Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı-karşı davacı vekili, ipoteğin 26 sene öncesine dayandığını, borcun taşınmazın önceki maliki olan ... tarafından ödendiğini, bu kişinin vefat ettiğini ve muris önceden ihmal ettiğinden terkin işlemlerinin yapılamadığını, ipotek lehtarlarıyla iletişime geçilemediğinden ipoteğin fekki talebinde bulunulduğunu, davacıların kötü niyetli olduklarını, zaten asıl alacağın tahsil edilmesi için 26 yıl beklemelerinin de bunu açıkladığını, ipoteğin kaldırılmasına bir kısım ipotek lehtarlarının da rıza gösterdiğini ve güncel bedelin 7,9TL olduğunu belirterek; asıl davanın reddi ile ipoteğin kaldırılmasını talep etmiş; daha sonra asıl davacılar-karşı davalılar, aynı yer 22 no'lu bağımsız bölüm için ...’a; aynı yer 23 nolu bölüm için ise ...’a dava açmış, bu kişiler de asıl davacılar-karşı davalılara ipoteğin kaldırılmasına yönelik karşı dava açmışlar ve bu davalar eldeki dava ile birleştirilmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, Kamulaştırma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) Davasıdır. Dava konusu taşınmaz Hatay ili, Altınözü ilçesi, Tepehan mahallesi, 140 ada 74 parsel sayılı taşınmazdır. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde; Mahkemece dava konusu taşınmazın arazi olarak kabulü ile net gelir metoduna göre değer belirlenmesinde ilke olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : BEDEL TESBİTİ VE TESCİL -KARAR- Dava, kamulaştırma nedeniyle tapu iptali ve tescil, fazla ödenen bedelin iadesi isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 5.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 13.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      ya ait olduğu, davalının müvekkilini tehdit etmesi nedeniyle 31/05/2018 tarihinde davalı lehine 500.000,00 TL bedel ve 5 yıl süreyle ipotek hakkı tesis ettiğini, müvekkilinin kendi can ve mal varlığına veya yeğenine karşı bir zarar geleceği korkusu altında ipotek tesisi işleminin yapıldığını, müvekkilinin iradesinin tehdit ve korkutma yoluyla sakatlandığını, bu sebeple sözleşmenin müvekkilini bağlamadığını belirterek, müvekkiline ait taşınmaz üzerine davalı lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın 1 yıllık yasal süresi içinde açılmadığı için davanın esasına girilmeden öncelikle bu husus dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesini gerektiğini, davacı ...'ın kendi adına kayıtlı taşınmaz üzerine ipotek tesis edilmesini kabul ettiğini, davacı ...'...

        Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava konusu 448 parsel üzerine konulan ipotekten dolayı hakkında yapılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekki isteminde bulunmuştur. Mahkemece; ipoteğin temelini oluşturan alacağın gerçekte olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, ... İcra Müdürlüğünün 2009/3893 Esas sayılı takibe dayanak ipotekten dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekkine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. İpotek, halen mevcut olan veya henüz doğmamış olmakla birlikte doğması kesin veya olası bulunan herhangi bir alacak için kurulabilir (TMK.m.881). Mevcut alacakları teminat altına almak için kurulan ipotek, anapara ipoteğidir. İlerde doğacak veya doğması muhtemel alacaklar için kurulacak ipotek ise üst sınır (azami meblağ) ipoteğidir....

          Davacı taraf, 13.09.2006 tarihli protokolde geçen ... ili ... ilçesinde kain ... ada ... sayılı parseldeki 1, 3, 4, 6 ve 8 no’lu bağımsız bölümler üzerinde 30.04.2008 tarihinde davalı ... lehine 2.000.000,00 TL üzerinden tesis edilen ipoteğin kaldırılması için davalılara 2.640.600,00 TL ödeme yaptığını ve bu nedenle ...’nin 07.07.2009 tarihinde ipoteğin bedelini aldığından bahisle ipoteği kaldırdığını iddia etmiş, davalılar ise; nasıl hesaplandığı anlaşılmayan 2.640.600,00 TL’nin gerçek bir ödeme olmadığını, herhangi bir kayda dayanmadığını, çekişmeli taşınmazdaki ¼ payın temlik alınması nedeniyle bağımsız bölümler üzerindeki ipoteğin bila bedel kaldırıldığını savunmuştur. Hemen belirtilmelidir ki, 30.04.2008 tarihinde davalı ... lehine 2.000.000,00 TL üzerinden tesis edilen ipotek yönünden yeterli inceleme ve araştırma yapılmaksızın salt davacı beyanı dikkate alınarak 2.640.000,00 TL’nin davacı tarafından davalılara ödendiğinin kabul edilmesi doğru değildir....

            Mülkiyetin kazanmasının dayanağı olan cebri icra ihalesinin geçerli ve ayakta olduğu bu durumda ihale iptal edilmeden davalı aleyhine açılacak olan tapu iptal ve tescili davasının dinlenme olanağı bulunmadığı kuşkusuzdur. (Yargıtay 2.H.D 2015/14523- 2015/15481) Açılan davanın bu sebeplerle davanın reddine " karar verilmiştir. Davacıların dava dilekçesindeki anlatımından ve iddianın ileri sürülüş biçiminden davacıların davasının; davalı adına oluşan kaydın oluşumunun illetten yoksun olduğu iddiasına dayalı yolsuz tescil sebebiyle tapu iptali ve tescil niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Öyleyse, bu belirlemeye göre istek, yolsuz tescil nedeniyle tapu iptali ve tescil niteliğinde olup bu dava yönünden genel mahkemeler görevlidir. Nitekim dava Asliye Hukuk mahkemesinde görülerek sonuçlandırılmıştır....

            O halde; aile konutu şerhi konulması ve ipoteğin kaldırılmasına ilişkin davanın, tapu iptal ve tescil davasından tefrik edilip, ayrı bir esasa kaydedilmesi, tapu iptal ve tescil dosyasının bekletici mesele yapılıp, sonucunun beklenilmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Sonuç itibarı ile davacı vekilinin sair istinaf sebepleri incelenmeksizin ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair karar verilerek dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

            T.A.Ş lehine ipotek verildiğini, davalı adına yapılan tescil yolsuz tescil olduğu için buna bağlı olarak davalı ... tarafından diğer davalı ... lehine verilen ipoteğin de kaldırılmasına (fekkine) karar verilmesini, yargılama harç ve giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı ......

              Somut davada harici satış sözleşmesi gereği tapu iptal tescil olmazsa ödenen bedelin iadesi talep edilmektedir. Mahkeme, davacının sözleşmeye dayanarak davalıya ödediği 30.000,00TL yi talep ettiği,ancak davalı para almadığını, daireyi kimseye satmadığını, belirtmiş ise de sözleşmenin altındaki imzayı inkar etmediğinden sözleşmenin içeriği doğru kabul edildiği ,taşınmazın halen Toki adına kayıtlı olduğu,harici satım sözleşmesi uyarınca davaya konu taşınmazın davacı adına tescili mümkün olmadığını, fakat davalının ödenen 30.000 TL yönünden sebepsiz zenginleştiği gerekçesiyle; 1- Açılan tapu iptal ve tescil talebinin reddine, 2- Alacak talebinin kabulü ile davacı tarafından davalıya verilen 30,000 TL nin (faiz talep edilmediğinden ) fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak davalıdan alınarak davacıya verilmesine " karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu