Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin borçlu olduğu ipotek şerhi bulunduğu sabittir. 6502 Sayılı Kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin seçimlik hakları ve ayıplı maldan sorumluluk düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Eldeki davada da aynen bu şekilde davacı tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan davalı satıcı-yüklenici Emay İnşaat...AŞ. 'ye de yöneltmiş, satın aldığı ve adına tapuda kayıtlı dairenin tapu kaydındaki hacizler ve ipotekler nedeni ile ayıplı bulunduğunu ifade ederek bu ayıbın giderilmesini istemiştir. Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava davalı T5ve Turkland BankA.Ş.'ye de yöneltilmiştir....

DELİLLER : Tapu kaydı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, gayrimenkul satış vaadi ve borçlanma sözleşmesinden kaynaklanan ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut bilgilerden dava konusu taşınmazın davacı adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın tapu kaydında davalı Türkland lehine ipotek, davalı Şekerbank lehine de hacizlerin bulunduğu sabittir. 6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluk düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Eldeki davada da aynen bu şekilde tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan satıcıya da yöneltmiş ve aldığı konutun tapu kaydındaki sınırlandırmalar nedeni ile ayıplı bulunduğunu ifade ederek bu ayıbın giderilmesini istemiştir....

Aracın fiilen ve fiziki olarak bir yer veya kişiye teslimi gerçek teslim değildir ve bu şekilde mülkiyet geçmez. Teslimin gerçekleşmesi için aracın trafik kaydının devredilmesi gerekir. Somut olayda, ayıplı aracın yetkili servise bırakılması veya araç üzerindeki takyidatların kaldırılması aracın hukuken teslim edildiği anlamına gelmez. Bu halde, Mahkemece usulüne uygun iade sağlanana kadar takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....

    Birleşen dava davacısı, asıl dosya davacısından satın aldığı taşınmaz üzerinde haksız şekilde ipotek bulunduğunu, bu taşınmazla ilgili ortaklığın giderilmesi davası açtıklarını, satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verildiğini, satış bedelinin 12.426,00TLnin ipotek nedeniyle haksız şekilde davalıya ödendiğini ileri sürerek, dosyanın ipoteğin kaldırılması ile ilgili dosya ile birleştirilmesini, kesilen paranın faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, ipoteğin yalnızca kredi için değil banka nezdinde doğmuş ve doğacak tüm alacakların teminatı olarak konulduğunu savunarak davaların reddini dilemiştir. Mahkemece Yargıtay 19....

      Mahkemece sözleşme tarihi, teslim tarihi ve ipoteğin tesis tarihi dikkate alınarak ipoteğin dayanağı belge, bilgi ve kayıtların getirtilmesi, davalı bankanın yerinde inceleme yapıp yapmadığının belirlenmesi, gerekirse davalı T5 ticari defter ve kayıtlarında inceleme yapılarak davacıya yapılan satışın basit bir inceleme ile tespitinin mümkün olup olmadığı belirlenmelidir....

      Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden 24.05.2018 tarihli ve 18289 yevmiye no'lu ipotek resmi senedi içeriğinden ipoteğin, davalı Emay İnşaat Taahhüt San. ve Tic. A.Ş.'nin borcunun teminatı olarak 30.000.000 TL bedelle ... Bankası A.Ş. lehine tesis edildiği görülmektedir. Davacı, dava konusu taşınmazı 351.945,00 TL bedelle davalı şirketten satın aldığını, taşınmazın satış bedelini ödemek için davalı bankadan kredi kullandığını belirterek, davalı bankaya borcu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkini talep etmiştir. 3....

        İcra Müdürlüğü'nden gelen muhtırada ipotek bedelinin 1 TL olarak depo edildiğini anlaşıldığını, davalı borçlularca 1978 senesinde 200.000 TL olan ipotek bedelinin günümüze göre uyarlanarak icra dairesine depo edilmesi gerekirken usul ve yasaya aykırı olarak depo edilen 1 TL ipotek bedeli nedeniyle güncel ipotek miktarının belirlenmesi ve davlı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili için başvuru zorunluluğunda kalındığını, diğer yandan tapu kaydındaki ipotek nedeniyle zamanaşımı süresinin de işlenemeyeceğini, bu aşamada dava konusu taşınmaz üzerinde 11/04/1978 tarihinde 200.000 TL olarak kurulan ipotek bedelinin günümüz şartlarına uyarlanarak güncel miktarının tespiti ile yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili amacıyla mahkemeye başvuru zorunluluğunda kalındığını beyan ederek, bu nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla dava konusu taşınmaz üzerinde 11/04/1978 tarihinde 200.000 TL olarak kurulan ipotek bedelinin günüümüz...

        İlama uygun olmayan, takyidatların yeni araca geçirilmesi veya bu takyidatların bedele yansıtılması talepleri de kabul edilebilir değildir.” gerekçeleriyle bozulduğu anlaşılmaktadır. Açılanan nedenlerle icra dosyasına dayanak ilamda hüküm altına alınan ayıplı aracın takyidatlardan ari olarak iadesi edimi yerine getirilmediği sürece karşılıklı edim yükleyen ilam nedeniyle ayıplı araç iade borçlusunun para alacağının tahsili yönünde takibe devam olanağı bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece; ayıplı aracın teslimi usulüne uygun gerçekleştirilmeden çıkarılan muhtıranın bu nedenle iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile sonuca gidilmesi doğru değildir....

          Davacının, Dava T3 Şirketinden daireyi satın aldığı, tapuda taşınmazın davalı şirket tarafından satış suretiyle devrinin yapılmış olduğu, fiilende davacıya teslim tutanağı ile dairenin teslim edilmiş olduğu, işbu dosya davalısı banka ile aralarında kurulu bir sözleşme veya hizmet akdinin bulunmadığı, davacı vekilinin davacıya ait taşınmaz üzerindeki hacizlerin, ihtiyati hacizlerin kaldırılması(fekki) ve ipoteğin terkini amacıyla dava açtığı anlaşılmakla; dava konusunun söz konusu taşınmaz üzerindeki alacaklarından bahisle lehlerine haciz ve ipotek işlemi yapılan davalıların mevcut hacizlerinin ve ipoteklerinin kaldırılması talebi olup, davacı ile davalılar arasında yasada belirtilen doğrudan kurulmuş bir sözleşmesel hukuki ilişki bulunmadığı, davalıların yasada bildirilen satıcı, sağlayıcı konumunda kimseler olmayıp bu haliyle aralarındaki ilişkinin de tüketici işlemi niteliğinde bulunmadığı, görev hususunun kamu düzeninden olması, yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerektiği...

          Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın, davacının eşi adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması davalılar tarafından üstlenildiği halde bu yükümün yerine getirilmemesine dayalı ifa ve cezai şart istemine ilişkin olduğu, davacı tarafından dayanılan 22.02.2013 tarihli sözleşmenin 22. maddesinde "... adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki için gerekli olan ödemelerin ve işlemlerin 20.07.2013 tarihine kadar tamamlanacağı, aksi halde ipoteğin kaldırılması için bankaya ödenmesi gereken miktarca cezai şart ödeneceği" düzenlenmiş olup maddenin tam üçüncü kişi yararına sözleşme niteliği taşıdığı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)'nın 129. maddesinde kendi adına sözleşme yapan kişinin, sözleşmeye üçüncü kişi yararına bir edim yükümlülüğü koydurmuşsa, edimin üçüncü kişiye ifa edilmesini isteyebileceğinin düzenlendiği, oysa eldeki davaya konu 06.02.2015 havale tarihli dava dilekçesi ile, gerek ifa bedelinin gerekse de cezai şartın davacıya...

            UYAP Entegrasyonu