Maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verildiğinden dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verildiği, Davalı alacaklı tarafından haczin İİK 97. Maddesine göre yapılmış sayılması gerektiği ve 3. Kişi tarafından dava açılması gerektiğinden ispatlanamayan davanın esastan reddine karar verilmesi gerekirken usulden reddine karar verilmiş olması sebep ve gerekçeleri ile istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü tarafından İİK'nin 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. İİK'nin 97/6 maddesi gereği prosedürün işletilmemesi halinde, dava açma süresi henüz başlamayacağından 3. kişi, hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar istihkak davasını açabilir....
Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkidir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, ...... kişilerde ...... kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. ...... kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre, Finansbank A.Ş tarafından T2 hakkında icra takibinde bulunulduğu, davacı tarafından haciz sırasında istihkak iddiasında bulunulduğu, 17.08.2020 tarihinde tekrar istihkak iddiasının dilekçe ile sunulduğu, buna rağmen icra müdürlüğü tarafından sadece diğer üçüncü kişi olan Gökmen Ünlü adına işlem yapıldığı, istihkak iddiası hakkında işlem yapılmadığı gibi İİK 99 a göre süre verilmesi gerektiği halde İİK 97....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2021 NUMARASI : 2019/54 ESAS -2021/654 KARAR DAVA KONUSU : İstihkak İddiası Nedeniyle Takibin Taliki Veya Devamı KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili 23/01/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Alacaklı vekilinin talebi ile Samsun İcra Müdürlüğü’nün 2018/141529 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili T1 ait işyerinde 04.01.2019 tarihinde haciz işlemi uygulandığını, müvekkiline ait olup bedeli ödenerek satın alınan; 5 adet LSD plazma, 20 adet yemek masası ve her bir masa için 4’er adet farklı farklı renklerde sandalyenin haczedildiğini, haciz esnasında hazır bulunan müvekkilinin babası Temel Akyol'un müvekkiline haber vermesi neticesinde 09.01.2019 tarihinde haczin öğrenildiğini, 10.01.2019 tarihinde de süresi içerisinde istihkak iddiasında bulunulduğunu, Samsun 1....
Davalı alacaklı vekili, haczin sırasında davacı yetkilisi veya vekilinin bulunmadığını, mahcuzların davacıya ait olduğunu gösteren herhangi bir belge sunulmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece haczin 23.8.2011 tarihinde yapıldığı, davacının 24.8.2011 tarihli dilekçe ile istihkak iddiasında bulunması üzerine dosyanın İİK.nin 97.maddesi uyarınca takibin devamı veya taliki konusunda bir karar verilmek üzere mahkemeye gönderildiği, mahkemenin 9.9.2011 gün ve 2011/903-854 sayılı kararı ile talebin reddi ile İİK.nin 99.maddesine göre işlem yapılması gerektiğine karar verildiği ve alacaklı tarafından mahkemenin 2011/1047 esas sayılı dosyasında istihkak davası açıldığı ve davanın halen derdest olduğu, şikayete konu yapılan hususta daha önce mahkemece karar verilmiş olduğu gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı 3. Kişi ve davalı alacaklı vekillerince temyiz edilmiştir....
İHM'nin ... sayılı kararına göre, 3.kişi tarafından usulüne uygun yapılmış bir istihkak iddiası bulunmadığından alacaklının İİK'nun 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki menfaati bulunmadığı gerekçesi ile birleşen dosyada dava şartı yokluğundan, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Hüküm, birleşen dosyada davacı asıl dosyada davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyize konu birleşen dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı olarak açtığı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir....
Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda: takip borçlusunun haczedilen iş makinesi için tescil belgesine dayanarak üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunduğu, İİK’nun 97/a maddesindeki yasal karinelere esas alınacak bir delil elde edilemediği gerekçesi ile teminat karşılığında hacze konu Volvo araç ile ilgili takibin (satışın) ertelenmesine, teminatın davacıdan alınmasına karar verilmiş; hüküm, takip borçlusu tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, borçlu vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Uyuşmazlık konusu, üçüncü kişi lehine yapılan istihkak iddiası karşısında İİK’nun 97. maddesi uyarınca takibin devamı ya da ertelenmesi konusunda bir karar verilmesi istemine ilişkindir....
/08/2020 tarihinde de vekil olarak müvekkili şirket lehine yazılı istihkak beyanının icra dosyasına gönderildiğini, süresi içerisinde müvekkili şirket adına yapılmış İİK'nın 99. maddesinin uygulanması gereken bir istihkak iddiası olduğunun incelenmediğini, öncelikle somut olayda uygulanacak kanun hükmünün belirlenmesinin gerektiğini kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
KARAR Uyuşmazlık, İİK’nin 97/1. maddesi uyarınca ...... Müdürlüğü'nün ...... Mahkemesi'nden takibin taliki ya da devamı konusunda bir karar verilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, İstanbul 6. ...... Müdürlüğü'nün 2008/20732 Esas sayılı dosyasında 02/03/2016 tarihinde haczedilen malların dosya içindeki belge ve bilgilere göre 3. kişiye ait olduğu hususunda kuvvetli kanaat oluştuğundan İİK.'nın 97. maddesi gereğince istihkak iddiasında bulunan 3. şahıs tarafından hacizli malların toplam değeri olan 369.217,87 TL'nin %20'si oranında teminat yatırılması halinde hacizli mallar yönünden takibin talikine karar verilmiş hüküm, 3. kişi vekili ile alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Ne var ki; vekaletnamelerinde temyizden feragat yetkisi bulunan 3. kişi vekili ile alacaklı vekili Daire Başkanlığı'na sunmuş oldukları 04.07.2018 havale tarihli dilekçe ile temyizden feragat ettiklerini bildirmişlerdir....
Yargıtay bozma ilamları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; İncelenen takip dosyası içeriğinden, 17/06/2016 tarihli haciz sırasında haczedilen mahcuzlara ilişkin ileri sürülen istihkak iddiası üzerine, memurlukça 23/06/2016 tarihli kararla istihkak iddiası konusunda karar vermek üzere dosyanın icra mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, İcra Mahkemesince takibin devamına karar verildiği görülmüştür. İİK.nun 97/a maddesi gereğince, bir taşınır malı elinde bulunduran kimse, onun maliki sayılır. Borçlu ile 3.kişilerin taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi mal, borçlu elinde addolunur. İİK.nun 99.maddesi gereğince de haczedilen şeyin borçlunun elinde olmayıp, üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hak iddia eden 3.kişi nezdinde bulunması halinde, icra müdürlüğünce istihkak iddia eden 3.kişi aleyhine dava açmak üzere alacaklı tarafa 7 günlük süre verilir....