Https://www.ticaretsicil.gov.tr adresi üzerinden Dairemizce yapılan sorgulamada, ticaret sicil kayıtlarına göre, istihkak iddiasında bulunan Burak Dernek, Cem Levent Ögetler ve Emirhan Güldüz'ün 3. kişi şirketin temsilcisi veya ortağı olmadıkları anlaşıldığından, üçüncü kişi şirket yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadıkları sabittir. Mevcut dosya kapsamında, 3. kişi şirket yetkilisi yada vekili tarafından hacizlerden itibaren İİK’nun 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış geçerli bir istihkak iddiasına da rastlanmamıştır. Bu durumda; dosyada mevcut ve geçerli herhangi bir istihkak iddiası bulunmadığından, HMK'nun 114/ h ve 115/2 maddeleri uyarınca, asıl ve birleşen dava dosyasındaki şikayetlerin hukuki yarar bulunmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddi gerekirken, yazılı gerekçeyle şikayetlerin esastan reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
AŞ ile istihkak iddia eden Metro T3 AŞ arasında ticari sicil kayıtlarına göre şirketlerin yetkililerinin aynı olduğu, Metro Kargo'nun Metro Holding'in bünyesinde olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında organik bağ olduğunun hüküm altına alındığını, ayrıca istihkak iddia eden 3. Kişinin de dosyalara sunduğu dilekçeler ile taraflar arasındaki hukuki fiili irtibatı ikrar ettiğini, bu nedenle kendisinin kötü niyetli olduğunu, mahkeme ilamı üzerine istihkak iddia eden firma, borçlu firmanın borcunu ödediğini, açıklanan nedenlerle her iki firmanın faaliyet alanının ortaklarının unvanlarının aynı olduğunu, 3. Şahıs istihkak iddia eden firmanın kötü niyetli olup, mal kaçırma amacına dönük davranışlar sergilediğini, bu nedenlerle istihkak iddiasının kabulü ile 3. Şahsın istihkak iddiasının reddi ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir....
aşımı nedeniyle birleşen davanın usulden reddine karar verilmiştir....
Alacaklı tarafından, borçlu aleyhine 23.02.2013 keşide tarihli çeke dayanılarak İcra Müdürlüğü'nün 2013/2891 Esas sayılı takip dosyasında başlatılan takipte 08.05.2013 tarihinde haczedilen mallara yönelik üçüncü kişi tarafından istihkak iddiasında bulunulduğu gerekçesiyle eldeki dava açılmıştır. Öncelikle, davalı ...olduğu halde, gerekçeli karar başlığında ... olarak yazılması, mahallinde her zaman düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir. İstihkak davasının amacı hacizli eşya ya da hak üzerinde cebri icranın devam edip etmeyeceğini belirlemektir. İstihkak davasının görülebilmesi için, geçerli ve süresinde yapılmış bir istihkak iddiasının bulunması gerekir. Borçlunun üçüncü kişi lehine, üçüncü kişinin kendi lehine, borçlu ile birlikte malı elinde bulunduran üçüncü kişinin diğer bir üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunması mümkündür (İİK'nun 96/1, 85/2). Haciz mahallinde hazır bulunan ..., işyerinin ...ye ait olduğunu bildirmiştir....
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacı 3.kişinin takip borçlusundan 21.1.2008 tarihli noter satış sözleşmesi ile satın almış olduğu araç üzerine alacaklı tarafından borçlu aleyhine yapılan takip nedeniyle, 03.6.2008 tarihinde haciz konulmuş, davacı 3.kişi vekili takip dosyasına sunmuş olduğu 13.1.2010 tarihli dilekçesi ile hacizden önceki noter satış sözleşmesine dayanarak araç üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı vekilinin bu dilekçesi 3.kişi tarafından yapılmış istihkak iddiası niteliğindedir. Dosya kapsamından, davacı tarafın haczi daha önce öğrendiğine dair bir bilgi ve belge de bulunmadığından, İİK.nun 96/1.maddesi uyarınca geçerli olan bu beyan gereğince, yasal süresi içinde yapılan bu istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilmiştir....
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacı 3.kişinin takip borçlusundan 21.1.2008 tarihli noter satış sözleşmesi ile satın almış olduğu araç üzerine alacaklı tarafından borçlu aleyhine yapılan takip nedeniyle, 03.6.2008 tarihinde haciz konulmuş, davacı 3.kişi vekili takip dosyasına sunmuş olduğu 13.1.2010 tarihli dilekçesi ile hacizden önceki noter satış sözleşmesine dayanarak araç üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı vekilinin bu dilekçesi 3.kişi tarafından yapılmış istihkak iddiası niteliğindedir. Dosya kapsamından, davacı tarafın haczi daha önce öğrendiğine dair bir bilgi ve belge de bulunmadığından, İİK.nun 96/1.maddesi uyarınca geçerli olan bu beyan gereğince, yasal süresi içinde yapılan bu istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilmiştir....
H.D.nin 17.03.2009 gün, 7964–3890 sayılı kararı ile davanın süre aşımından reddi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuş, mahkemece uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonucunda: “21.Hukuk Dariresinin bozma ilamı doğrultusunda İcra Müdürlüğü’ne sunulan istihkak dilekçesi içeriğine göre üçüncü kişinin haczi aynı gün öğrendiğinin kabulü gerektiği, 7 günlük yasal hak düşürücü süre içinde istihkak iddiasında bulunulmadığı“ gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiş, dosya temyiz incelemesi için ele alınmadan önce alacaklı vekilinin istihkak iddiasını kabul beyanı içeren bir dilekçe gönderdiği görülmüştür. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. İstihkak davası 7 günlük hak düşürücü süreye bağlıdır ve süreye uyulmadığı taraflarca ileri sürülmese dahi Mahkemece her aşamada re’sen gözetilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı üçüncü kişiler vekillerince ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı alacaklı vekili, davaya konu 23.12.2014 tarihli hacizde davalı üçüncü kişi ...'ın mahcuz makineleri ...'tan kiraladığını iddia ederek istihkak iddiasında bulunması üzerine İcra Müdürlüğünce İİK’nin 99. maddesine göre işlem yapılması yönünde karar verildiğini, iş bu kararın haksız olması nedeniyle kaldırılarak haczin İİK’nin 97. maddesi hükmüne göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini, aksi halde davanın istihkak iddiasının reddi davası olarak değerlendirilip davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan delillere göre, davalı borçlunun, davacı şirketin yetkili temsilcisi ve müdürü olması nedeniyle aralarındaki organik bağ, haczin tebligat adresinde yapılmış olması nedeniyle İİK 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı lehine olup aksinin ispatı bakımından sunulan vergi kaydı, fatura ve ticari kayıtların yeterli görülmemesi nedeniyle davanın ve alacaklının tazminat isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; İİK 96 ve devamı maddeleri gereğince açılmış 3.kişinin istihkak davasına ilişkindir....
İcra dairesi aynı zamanda istihkak iddiasına karşı itirazları olup olmadığını bildirmek üzere alacaklı ve borçluya üç günlük mühlet verir. Sukütları hâlinde istihkak iddiasını kabul etmiş sayılırlar. Malın haczine muttali olan borçlu veya üçüncü şahıs, ıttıla tarihinden itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunmadığı takdirde, aynı takipte bu iddiayı ileri sürmek hakkını kaybeder. İstihkak iddiasının yapıldığı veya istihkak davasının açıldığı tarihte istihkak müddeisi ile birlikte oturan kimseler yahut bu şahısların iş ortakları, iddianın yapıldığı tarihte veya istihkak davası 97 nci maddenin 9 uncu fıkrası gereğince açılmışsa davanın açıldığı tarihte malın haczine ıttıla kesbetmiş sayılırlar.” hükmünü içermektedir. Madde metninden de açıkça anlaşılacağı gibi, istihkak iddiasının dinlenebilmesi için öncelikle, usulüne uygun yapılmış bir icra takibinin ve haciz işleminin bulunması gerekmektedir....