Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/621 Esas KARAR NO : 2022/655 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 18/09/2022 KARAR TARİHİ : 22/09/2022 Uyuşmazlığın genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ipoteğin kaldırılması talebine ilişkin olduğu anlaşılmakla; 30/11/2021 tarih ve 31675 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 25/11/2021 tarihli 1232 sayılı kararı gereğince 5411 sayılı Bankacılık Kanunundan kaynaklanan (142. maddesi hariç) uyuşmazlıklara 15/12/2021 tarihinde itibaren Ankara 6. 7. ve 8. Asliye Ticaret Mahkemeleri tarafından bakılması gerektiğinden 28.12.2021 tarihinde açılan ve mahkememize tevzi edilen dosyanın Hukuk Mahkemeleri tevzi bürosuna iadesine karar vermek gerekmiştir. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: 1-Dava dosyasının Ankara 6. 7. ve 8....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin, ticaretle iştigal eden oğlu ... lehine, davalı banka tarafından kullandırılan ticari krediye kefil olduğunu, bilahare kefalet limitinin artırıldığını, en sonunda taşınmazını ipotek verdiğini, ...'...

      Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre taleple bağlılık kuralı gereği takip tarihinde davacının toplam 43.576.96 Tl alacaklı olduğu, bu miktarın davalının kefalet limiti içinde kaldığı, aynı borç için dava dışı .'e ait taşınmaz kaydı üzerine 40.000.00 TL'lik ipotek tesis edildiği, ipotek borçlusunun bankaya ipoteğin fekki karşılığında haricen 25.000.00 TL ödemede bulunduğu, ipoteğin üst limit ipoteği olup, ipoteğin kaldırılmasının kefilin zararına olduğu ve davalı kefilin 15.000.00 TL ile sorumlu tutulması gerektiği, davacı dava dilekçesinde ipotek borçlusundan alınan 25.000.00 TL'yi düşerek dava açtıklarını bildirdiğinden davalı borçlunun toplam 40.000.00 TL'den sorumlu olmayacağı, davacının davalıdan 3.576.96 TL talep edebileceği, alacağın likit bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

        Eğer banka ipotek senedinde ayrıca kefalet akdinin de kurulmasını istiyorsa bu konuda ipotek borçlusunun aydınlatıldığını ispatlamalıdır. Zira kefalet, ipotek senedine hem amaç (ayni teminat/şahsi teminat) hem düzenlenme yeri ve en önemlisi ise sözleşmenin başlığı itibarı ile yabancı unsurdur. Bir krediye sadece ipotek teminatı veren kişiye tapu sicil müdürlüğünde düzenlenen ipotek senedi içine bir cümle kefalet kaydı eklenerek onun banka kredisine kefil yapılmak istenmesi ipoteğin tesisi amacına da aykırıdır. Böyle bir davranışın bir itibar ve güven müessesesi olan bankalar tarafından yapılmış olması hukuk düzenince kabul edilemez....

          Davalı vekili, Manavgat Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açılan davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini, resmi senetle ipotek hakkı verilmesinin eski BK ve sözleşmenin devamı sırasında yürürlüğe giren yeni TBK bakımından geçerli olmadığını, davacının talebinin yargılamayı gerektirdiğini, alacağın likit olmadığını savunarak davanın reddi ile kötü niyet tazminatı istemiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce, ipotek borçlusu ... tarafından Aytemiz A.Ş. aleyhine Manavgat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açılmış olan intifa hakkının kaldırılması, ipoteğin fekki ve kefalet sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti davasında mahkemece davacının ipoteğin fekki talebinin reddine, dava konusu kefalet sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine karar verdiği, hükmün taraflarca temyiz edildiği, Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin 2015/15270 esas ve 2016/2520 karar sayılı ilamı ile davalı ... tarafından davacı ... aleyhine İstanbul Anadolu 3....

            İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takipte, ödeme emrine itirazın icra mahkemesi kararı ile kaldırılabilmesi koşullarını gösteren bu hükümlerden anlaşılacağı üzere, alacağın dayandığı belgenin, icra mahkemesinde itirazın kaldırılmasını sağlayabilmesi için, kayıtsız şartsız para borcu ikrarını içermesi yanında, takip konusu borcun, ipotek teminatının kapsamındaki borç ilişkisinden doğduğunu da göstermesi gerekir. Aksi halde icra mahkemesinden itirazın kaldırılması istenilemez. Bu durumda, itirazın hükümden düşürülebilmesi ancak genel mahkemelerde açılacak itirazın iptali davası ile sağlanabilecektir....

              ın kefil olarak başkasına ait bir krediden dolayı kaynaklanan borcunun gerekçe gösterilerek davalı bankanın ipoteğin kaldırılmama işleminin hukuka uygun olmadığı, zira ipoteğin ...'ın çekmiş olduğu krediye ilişkin olduğu ve bu vekaletnamede de bu hususun belirtildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince, davacı tarafından ipotek tesisi hususunda dava dışı ...'a verilen vekaletnamede sadece kendi nam ve hesabına ilişkin olarak çekeceği kredi yönünden taşınmazına ipotek konulması yönünde yetki verdiği, ...'ın da bu yetkiye istinaden davacının taşınmazını teminat göstererek tarımsal kredi kullandığı ve davalı bankaya kullandığı krediden dolayı bir borcunun kalmadığı, dava dışı ...'ın kefil olarak başkasına ait bir krediden kaynaklanan borcunun ise ipoteğin teminatı kapsamında bulunmadığı,davalı tarafın yargılama aşamasında dava dışı ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.01.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil ve ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı kooperatif vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenine dayalı tapu iptali tescil ve taşınmaz kaydında bulunan ipotek şerhinin terkini istemleriyle açılmıştır. Davalılardan S.S.Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi, tapu kayıtlarının aleniyeti sebebiyle iyiniyetli olduğunu, açılan davanın reddini savunmuş, diğer davalılar savunmada bulunmamıştır. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalılardan S.S.Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi temyiz etmiştir....

                  Davalının kredi sözleşmesinde imzasının olmadığı, ancak dava dışı asıl borçlu Mehmet Atak lehine 22/06/2012 tarihinde tapuda resmi senetle ipotek verdiği taşınmaz üzerindeki ipotek şerhi mahkemece eş rızası olmadığından dolayı kaldırılmış ise de, dosyada fotokopisi mevcut ipotek senedinin ipotek resmi şartları bölümünün 3. maddesinde "İpotek veren/ler ipotek kapsamında kullandırılan kredilerden kaynaklanan borçlarının alacaklı bankaya geri ödenmesinden, müteselsilen sorumlu olduklarını, ayrıca ipotek veren/ler ipotek kapsamındaki gayrimenkullerdeki bir veya bir kısmı üzerindeki ipoteğin, fek edilmesi halinde diğer gayrimenkuller üzerindeki ipoteğin, resmi senetteki şartlarla aynen devam edeceğini, bankaca kısmi fek işlemi için ayrıca muvafakatlerinin alınmasına yer olmadığını kabul ettiğini/ettiklerini beyan ve taahhüt eder/ederler." hükmü yer almaktadır. İpotek tarihi 22/06/2012'dir. TBK'nın yürürlük tarihi olan 01/07/2012 tarihinden öncedir....

                    ın davalı banka ile akdettiği kredi sözleşmesinde kefalet amacıyla taşınmazı üzaerinde banka lehine teminat ipoteği tesis edildiğini, kredi sözleşmesinden kaynaklanan borç, borçlu tarafından ödenmesine rağmen taşınmazı üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığını, bunun üzerine ipoteğin fekki için davalı bankaya 17.04.2013 tarihinde ihtarname keşide ettiğini, davalının gönderdiği cevapta; ''ipotek resmi senedinin 1.maddesi gereğince doğmuş ya da doğacak her türlü borcun teminatı olarak verildiği gerekçesiyle ilgilisinin başka borçlarından kaynaklanan riskleri kapanmadığından'' talebinin reddedildiğinin bildirildiğini, teminat ipoteğinin, tesis edildiği tarihteki kredi sözleşmesine istinaden tesis edildiğinden imza ve onayı alınmadan başka borçlandırıcı işlemlerin teminatı için kullanılamayacağını, taşınmazını satmak istediğini ancak üzerinde ipotek olduğu için satamadığını ve bu nedenle alıcıya cezai şart ödemek zorunda kaldığını, taşınmazı satamadığı için kendi ihtiyaçlarını da karşılayamadığını...

                      UYAP Entegrasyonu