ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2021/298 Esas KARAR NO:2023/596 DAVA:İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ: 28/04/2021 KARAR TARİHİ:06/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı bankadan kredi kullanan ------kefili olduğunun iddia edildiğini, kefalette TBK nun 583.madesindeki yasal unsurlarının oluşmadığı,---- istinaden müvekkile ait gayrimenkulün ------ bulunan taşınmazı üzerine davalı banka lehine 1.200.000 TL tutarında ----- y.sayı ile ipotek tesisi edildiğini, sözkonusu ipotekli taşınmazın paraya çevrilmesi için ------ dosyasında satılmasına karar verildiği, hukuken geçersiz kefalet sözleşmesine dayalı satışın telafisi imkansız zararlar doğuracağını belirterek ipoteğin fekkine,icra takibinin durdurulmasına ve müvekkilin borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesi iddia ve talep edilmiştir....
Takip dayanağı; Düziçi Tapu Müdürlüğü’nün 09.08.2016 tarih 3569 yevmiye nolu ipotek akit tablosu incelendiğinde; davalı lehine 400.000,00 TL bedel mukabilinde, 2. derecede, aylık %30 faizli ve fekki alacaklı tarafından bildirilinceye kadar müddetle ipotek tesis edilmiş olduğu ve ipoteğin kesin borç ipoteği (karz ipoteği) olduğu anlaşılmıştır. İpotek akit tablosundaki “fekki bildirilinceye kadar süre ile” açıklaması ise muacceliyet koşulu olmayıp, ipoteğin süresiz olarak yapıldığını göstermektedir. Kural olarak alacağın muacceliyetinin, bir ihbarın yapılmasına bağlı olduğu durumlarda, alacaklının hem asıl borçluya hem de borçtan kişisel olarak sorumlu olmayan ipotekli taşınmaz malikine, muacceliyet ihbarında bulunmadan icra takibi yapması mümkün değildir. (M.K. 802 md., TMK. 887 md.) Zira, Borçlar Kanunu'nun 117/2. maddesinde yer alan borcun ifa edileceği gün (vade tarihi) sözleşmede yer almamıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili müvekkilinin sahip olduğu taşınmazın eski maliki olan Metin Kaygılaroğlu'nun taşınmaz mülkiyetini devrettiği tarih itibariyle davalı bankaya borcunun bulunmadığını, davalı bankanın taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırmayarak ve eski malikin satış tarihinden sonraki kredi borçlarından dolayı müvekkilini sorumlu tutarak mağduriyetine neden olduğu iddiasıyla dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
HD Tarih: 18.12.2018 Esas: 2016/10088 Karar: 2018/9173 sayılı içtihadında (...Türk Medeni Kanununun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, anapara yanında, gecikme faizini ve icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına aldığından ana para, gecikme faizi ve varsa takip masrafları toplamı uzman bilirkişiye hesaplattırılıp bu bedel borçlulara depo ettirilmek suretiyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekir. Bu nedenle ipoteğin güncel değerinin 20.604,71TL olduğuna ve ipoteğin kaldırılmasına dair verilen karar hatalıdır). ve müstekar içtihatlarında da belirtildiği 4721 sayılı TMK'nın 875. Maddesi gereğince karz ipoteği ana para , gecikme faizi ve var ise takip giderlerini de güvence altına aldığından karz ipoteğinin uyarlanması mümkün değildir . Bu nedenle asıl davanın reddine karar verilmiştir....
Bilirkişi raporlarının alındığı, 08/06/2018 tarihli 1.bilirkişi raporunun hükme esas alındığı, bilirkişi raporunda ipotek bedeli ve işlemiş yasal faizi ilk ipotek yönünden 0,91TL (91 kuruş), 2.ipoteğin 1,10TL(1 lira 10 kuruş) olarak hesap edildiği, her iki ipotek yönünden davacının ipoteğin fekki talebinde haklı olduğu, TBK 138.maddesi kapsamında uyarlama koşullarının bulunmadığının beyan edildiği anlaşılmıştır....
Bilirkişi raporlarının alındığı, 08/06/2018 tarihli 1.bilirkişi raporunun hükme esas alındığı, bilirkişi raporunda ipotek bedeli ve işlemiş yasal faizi ilk ipotek yönünden 0,91TL (91 kuruş), 2.ipoteğin 1,10TL(1 lira 10 kuruş) olarak hesap edildiği, her iki ipotek yönünden davacının ipoteğin fekki talebinde haklı olduğu, TBK 138.maddesi kapsamında uyarlama koşullarının bulunmadığının beyan edildiği anlaşılmıştır....
Sultaşa mevki 194 Ada 1 parselde kayıtlı taşınmazın sahibi olduğunu, taşınmaz üzerinde 3 katlı evinin bulunduğunu, 1996 yılında Yenişehir Belediyesi’nin yaptığı imar uygulaması sonucunda 19/03/1996 tarih 1354 yevmiye ile Süleyman oğlu T3 lehine müvekkili Feyzullah Kılıç'ın taşınmazına 88 TL (88.000.000 eski TL) kanuni ipotek tesis edildiğini, müvekkili Feyzullah Kılıç'ın davalı T3 ile görüşerek ipoteğin güncel bedelini ödeyerek taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırmak istediğini, fakat davalının bu isteğe olumlu cevap vermediğini, ipotek tesisinden itibaren 23 seneden fazla geçtiğini, müvekkilinin ipoteğin kaldırılması için Mersin 4....
Hukuk Dairesi'nin 11/04/2017 tarih 2015/14009 esas 2017/2057 karar sayılı emsal içtihatları), davacının davalı ile arasında ipotek dışında başkaca herhangi bir hukuki ilişki de bulunmadığı dosya kapsamından anlaşılarak, davacının dava konusu taşınmazdaki ipoteğin fekki için borçlu olmadığının tespitini istediği zaten taşınmazıda davadan önce ipotekli olarak satıp devretmiş olduğundan, davacının ipoteğin fekki davasında aktif husumeti bulunmadığından davanın usulden reddine şeklinde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmıştır....
Hukuk Dairesi'nin 11/04/2017 tarih 2015/14009 esas 2017/2057 karar sayılı emsal içtihatları), davacının davalı ile arasında ipotek dışında başkaca herhangi bir hukuki ilişki de bulunmadığı dosya kapsamından anlaşılarak, davacının dava konusu taşınmazdaki ipoteğin fekki için borçlu olmadığının tespitini istediği zaten taşınmazıda davadan önce ipotekli olarak satıp devretmiş olduğundan, davacının ipoteğin fekki davasında aktif husumeti bulunmadığından davanın usulden reddine şeklinde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmıştır....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere, benimsenen asıl ve ek bilirkişi raporlarına göre, ipoteğin limit ipoteği olup, ipotek bedelinin 150.000 USD ile sınırlı olduğu, banka kredi borçlarına yönelik olarak ipotek verildiği, icra dosyasındaki taahhütler ve kapak hesabından davacının, dava tarihi itibariyle davalı bankaya borçlu olmadığı, bu nedenle ipotek borçlusunun davanın tarafları arasındaki kredi ilişkisinden dolayı herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı, davacı taşınmaz maliki olmayıp, kredi borçlusu olarak ipoteğin kaldırılmasını istemekte hukuki yararı bulunduğu, davacının asıl amacının borç bittiği halde davalı bankanın ipoteği kaldırmaya yanaşmaması sebebi ile ipoteğin kaldırılması olup, davacı vekili verdiği açıklama dilekçesiyle ipoteğin kaldırılması olarak davayı sürdürdüklerini beyan ettiği, borç ödendiğinden ipoteğin fekkine ilişkin davacı isteminin yerinde olduğu, davacının kötüniyet tazminat talebinin yasal koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne...