"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı..... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu icra mahkemesine başvurarak, icra müdürlüğüne depo edilen bedel karşılığında ipoteğin fekkini talep etmiş, mahkemece kabul ile ipoteğin fekkine karar verilmiştir. İİK'nun 153. maddesinde; “İpotekle temin edilmiş ve vadesi gelmiş bir alacağın borçlusu icra dairesine müracaatla alacaklısının gaip ve yerleşim yerinin meçhul bulunduğunu veya borcu almaktan ve ipoteği çözmekten imtina ettiğini beyan ederse icra dairesi onbeş gün içinde daireye gelerek parayı almasını ve ipoteği çözmesini alacaklıya usulüne göre tebliğ eder....
İcra Müdürlüğü'nün 2015/5119 Esas sayılı dosyasına yatırıldığı halde ipoteğin kaldırılmadığını belirtilerek icra mahkemesinden ipoteğin fekkini talep etmiş, mahkemece ana para ipoteğine konu bedelin dosyaya yatırıldığı gerekçesi ile istemin kabulüne karar verilmiştir. İİK'nun 153/.... maddesinde; "İpotekle temin edilmiş ve vadesi gelmiş bir alacağın borçlusu icra dairesine müracaatla alacaklısının gaip ve yerleşim yerinin meçhul bulunduğunu veya borcu almaktan ve ipoteği çözmekten imtina ettiğini beyan ederse, icra dairesi, on beş gün içinde daireye gelerek parayı almasını ve ipoteği çözmesini alacaklıya usulüne göre tebliğ eder. Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde borçlu borcunu icra dairesine tamamiyle yatırırsa icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir... " düzenlemesine yer verilmiştir....
Takip dayanağı 06.12.2005 tarih ve 9790 yevmiye numaralı ipotek akit tablosunun incelenmesinde; ipoteğin, 2.200.000,00 YTL. için düzenlendiği ve kesin borç ipoteği olduğu anlaşılmaktadır. İpoteğin, kesin borç ipoteği olması nedeniyle, borçluya İİK.nun 149. maddesi gereğince icra emri gönderilebilmesi için İİK.nun 150/ı maddesinde öngörülen koşulların oluşmasına gerek yoktur. Bu durumda İİK.nun 149. maddesinde öngörülen koşullar oluşmuş olup, borçluya icra emri gönderilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığından, mahkemece, borçlunun şikayetleri incelenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 24/02/2015 tarih, 2015/622 Esas - 2015/3613 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine başlandığı, örnek 6 numaralı icra emrinin tebliği üzerine, borçluların yasal sürede icra mahkemesine yaptıkları başvuruda, ipoteğin üst sınır ipoteği (limit ipoteği) olup, ilamlı icra takibi yapılamayacağını ileri sürerek, takibin iptalini istedikleri, mahkemece ipoteğin kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını havi olmadığı, alacağın genel mahkemede yapılacak yargılama ile belirlenmeden ipoteğin paraya çevrilmesi...
Davalı vekili, davalının aleyhindeki icra dosyasına ödemede bulunmadığı gibi, ipoteği fek yetkisinin de müvekkilinde olmadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma, kredi sözleşmeleri, ipotek akit tablosu, icra dosyaları, banka ile davalı arasındaki temlik sözleşmesi ve bilirkişi raporuna göre, davacının ipoteğe konu borcu ödediği, ipoteğin önceki alacaklı banka lehine olmasının ipoteğin kaldırılmasına engel olmayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının taşınmasına banka lehine tesis edilen ipoteğin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İpoteğin kurulması anında güvence altına alınmak istenen alacak, mevcut ve miktar itibariyle belirli ise, bu miktar tapu kütüğüne tescil edilir. Bu durumda, bir ana para ipoteği veya sabit ipotek söz konusu olur (Köprülü/Kaneti, s. 284; Şeref Ertaş/İlknur Serdar/Damla Gürpınar, Eşya Hukuku, 2008, s. 538)....
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında bayilik-ana bayilik ilişkisi bulunduğunu, bu ilişki devam ederken davalının muhtemel alacak borç için teminat olarak gayrimenkul ipoteği istediğini, davalı lehine ipotek verildiğini, ipoteğin anapara ipoteği olmayıp teminat ipoteği olduğunu, bayilik-ana bayilik ilişkisi sona erdirildiğinde davalının bakiye borcu müvekkilinden almadığı gibi ipoteği de kaldırmadığını, davalının müvekkili aleyhine icra takibi yaptığını belirterek borçlu olmadıklarının tespitine, takibin 367.006.17 TL.lik kısmının iptali ile ipoteğin uyarlanmasına ve tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davacıya verdiği borç para karşılığında davacının dava konusu ipoteği tesis ettiğini bildirerek davanın reddini istemiştir....
(TMK. md. 881 ) Miktarı ipoteğin tesisi anında belli olan alacaklar için ana para ipoteği, miktarı ipoteğin tesisi anında belli (muayyen) olmayan fakat ileride gerçekleşecek alacaklar için ise üst sınır ipoteği kurulur. (TMK. md.851) Ana para ipoteğinde taşınmazın teminat altına aldığı miktar rehin sözleşmesinde yazılı olan meblağ, üst sınır ipoteğinde ise ilerde tahakkuku muhtemel alacağın tahakkuk eden ve fakat üst sınır olarak belirlenen meblağı geçemiyecek olan kısımdır. Tapu Sicil Müdürlüğünde 15.08.1997 tarihinde düzenlenen ipotek akit tablosuna göre, dava konusu 123 ada 2 parsel sayılı taşınmazın o tarihteki maliki KUTUSAN Teneke Kutu Ambalaj San. Tic. Ltd....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca takibe dayanak ipoteğin üst sınır ipoteği olması nedeniyle icra emrinin iptali istemine ilişkindir. Takip alacaklısı davalının Ürdün vatandaşı olduğu, ülkemiz ile Ürdün arasında imzalanan ve 1976 tarihinde yürürlüğe giren sözleşmenin 2. maddesi uyarınca davalının teminat göstermekten bağışık olduğu anlaşılmıştır. TMK'nın 850. ve devamı maddelerinde ipotek düzenlenmiş olup, TMK'nın 851/1. maddesinde anapara ipoteği ve azami meblağ (üst sınır) ipoteği düzenlenmiştir. Anapara (kesin borç) ipoteğinde ipoteğin kurulduğu aşamada ipotekle temin edilmek istenen alacak halen mevcut ve belirli olup bu alacağa karşılık gelen tutar için ipotek tesis edilir. Bir başka deyişle, ipoteğin kurulması anında güvence altına alınmak istenen alacak, mevcut ve miktar itibariyle belirli ise, bu miktar tapu kütüğüne tescil edilir. Bu durumda, ana para (kesin borç, karz) ipoteği söz konusu olur....
İcra Dairesinin 2020/438 Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığını, takibe konu ipoteğin üst sınır ipoteği niteliğinde olduğunu, kesin bir borç ikrarını içermediğinden, ilamlı takip yapılamayacağını, müvekkiline ödeme emri gönderilebileceğini, davalı lehine tesis edilen ipoteğin taraflar arasında süregelen ticaretin teminatını teşkil etmek üzere tesis edildiğini belirterek, icra takibinin ve icra emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının usule ilişkin itirazlarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, ipotek takibinin dayanağı resmi senet içeriğine göre, kayıtsız şartsız kesin bir borç ikrarının mevcut olduğunu, davacının ipoteğin üst sınır ipoteği olduğuna dair iddialarının asılsız olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davanın reddine karar verilmiştir....