Davacılardan ... vekili 18/05/2023 tarihli dilekçesiyle; davalılardan ... diğer davalılarla fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, banka kredi borcunun ödenmesi nedeniyle kaldırılması gereken taşınmaz ipoteklerine dayalı olarak davalı banka ile 22/10/2018 tarihli temlik sözleşmesi yaparak davacının da taşınmazının üzerinde bulunan ipotek haklarını temlik aldığını, bu ipoteklerin kaldırılması gerektiğini, temlik sözleşmesinin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek, temlik sözleşmesinin davacı yönünden geçersiz olduğunun tespiti ile davacının taşınmazı üzerindeki takyidatların (ipoteğin) kaldırılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Açılan dava Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin ... E. sırasına kaydedilmiş, Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin 07/11/2023 gün ve ... E. ... K. sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmiş, görevsizlik kararına karşı istinaf yoluna gidilmesi üzerine Konya BAM . HD'nin 11/03/2024 gün ve ... E. ......
şirket, davacılara, Satış Vaadi Sözleşmesi kapsamında satışını yapmış olduğu taşınmazı fiilen teslim ettiğini, davacının teslim tarihinden itibaren taşınmazdan aktif olarak yararlandığını, müvekkil şirket bu kapsamda ifadan kaçınmadığı gibi mümkün olan en erken sürede taşınmazın tapu devrini de gerçekleştirdiğini, ancak ülke çapındaki ekonomik kırılganlık müvekkilin takyidatsız olarak tapu devri yapmasını mümkün kılmadığını, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin davacı tarafın kullandığı krediden kaynaklandığını, yukarıdaki usule ve esasa ilişkin bütün itirazlarımız baki kalmak kaydıyla, davacı tarafın taşınmazın zilyetliğini devraldığı tarihten mahkemenizce sözleşmenin feshine karar verileceği tarihe kadar olan her türlü kullanım bedelinin ve yıpranma payının bilirkişi marifetiyle hesaplanmasının gerektiğini, bu nedenlerle; dava konusu taşınmazın bulunduğu site yönetimine müzekkere yazılarak taşınmazda kimin oturduğunun tespitini, bu kapsamda işbu davanın görevsizlik sebebiyle...
Bu durumda öncelikle mahkemece ipotek akit tabloları ve bağlı kredi nedeniyle konulan ipoteğin dayandığı kredi borcuna ilişkin hesap ekstrelerinin celbi ile gerekirse davacı yüklenici şirket kayıtları üzerinde uzman bilirkişi aracılığıyla dava konusu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme yapıldığının basit ve araştırma ile belirlenip belirlenemeyeceğinin saptanması, bankanın yerinde eksper incelemesi yaptırıp yaptırmadığının tespiti ile taşınmazın durumunu bilip bilmediği, ipotek-sözleşme-teslim tarihleri gözetilerek bankanın iyi niyetli olup olmadığının, kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespiti ile bağlı kredilerden dolayı borcun ödenip ödenmediği, ipoteğin fekki koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğini, gerekirse hesap bilirkişisi aracılığıyla tespiti gerekirken hatalı ve eksik gerekçe ile anılan şekilde karar verilmesi nedeniyle hükmün kaldırılması gerekmiştir....
Dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacılar vekili, davacıların davalı şirketten 26.08.2011 günlü sözleşmeyle 2380 ada 3 parsel sayılı taşınmazdaki N Blok PH2 numaralı bağımsız bölümü (yeni NG1 Blok 6 numaralı bağımsız bölümü) satın aldığını, bağımsız bölümün teslim edilmesine rağmen ortak alanlarda yapılması vaat edilen işlerin eksik ya da ayıplı imal edildiğini belirterek adi yazılı satış sözleşmesine göre ödenen 53.000 Sterlinin ödeme tarihinden en yüksek mevduat faizi ile davalıdan tahsilini, olmazsa iskan ve sitedeki eksik ve ayıplı işlerden dolayı bedel indirimi yapılarak taşınmazın tapusunun davacı adına tescilini ve menfi zararlarının karşılanmasını talep etmiştir....
O halde mahkemece yapılacak iş, bilirkişi kuruluna az yukarıda belirtilen drenaj ve havuz işlerinden anlayan konusunda uzman bilirkişi seçilerek mahallinde yeniden keşif yapılıp bu konuların ve 17.06.2011 tarihli taraflarca imzalanan teslim tutanağında belirtilen eksik ve ayıplı işlerin giderilip giderilmediğinin değerlendirilmesi, eksik ve ayıplı işlerin giderim bedelinin 1. etap için bağımsız bölümlerin ve ortak alanın teslim edildiği 2010 yılı, 2. etap için teslim edildiği 2012 yılı serbest piyasa fiyatlarına göre hesap edilmesi (serbest piyasa fiyatları içinde KDV olduğundan ayrıca eklenmemesi), ortak alanlarda bulunan eksik ve ayıplı işlerin giderim bedelinin ise davalı-karşı davacı arsa sahiplerinin payları oranında hesaplanması için bilirkişi kurulundan ek rapor alınması, rapora itirazlar olduğu takdirde bu itirazların giderilmesi, asıl davada tapu iptâl ve tesciline karar verilen bağımsız bölümlerin hangilerinin olduğunun tereddüde yer vermeyecek şekilde hüküm fıkrasında belirtilmesi...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/484 KARAR NO : 2021/517 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 26/04/2019 KARAR TARİHİ : 16/06/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 05/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile Müvekkili ile davalı arasındaki Bayilik Sözleşmesine istinaden 08/12/2011 Tarih Ve ... Yevmiye Numaralı ... İli, ... İlçesi, ..... Köyü, ..... Ada, ... Parselde kayıtlı arsa niteliğindeki taşınmazın üzerine Birinci 250.000,00-TL bedelli dereceden ipotek tesis edildiğini, taraflar arasındaki 05/02/2013 tarihli "Sınai ve Tıbbi Gazlar Bayilik Sözleşmesi ve Genel Şartnamesi" nin süresinin 05/02/2018 tarihinde sona erdiğini, Müvekkilinin davalıya sözleşme kapsamındaki tüm borcunun tamamını ödediğini, müvekkili tarafından 10.07.2018 Tarih, ... Yevmiye numaralı İhtarname ve 16.01.2019 Tarih, ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.12.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 01.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, ipoteğin kaldırılması ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davalı taraf ipoteği kaldırmış olduğundan, davanın konusu kalmadığından, ipoteğin kaldırılması konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmü, davalı şirket temyiz etmiştir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır....
in maliki olduğu 136 ada 50 parselin imar uygulamaları sonucunda birden fazla parsele gittiği ve imar uygulaması nedeni ile davaya konu 7573 ada 16 parsel sayılı taşınmaz üzerinde İbrahim oğlu ...'in ipotek alacaklısı olarak gözüktüğü, davaya konu 7573 ada 16 nolu parsel maliklerinin ipotekten kaynaklanan borçlarını ödedikleri, kayyımın da bunun üzerine taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması için Tapu Sicil Müdürlüğüne başvurduğu, Tapu Sicil Müdürlüğünün ise İbrahim oğlu ...'e ait imar uygulamasından önce kök parsel 136 ada 50 parsel üzerinde ... Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen tedbir kararı bulunduğunu, bu tedbirin yanlışlıkla haciz olarak işlendiğini, öncelikle bu tedbirin kaldırılması gerektiğini belirterek talebin reddine dair karar verilmesi üzerine eldeki ipoteğin kaldırılması davasının açıldığı anlaşılmaktadır. 7573 ada 16 parsel sayılı taşınmaz üzerinde İbrahim oğlu ...'...
Davalı vekili cevap dilekçelerinde özetle; davacının dilekçesine eklediği 6 adet tahsilat makbuzu ile davalı idareye başvuruda bulunduğunu, davacının 18/02/1999 tarihinde yapmış olduğu ödemeye ilişkin bir dekont ibraz edemediğini, kurum arşivinde de ödeme ve dekont bilgisine rastlanılamadığını beyanla davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Her ne kadar böyle bir durumda ipoteğin kaldırılması için ipotek bedelinin yüzölçüm üzerinden ve dava tarihindeki rayiç değer karşılığı üzerinden tahsili karşılığında ipoteğin kaldırılması gerekir ise de, mahkememizce davacının ipotek bedelini daha önce ödediği kabul edilerek yeniden bedel ödenmesine gerek duyulmaksızın ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, ayıplı imâlat nedeniyle iş bedelinin iadesi ve uğranılan zararın tazmini istemlerine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı yüklenici vekilince temyiz edilmiştir....