HD'nin 2019/2 E. - 2021/2 K. sayılı kararı ile iptal edildiğini ve bu kararın Yargıtay tarafından onandığını, somut olayda İİK'nın 40. maddesinin uygulanma alanı bulunmadığını, hakem kararının iptal kararı ile ortadan kalktığını, bu durumda dosyanın yeniden hakeme gönderilmediğini ve hakemden yeni bir karar vermesinin istenmediğini, artık ortada olmayan bir hakem kararının kesinleşmesinden söz edilemeyeceğini, ihtiyati haciz kararına dayanılarak başlatılan takipteki hacizlerin hakem kararına istinaden kesinleştirildiğini, hem ihtiyati haciz kararının ve hem de hakem kararının iptal edildiğini, hacizlerin devamının mümkün kılacak bir dayanak kalmadığını, bu nedenle hacizlerin kaldırılması gerektiğini belirterek icra müdürlüğünün 14/01/2022 tarihli kararının iptaline karar verilmesini istemiştir....
Tapu Müdürlüğü vekili; dava konusu taşınmazın malikinin davacı ... olduğunu, davacı ile diğer davalı şirket arasında taşınmazını 22/04/2016 tarih ve ... yevmiye ile davalı şirket lehine ipotek ettirdiğini, davacı vekilinin davalı şirkete olan borcun ödendiğini, ancak müvekkilinin o dönemdeki hukuki bilgisizliğinden ve taşınmaz üzerinde ipotek bulunmasının fiili olarak kendisine bir zararının bulunmadığı düşüncesinden dolayı davalı şirketten ve müvekkili Tapu Müdürlüğünden taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması yönünde bir talepte bulunmadığının belirtildiğini, tapu kayıtlarının incelenmesi sonucu ipotek borçlusu davacının ipotek konusu borcu ödemiş olmasına ve davalı şirkete herhangi bir borcu bulunmuyor olmasına rağmen ipoteğin kaldırılması yönündeki talebi yerine getirilmediğinden ipotek şerhinin kaldırılmadığını iddia ettiğini, müvekkili Tapu Müdürlüklerinin, Tapu Sicil Tüzüğüne göre ipotek borçlusunun, ipotek alacaklısına olan ipotek borcunu ödeyip ödemediğini kontrol etme gibi bir...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından "... davalı borçlu adına 1.757,96 EURO nun tahsili amaçlı icra takibi başlatıldığı, alacaklı vekilinin 26/02/2021 tarihinde "Dosyanın haricen tahsil nedeniyle (haricen tahsil) kapatılmasını, (bulunan tüm hacizlerin fekki (banka tapu araç)) dosyadaki tüm hacizlerin kaldırılmasını talep ederim." şeklinde talep gönderdiği, 01.03.2021 tarihinde tekrar " dosyanın vazgeçme/feragat nedeniyle (dosyada mevcut olan 626,55 tl tahsil harcının feragat harcına mahsup edilerek) kapatılmasını talep ederim. " şeklinde talep gönderdiği, icra müdürlüğünün ilk talebi kabul ederek "dosya ve 26/02/2021 tarihli talep incelendi. dosyanın haricen tahsil nedeniyle (haricen tahsil) kapatılması talebinin kabulüne, (bulunan tüm hacizlerin fekki (banka tapu araç)) dosyadaki tüm hacizlerin kaldırılması talebinin kabulüne 492 sayılı Harçlar Kanununun 23 maddesi uyarınca alınması gerekli harcın yarısı nispetinde tahsil harcı alınması gerektiğinden gerekli...
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/811Esas sayılı dosyasında dava açıldığını ve derdest olduğunu, hatta taraflar arasında yine aynı konuya ilişkin bulunan Dikili İcra Müdürlüğü'nün 2014/311Esas sayılı dosyasındaki hacizlerin kaldırılması talebinin reddedilmesi üzerine yapılan şikayet neticesinde Dikili İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2016/78Esas 2017- 67Karar sayılı kararı ile hacizlerin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek yeniden haciz talebinde bulunulduğunu, itirazın iptali için süresinde açılmış bir dava olduğunda, ihtiyati haczin akıbeti dava sonucuna göre belirleneceğinden ihtiyati haczin geçerliliğini koruduğunu, ancak süresinde itirazın iptaline ilişkin dava açılmadığında takibin düşürülmesine karar verileceğinden ihtiyati haczin hükümsüz kalacağını, buna rağmen icra müdürlüğünce 03.08.2018 tarihli tensip zaptı ile, daha önce 23.06.2017 tarihli karar ile reddedilen talebin hiçbir gerekçe gösterilmeden ve daha önceki red kararını kaldırır merci...
Noterliğinin 22/06/2018 tarih ve 17239 yevmiye numaralı sözleşmesi ile yeni bir sözleşme aktederek bu kez 21/06/2018 tarihinde konutu teslim etmeyi taahhüt ettiğini, davalı T7 Koza taşınmaz üzerindeki haciz ve ipotekleri bahane ederek taşınmazın müvekkili adına uzun bir süre tescilden kaçındığını ve taşınmaz üzerindeki haciz ve ipotekleri kaldırmadığını, davaya konu taşınmazı ipotek ve hacizlerden ari bir şekilde müvekkili adına tescil ettiremeyen davalı T7 KozA'nın hukuki ayıbının söz konusu olduğunu ve bununla ilgili sorumluluğun davalı T7 Koza'ya ait olduğunu, açıklanan nedenlerle dava konusu taşınmazın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalıya davalıdır şerhi konulmasını, davalının borçları sebebiyle konulan ipoteğin ve hacizlerin fekkine, davalı T5 T3 tarafından konulan ipoteklerden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesine talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı T7 Koza İnşaat San. ve Tic....
B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ilişkinin 31/01/2012 tarihinde başladığını, davacının maliki bulunduğu 1680 Ada 2,4,5,6,7 parsel sayılı taşınmazlar ve davaya konu 941 Ada 1 parselde kayıtlı taşınmazın satışı konusunda teklifte bulunduğunu, 01/02/2012 tarihinde davacıya ait taşınmazların satın alınmak istendiğini, davacının kabul ettiğini, taşınmazlar üzerinde çok sayıda haciz ve ipotek bulunduğunu, iki taşınmaz için borç miktarının 600.000 TL civarında olduğunu, bunun da kesin olmadığını söylediğini ve pazarlık sonucu haciz ve ipoteklerden davalıların sorumlu olması, ipotek ve haciz kaldırma konusunda davacının hiç bir ödeme yapmaması koşulu ile 1680 adadaki parseller için 80.000 TL, 941 Ada 1 parseldeki taşınmaz için 20.000 TL olmak üzere toplamda 100.000 TL ödenmesi, ipotek ve hacizlerin kaldırılması konusunda anlaşıldığını davacının 1680 adadaki taşınmazların satışını ben yaparım 941 ada ile ilgili hiç bir şeye karışmam vekalet...
ne ihbarname göndermek suretiyle vergi, resim ve harçların yatırıldığı tüm hesaplara haciz konduğunu beyanla, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 15' inci maddesi uyarınca belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirlerinin haczedilemeyeceğini, bu hesapların Belediye’nin kamu hizmetlerini yürütmekte (KDV ve vergi ödemeleri, sigorta prim ödemeleri, eczane Haç ödemeleri, tedavi sağlık ödemeleri, hakediş ödemeleri, memur ve işçi maaş ödemeleri ile belediye gelirleri, vb.) kullanılan hesaplar olup, İcra İflas Kanununun 82/1 maddesi ve 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15. maddesi gereği haczinin mümkün olmadığını ileri sürerek hacizlerin kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu; mahkemece 6552 sayılı Yasa ile Belediye Kanunu'nda yapılan değişiklik dikkate alınarak banka hesaplarına konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır...
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/709E-2012/1068K sayılı ilamı ile kısmi kabul kararıyla müvekkili adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullerin üzerine haciz konulduğunu, davacı tarafın davadan feragat ettiğini, feragat ile birlikte açılmış olan itirazın iptali davasının 2016/627E-2021/437K sayılı 19.03.2021 tarihli kararı ile reddedildiğini ve kararın kesinleştiğini, müvekkili adına kayıtlı menkul ve gayrimenkuller üzerindeki hacizlerin kaldırılmasının talep edildiğini, icra müdürlüğünce haciz kaldırma harcının ikmali halinde işlem yapılabileceğine karar verildiğini, feragat nedeniyle ortadan kalkan ilam yok hükmünde olduğundan dolayı hacizlerin harçsız olarak kaldırılması gerektiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve açılan davanın kabulüyle icra takibinin ve hacizlerin harçsız olarak kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun talebi üzerine iflas erteleme davasında verilen tedbir kararı gereği, icra müdürlüğünce takibin durdurulduğu, ancak ihtiyati haciz kararı uyarınca tatbik edilen hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, bunun üzerine borçlu tarafından söz konusu tedbir kararı gereği, ihtiyati haciz kararı uyarınca tatbik edilen hacizlerin kaldırılması gerektiğinden bahisle şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece, tedbir kararında ihtiyati hacizlerin...
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, dava konusu taşınmaz üzerine , davalının borcu nedeniyle konulan ipoteğin ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. Bakırköy 6. Tüketici Mahkemesince, "... Davacı ile davalılar ... AŞ. ve ... AŞ. arasında her hangi bir sözleşmenin mevcut olmadığı, uyuşmazlığa konu ipoteğin davalı ... Şirketinin davalı ... AŞ. ve ... A.Ş ile yapmış oldukları kredi sözleşmesinden kaynaklı tesis edildiği, söz konusu ipoteğin haksız olduğu, kaldırılması taleplerinin yargılamayı gerektirdiği ancak ipotek alacaklısının ... A.Ş ve ... A.Ş, ipotek borçlusunun ise bir diğer davalı ......