve mahkemece takip konusu alacak yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verildiği görülmüştür.Mahkemece dava konusu takip nedeniyle yapılan ödemelerin istirdatına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile bu konuda karar verilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

                Mahkemece davalı yemini ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüyle davaya konu icra dosyasında davacıların davalıya 1.247.278.000.TL asıl alacak, 4.836.165.524.TL faiz ve diğer fer'ileri olmak üzere dava tarihi itibariyle toplam 6.083.443.524.TL borçlu bulunduğunun ve bu miktarı aşan kısım için borçlu bulunmadığının tesbitine, davacıların istirdat ve fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, fazla ödenen peşin harcın istek halinde iadesine, 13.7.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu