Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

esas sayılı dosyası ile kendi haklarında ipotek borçlusu sıfatıyla takip başlattıklarını, icra dosyasında alınan bilirkişi raporuna göre 100,00 TL asıl, 955,14 TL işlemiş faizi olmak üzere toplamda 1.055,14 TL'nin taraflarınca 21/12/2020 tarihinde icra dosyasına depo edildiğini, ipotek alacaklısına muhtıra düzenlenerek 20/03/2021 tarihinde TK. 35'e göre tebliğ edildiğini, ipotek alacaklısının muhtıraya itiraz etmediği gibi 15 günlük yasal süre içinde ipotek bedelini almaktan da imtina ettiğini ve ipoteğin çözülmesinden kaçındığını belirterek ilgili taşınmaz üzerinde tesis edilen 31/05/1977 tarih ve 4831 yevmiye numaralı ipoteğin İİK 153. maddesine göre kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Mahkemece, icra takibine konu borç ödenmeyip ipoteğin teminat fonksiyonu devam ettiğinden bahisle dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. ./.. 2009/8831 - 2009/12055 -2- Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden 18.10.2004 günlü resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak tesis edildiği görülmektedir....

    A.Ş arasında muhtelif tarihlerde düzenlenen genel kredi sözleşmeleriyle kredi tahsis edildiğini, kredinin teminatı olarak davacıya ait taşınmaz üzerinde 20.08.1987 tarihinde ipotek tesis edildiğini, kredi borçlusu şirketin kredi sözleşmelerinden kaynaklı borçlarını ödemediği sürece ipoteğin fekinin istenemeyeceğini, banka kayıtlarına göre müvekkili bankanın alacağının devam etmesi nedeniyle ipoteğin fek edilmediğini, davacı yanca müvekkilinin ipoteği kaldırmaması nedeniyle başka ipotek verilecek taşınmazı bulunmadığını, bu nedenle ihracat işlemi için ......

      Davacı vekili, müvekkiline ait taşınmazın, ortağı olduğu şirketin borçları için ipotek edildiğini, borcun ödenmesi ve bankaya bir çok kez yazılı ve sözle bildirime bulunulmasına rağmen ipoteğin fek edilmemesi nedeniyle müvekkilinin taşınmazı yeniden ipotek ettirerek kredi ve teminat mektubu alamaması nedeniyle zarara uğradığını belirterek, ipoteği haksız şekilde kaldırmayan banka ile ipoteğin kaldırılması için gerekli girişimlerde bulunmayan diğer davalının zararlarından sorumlu olduğunu ileri sürmüştür. Davalı banka vekili, ipoteğe konu borcun tam olarak ödenmemesi nedeniyle ipoteğin kaldırılmadığını, ileri sürülen zarar ile ipoteğin kaldırılmaması arasında illiyet bağı bulunmadığını savunmuştur. Diğer davalı ise ipoteğin kaldırılması için gerekli girişimlerde bulunduğunu belirtmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile dava dışı ...Ltd.Şti.arasındaki ticari ilişkinin teminatı olmak üzere dava konusu taşınmazı üzerine davalı banka lehine ipotek tesis ettiğini, söz konusu kredi borcunun 04.02.2009 tarihinde ödenip, davalıdan borcu yoktur belgesi alınmasına rağmen ipoteğin kaldırılması yönündeki taleplerinin davalı bankaca reddedildiğini, ipoteğin varlığını ve devamını gerektirecek koşulların ortadan kalktığını iddia ederek borçlu olmadıklarının tespiti ile ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden, ipoteğin kaldırılmasına ancak anaparanın, gecikme faizinin, icra takibi yapılmışsa takip giderlerinin ödenmesi halinde karar verilebilir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Ancak, borçlu anapara ipotek miktarından bir kısmını ödemiş veya depo etmişse yine de davanın reddi gerekir ise de, “çoğun içinde az da vardır” kuralı uyarınca Tapu Sicil Tüzüğünün 31/son maddesi hükmüne göre ipotek bedelinden ödenen bölümün kütüğün düşünceler sütununda gösterilmesi gerekir....

          Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delilleri toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, taraflar arasındaki sözleşme incelenmiş, davalı yüklenicinin edimlerini eksiksiz olarak ifa etmediği, bu haliyle arsa sahiplerinin güvencesi olan ve karşı tarafın edimini gerçekleşmesini güvenceye alan ipoteğin mevzuatına ve düzenlemesine aykırılık bulunmadığı, ipoteğin kaldırılması şartları oluşmadığı, davacının, kredi ödemeleri sürerken, davalı holdingin diğer davalı bankaya sorumlulukları devam ederken, protokolün kurulduğu sırada taşınmazda mevcut ipoteğin, protokolün 1nolu maddesinde sayılı sorumluluk hallerine dayanarak davalı bankadan da talep etmesinin mümkün olmayacağı protokolün "Taşınmaz üzerinde T5 A.Ş. Lehine ipotek kaydı ile alıcıya devir ve teslim edilecektir. Senetlerin tamamının vadelerinde ödenmesi sonucunda ilgili gayrimenkul üzerinde bulunan ipotek satıcı tarafından kaldırılacaktır....

          Hukuk Dairesi ESAS NO : 2015/11992 KARAR NO: 2016/807 Y A R G I T A Y İ L A M I Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 18.12.2013 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacılar vekili, dava konusu ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde dava dışı ... lehine 15.10.1985 tarihli ve 6224 yevmiye ile ipotek tesis edildiğini, o tarihlerde taşınmazın arsa olduğunu, bu arsa üzerine inşaat yapıldığını, müvekkillerinin bu binadan daire aldıklarını, bağımsız bölümler inşa edilmeden önce dava dışı alacaklılar lehine ikinci dereceden 500,00 TL'lik ipotek tesis edildiğini, inşaat yapılıp kat itrifakı kurulunca, ipoteğin müvekkileri ve diğer kat maliklerine...

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2021 NUMARASI : 2020/174 ESAS, 2021/162 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

            İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek akdinin çerçevesini tayin eden 03.09.1999 tarihli resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, “…her türlü ticari ilişkinin teminatı olarak…” denilmekle ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak tesis edildiği görülmektedir. Bu haliyle ipotek, azami meblağ (üst sınır ipoteği) ipoteğidir....

              UYAP Entegrasyonu