ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/582 Esas KARAR NO : 2021/981 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 27/10/2017 KARAR TARİHİ : 11/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı asil İzmir ... Aile Mahkemesine verdiği 27/10/2017 tarihli dava dilekçesinde ; davalı eşinin mali müşavir olduğunu ve ... Bankası ... Şubesi ile çalıştığını, daha önce ... Bankası İzmir Şubesinde 1. derece ipotek karşılığı konut edindirme kredisi kullandığını ve hala taksitlerini ödemeye devam ettiğini, eşinin ticari kredilerine destek olmak adına eşi lehine kullandırılacak krediler için aynı konutu 2.derece ......
Dava konusu ipotek senedinin 5. maddesinde "tesis edilen ipoteğe ilaveten, ipotek tutarı kadar müteselsil kefil sıfatıyla da ayrıca sorumlu olmayı kabul ediyorum." denmiş ise de; davacı hakkında davalı banka tarafından başlatılan icra takibi ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi olup, dayanağı da ipotek belgesi ve resmi senettir. Davalı vekilinin de kabul ettiği şekilde davacı hakkında genel kredi sözleşmesine kefil olmasından dolayı yani kefaletinden dolayı başlatılmış bir icra takibi söz konusu değildir. Durum bu olunca ipotek ve kefaletin aynı kurumlar olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği önem taşıyan bir konudur. Kefalet TBK’nın 584 ve devamı maddelerinde düzenlenmekle birlikte, ipotek MK’nın 881 ve devam eden maddelerinde düzenlenmiştir. MK’da ipoteğe kefalet hükümlerinin uygulanacağına ilişkin bir atıfa ve düzenlemeye yer verilmemiştir. Dolayısıyla; ipoteğin kaldırılması koşulları MK hükümlerine göre tartışılacaktır....
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediklerini, ipoteğin kaldırılması istenilen taşınmazın, bankanın Aydınlıkevler Şubesine borçlu Petek 1 inş... Ltd....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2021 NUMARASI : 2020/174 ESAS, 2021/162 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....
ada 9 parsel üzerindeki ipoteğin fekki gerektiğini, ihtarname kendisine tebliğ edilmediği için faiz istenemeyeceğini, sözleşmede kefalet sınırı 3.000,00 TL gözüktüğü için ancak bu miktar üzerinden adına takip yapılabileceğini ileri sürerek davalı bankaya borcunun bulunmadığının tespitine, ipoteğin fekkine, % 20 kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava dışı ... 'nın doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak iki ayrı tarihte taşınmazını toplam 57.240,00 TL bedelle ipotek ettirdiğini, asıl borçlunun davalı Bankaya yaklaşık 105.000,00 TL borcu olduğunu, sözleşmelerdeki kefaletin ve limitlerini işbu ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takiple ilgisinin ve öneminin bulunmadığını, davacı kefil olmasa bile aynı tutarda ipotek takibinden sorumlu olduğunu, dayanaksız davanın reddi gerektiğini savunarak % 20 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir....
Kurumu raporunun esas alınarak hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, somut olayda ipoteğin asıl borçlu dava dışı şirketin davalı bankadan kullandığı tüm kredilerden kaynaklanan borcun ipotek limiti dahilinde teminatı olduğu, davacının ipotek tesis edilen tarihte fiil ehliyetinin bulunması halinde, kullandırılan kredilerde kefaletinin bulunup bulunmaması gözetilmeden davalı bankanın dava tarihinde dava dışı şirketten kullandırılan krediler nedeniyle alacaklı olduğu miktar tespit edilerek hüküm kurulması gerekirken, davacının kefaletinin bulunmadığı 23.03.2007 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan davalı banka alacağı hesaplamaya dahil edilmeden sadece davacının kefaletinin bulunduğu 17.01.2008 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan davalı alacağının tespitine ilişkin 26.05.2014 tarihli hesap bilirkişi raporunun hükme esas alınması da bozmayı gerektirmiştir....
Derece ipotek tesis edildiğini, bahsi geçen ipoteğin tesisi esnasında tapuda aile konutu şerhi bulunmadığını, zira ortada bir konut da bulunmadığını, lehe ipotek tesis edilen taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu, dava konusu kefalet sözleşmesinde , sözleşmenin esaslı noktalarının şekil şartına tabi olmasını zorunlu kılınmasının amacı, kefili düşünmeden hareket etmekten sonunu hesaplamadığı hareketlerden korumak olduğunu, müvekkili borca karşılık kefillerle sözleşme yaptığını ve borca karşılık müvekkili lehine taşınmaza ipotek konulduğunu, ... ' un borcuna karşılık kefil olan, taşınmazı için ipotek veren, kefil beyanı ve tapuya güven ilkesi gereğince arsa niteliğindeki taşınmaza ipotek konulan işbu durumda alacağını tahsil edemeyen müvekkilini müşkil durumda bıraktığını, lehe ipotek tesis ederken üzerine kayıtlı taşınmazın niteliği bilebilecek olan da , kefalet taahhütnamesini okuyup anlayarak, kendi iradesi ile imzalayan da kefilin kendisi olduğunu, borca karşı kefalet sözleşmesi imzalayan...
Davalı banka vekili, davacının da onayı alınarak ipotek limitinin 55.000 TL'den 85.000 TL'ye çıkarıldığını, davacının dava dışı ... bankaya karşı doğmuş ve doğacak asıl borçlu veya kefil olarak imzaladığı kredi sözleşmelerinden kaynaklanan borçlarının tamamı için taşınmazı üzerinde banka lehine ipotek tesis edilmesine izin verdiğini, dava dışı Murat Sezen'in halen bankaya karşı kefalet sözleşmelerinden kaynaklanan borçları bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava; davalının ipotek borçlusu olarak yer aldığı genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili talebi ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ... 10.İcra Md. ... Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminat taleplerine ilişkindir. Dava dışı ... tarafından 02/05/2019 tarihinde davacı bankadan kullanılan 1.000.000,00 TL bedelli krediye davalı .... 1.000.000,00 TL üzerinden müteselsil kefil olduğu gibi ... tarih ... yevmiye nolu ipotek resmi senedi ile borçlu ...' nın bankaya karşı asaleten ve kefaleten doğmuş/doğacak kredi borçlarının tahsilini teminen 1.200.000,00 TL bedelle ipotek tesis ettiği, ipoteğin kefil adına değil borçlu adına verildiği görülmüştür....
ne ipoteğin fekki için 20/04/2016 tarihine kadar süre verildiğini ancak bugüne kadar ipoteğin fekkinin yapılmadığını, 04/11/2019 tarihinde T5 Lara Şubesi tarafından " Ali Özsunar firasının hesaplarının kat edildiğini bu nedenle 850.000 TL'nin 3 gün içinde ödenmesi gerektiği şeklinde" ihtarname gönderildiğini, bunun üzerine davacı Fethiye 7. Noterliğinin 06/11/2019 tarihli ihtarname ile T3 Tur. İnş. Eml. Oto. Ltd. Şti'nden alınan ödemeler nedeniyle başkaca taşınmazlardaki ipotekler fek edilirken, davacı tarafndan hususi olarak bildirim yapılan ve fekki beklenen ipotek hakkında tahsilat yapılmasına rağmen ipoteğin fekkine işlem yapılmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunun belirtildiğini, İş Bankası tarafından Antalya 13....