Dava 3.kişinin İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı 3.kişi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2. İİK.’nun 97/3. maddesine göre “Takibin talikine karar verilirse, haksız çıktığı takdirde alacaklının muhtemel zararına (İİK.Md.97/13) karşı davacıdan 36. maddede gösterilen teminat alınır.” hükmü öngörülmüştür. Anılan madde gereğince mahkemece teminat alınarak takibin ertelenmesi kararı verilmişse, haczedilen mal veya hakka ilişkin takip işlemleri ertelenmiş sayılır. Ancak takip işlemlerinin ertelenmiş sayılması için, İİK.’nun 97/3. maddesi uyarınca alacaklının muhtemel zararı karşılığı 36. maddede gösterilen teminatın alınması zorunludur....
Dava 3.kişinin İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı 3.kişi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2. İİK.’nun 97/3. maddesine göre “Takibin talikine karar verilirse, haksız çıktığı takdirde alacaklının muhtemel zararına (İİK.Md.97/13) karşı davacıdan 36. maddede gösterilen teminat alınır.” hükmü öngörülmüştür.Anılan madde gereğince mahkemece teminat alınarak takibin ertelenmesi kararı verilmişse, haczedilen mal veya hakka ilişkin takip işlemleri ertelenmiş sayılır. Ancak takip işlemlerinin ertelenmiş sayılması için, İİK.’nun 97/3. maddesi uyarınca alacaklının muhtemel zararı karşılığı 36. maddede gösterilen teminatın alınması zorunludur....
İcra Müdürlüğünün 2021/223 Talimat sayılı dosyasından gerçekleştirilen haciz işleminde icra dosya borçlusu ile istihkak iddiasında bulunan şirket arasında fiili, organik ya da muvazaalı bir ilişkiye delil teşkil edecek herhangi bir kıymetli evrak, belge bulunamaması, haczin borçlunun yokluğundan yapılması ve 26.04.2019 tarihli ticaret sicil gazetesinden de anlaşılacağı üzere haciz mahallinin istihkak iddiasında bulunan şirketin sicile kayıtlı adresi olması karşısında İstanbul 11. İcra Müdürlüğünün 11.06.2021 tarih 2021/7881 Esas sayılı kararı ile İİK 99. Maddeye göre istihkak davası açması için alacaklı vekiline 7 günlük süre verilmesine yönelik kararında hukuka aykırı bir durum bulunmadığından şikayetin reddine'' karar verildiği görülmüştür....
Davalı üçüncü kişi vekilinin, davalı borçlu vekilinin ve müdahilin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı borçlu vekilinin tazminat yönünden temyiz itirazının kabulüne ve hüküm fıkrasının 3. bendindeki “İİK.nun 97/15 maddesi hükmü uyarınca, kötüniyetli istihkak iddiasında bulunulduğu kanaatine varıldığından haczolunan mal değerinin yüzde on beşi olan 7.500,00 TL kötüniyet tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine” ibaresinin çıkartılarak yerine; “İİK’nin 97/13. maddesinde aranan yasal şartlar oluşmadığından davacı alacaklı yararına tazminata hükmedilmesine yer olmadığına” ibaresinin yazılmak suretiyle hükmün düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
Mahkemece, haciz adresinin borçlu ile bir ilgisi saptanamadığından ve haciz yerinde borçluya ait belge bulunmadığından, İİK'nun 97/a maddesinden söz edilemeyeceğinden davacı davayı kanıtlamakla yükümlü olmadığından aksi davalı alacaklı tarafından kanıtlanamadığından davanın kabulüne, mahcuzların davacıya ait olduğunun tespitine tazminat isteminin reddine karar verilmiş karar davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı üçüncü kişi vekili, borçlu şirketin borcundan dolayı 01.06.2012 tarihinde işyerlerinde hacze gelindiğini, borçlu şirkete ait evrak bulunmadığından haciz yapılmadan ayrıldıklarını, aynı adrese 20.06.2012 tarihinde yeniden gelindiğini ve haciz yapıldığını, İİK'nun 97/a maddesi gereği haciz konusu mahcuzlar kendilerine ait olduğundan istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı alacaklı vekili, davanın reddini savunmuştur....
İstihkak davalarında alacaklı yararına tazminata hükmedilebilmesi için İİK’nun 97/13. maddesinde aranan tüm koşulların bir arada bulunması gerekir. Buna göre istihkak iddiasının reddinin yanı sıra teminat karşılığında takibin (ya da satışın) talikine de karar verilmiş olmalıdır. Gerçekten de; İİK’nun 97/3. maddesinde: “…Takibin talikine karar verilirse, haksız çıktığı takdirde alacaklının muhtemel zararına karşı davacıdan 36. maddede gösterilen teminat alınır.…“ düzenlemesi ve aynı maddenin 13. fıkrasında ise: “…Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/11 md.) İstihkak davası üzerine takibin talikine karar verilip de neticede dava reddolunursa alacaklının alacağından bu dava dolayısıyla istifası geciken miktarın yüzde kırkından aşağı olmamak üzere davacıdan tazminat alınmasına hükmolunur…“ düzenlemesi yer almaktadır. Buna göre; alacaklı yararına tazminata hükmedilmesi için takibin taliki kararı ile birlikte alacaklının olası zararını karşılamak üzere, istihkak iddia eden kişiden İİK’nun 36....
Dava, 3. kişinin İİK’nun 96. maddesine dayalı olarak açtığı istihkak davası ile birlikte istihkak şikayeti (İİK'nun 96-97-99 maddelerinin uygulaması) ve istirdat istemine ilişkindir. Dava, 6100 sayılı HMK’nun yürürlüğe girmesinden sonra 28.05.2014 ’de açılmıştır. 1086 sayılı HUMK’nun 512/1. maddesine göre eşyanın bulunduğu ya da icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde istihkak davasının açılabileceği açıkça düzenlenmiştir....
tarafından İİK’nun 99. maddesi uyarınca “istihkak iddiasının reddi” davası olarak açılmıştır....
AŞ tarafından istihkak iddiasında bulunulduğunu, istihkak iddiasının yerinde olmadığını, haciz mahallinde borçluya ait evrak bulunmadığı belirtilmiş ise de istihkak iddia eden şirkette borçlu şirketin unvanı ile isimlendirilmiş word dosyaları bulunduğunu, istihkak iddia eden şirket tarafından herhangi bir belge sunulmadığını, her iki şirketin aynı iş kolunda faaliyet gösterdiklerini, aralarında organik bağ bulunduğunu beyanla, icra müdürlüğünce verilen 01/09/2022 tarihli kararın kaldırılarak 26/07/2022 tarihinde haczedilen menkuller yönünden İİK 97. maddesi gereği takibin devamına karar verilmesini istemiştir. Davalı-3.şahıs vekili cevap dilekçesinde özetle, haczin ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste yapılmadığını, söz konusu adresin müvekkil şirketin ticaret sicil adresi olduğunu, haczedilen mallara yönelik olarak fatura bulunduğunu, borçlu şirket ile müvekkil firmanın hiçbir bağlantısı ve alakası olmadığını beyanla, şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir....
gelince; İİK’nun 97/15. maddesi uyarınca “İstihkak davası sabit olur ve birinci fıkra gereğince istihkak iddiasına karşı itiraz eden alacaklı veya borçlunun kötü niyeti tahakkuk ederse haczolunan malın değerinin yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere itiraz edenden tazminat alınmasına asıl dava ile birlikte hükmolunur.” hükmü üçüncü kişi lehine düzenlenmiştir....