İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf talebinde bulunan davalı T17 tarafından, davada ipoteğin fekkinin talep ediliğini, bu nedenle nispi harç alınması gerektiğini, ayrıca menfi tespit talebinin de bulunduğunu, mahkemece nispi vekalet ücreti yerine maktu vekalet ücreti verilmesinin hatalı olduğunu, ayrıca ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin bir karar verilmediğini, bu nedenle mahkemece verilen kararın hatalı olduğu, kararın kaldırılması talep edilmiş, İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından, ipotek verilen taşınmazın maliki olan Mehmet Endes'in verdiği ipoteğin teminat ipoteği olduğunu ve hazır beton karşılığı ödenmesi gereken borç miktarının çek ile ödendiğini, ayrıca daire devri yapıldığını, muris Mehmet Endes'in eşi T5 ipotek tesis edilmesine muvafakati bulunmadığını, bu nedenle ipotek işleminin geçersiz olduğunu, ayrıca ipotek konusu borcun ödendiğini, bu nedenle ipoteğin fekki gerektiğini, bilirkişi incelemesi yapılmadığını, bu nedenle...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, imar ipoteğinin fekki istemine ilişkindir. Bilindiği üzere ipotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Taraflar mevcut ipoteği iradeleriyle tapuda yapacakları işlem sonucu kaldırabilecekleri gibi bir tarafın terkine rıza göstermemesi halinde ipotek bedelinin ödenmesi koşulu ile kaldırılmasını mahkemeden de isteyebilir. Davacı vekili tarafından imar ipoteğinin fekki istemli dava, dava dilekçesinde 1,0 TL değer gösterilerek açılmış, bu miktar üzerinden peşin harç yatırılmış, keşif ve bilirkişi kurulu raporu ile taşınmazın dava tarihindeki değerin 260.596,54 TL olarak saptanmıştır....
Şti lehine konulan ipotek üzerine haciz koydurduktan sonra, ipotek borcunun kendilerine ödenmesi hususunda müvekkiline herhangi bir ihtarname göndermediğini, dosyadan da müvekkiline herhangi bir haciz ihbarnamesi de gönderilmediğini, müvekkilinin taşınmaza dair ipotek borcunu, ipotek alacaklısı ... Ticaret Sanayi Limited Şirketine ödediğini, müvekkilinin borcunun tamamen bitmesi nedeniyle taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması gerektiğini, herhangi bir ipotek borcunun bulunmaması sebebiyle, ipotek üzerindeki haczin de kaldırılması gerektiğini, haciz alacaklısının müvekkiline herhangi bir haciz ihbarnamesi gönderilmediğinden haczin müvekkilini bağlamaması nedeniyle haczin de kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. {}DAVALI SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalıya dava dilekçesi ekli meşruhatlı davetiye tebliğ edildiği halde cevap dilekçesi vermemiştir. Davalıya duruşma günü de tebliğ edildiği halde geçerli bir özür bildirmeksizin duruşmalara da katılmamıştır....
bulunduğunu, ihtarın içeriği muacceliyet ihbarının yapılması veya ihtarnamenin şekli ipoteğin fekki için geçerli bir neden olmadığını, kanunun ipoteğin fekki için borcun ödenmesini veya süreli olarak verilmiş ipotekler de sürenin dolmuş olmasını kabul gördüğünü, davacı tarafça da ipotek bedelinin ödendiğine dair bir dekont sunulmamış olmakla beraber, taşınmaz üzerine konulan ipoteğin de süreli olmadığını, kanunun aramakta olduğu her iki şartın da oluşmadığını davacının ipoteğin fekki talebinin yerinde olmadığını, davaya konu ipoteğe ilişkin ipotek sözleşmesinde taraflarca ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, dava dışı bir şirketin davalı bankadan kullanacağı kredilerin teminatını oluşturmak üzere müvekkili adına kayıtlı iki adet taşınmazın davalı banka lehine ipotek edildiğini, şirketin borcunu ödediğini, ancak davalı bankanın müvekkilinin ipoteklerin fekki yönündeki talebini reddettiğini belirterek 8773 yevmiye numaralı 400.000,00 TL bedelli ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, görev itirazında bulunduklarını, zira bu davaya bakmakla görevli mahkemelerin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, ayrıca davacı iddialarının haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2020 NUMARASI : 2018/918 ESAS 2020/401 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 07.07.2020 tarihli karara karşı, davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 20/01/2014 tarihli sözleşmeye dayanılarak Murat Elden’e kullandırılan 170,000,00- TL tutarındaki kredinin teminatı olarak ipotek verdiğini, ipoteğe konu borcun bittiğini, ancak müvekkiline bilgi verilmeden yeni bir kredi kullandırıldığını, asıl borçlunun 15/10/2014 tarihli krediyi ödemediğinden müvekkilinin sorumlu tutularak Konya 10....
: AV. ..., DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) İSTİNAF KARAR TARİHİ : 14.04.2021 KARARIN YAZIM TARİHİ : 08.05.2021 Konya ... ASLİYE Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 07.07.2020 tarihli karara karşı, davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 20/01/2014 tarihli sözleşmeye dayanılarak ...’e kullandırılan 170,000,00-TL tutarındaki kredinin teminatı olarak ipotek verdiğini, ipoteğe konu borcun bittiğini, ancak müvekkiline bilgi verilmeden yeni bir kredi kullandırıldığını, asıl borçlunun 15/10/2014 tarihli krediyi ödemediğinden müvekkilinin sorumlu tutularak Konya ... İcra Müdürlüğü'nün ......
İİK'nın 153.maddesi gereğince, icra dairesi ipotek alacaklısına 15 gün içerisinde icra dairelerine gelerek parayı almasını ve ipoteği çözmesini usulüne uygun olarak tebliğ eder, alacaklı süresinde gelmediği veya gelipte kanunen makbul bir sebep ileri sürmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina ederse, icra mahkemesi ipotek kaydının terkinine karar verir düzenlemesi getirildiği, davalılara gönderilen muhtıra üzerine, muaccel olmuş alacak bulunmadığını, ipoteğin inşaat teminat ipoteği olup, inşaat teminat ipoteğinin doğası gereği yazılı bedel değil, kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği tespit edilecek tüm zarardan sorumlu olduğundan 100.000- TL'nin depolanması ile ipoteğin fekki mümkün olmadığını ileri sürerek ipoteğin fekki talebine itiraz ettiği, söz konusu itirazın İİK'nın 153.maddesinde belirlenen makbul sebep niteliğinde görüldüğü, bu haliyle ihtilafın çözümlemesinin yargılamayı gerektirmesi nedeniyle söz konusu madde kapsamında icra mahkemesinden ipoteğin fekkinin talep...
Numaralı bağımsız bölümde kaldıkları konu bağımsız bölümün davalı eş Fikri adına kayıtlı olduğu, davalı Fikri'nin kadının açık rızasını almadan vekili aracılığıyla konu taşınmazda davalı Salih lehine 400 bin TL bedelle İpotek tesis ettirdiği, taşınmazın tarafların aile konutu olduğu yapılan keşif aldırılan bilirkişi raporu, kolluk araştırma tutanağı, ve dinlenen tanık beyanları ile sabittir. Davalı Salih ipotek tesisine kadının açık muvafakat verdiğini ispat edememiştir. Bu itibarla davanın kabulü yerinde görülmüştür. Dava ipoteğin fekki istemine ilişkin olup davanın değeri ipotek miktarıdır. İlk derece mahkemesince hatalı değerlendirme ile ipotek miktarının yarısı üzerinden harç hesabı yapılması ve davacı lehine eksik ücreti vekalete hükmedilmesi davanın kısmen kabul edildiği sonucunu doğurmaz. Bu durum reddedilen kısım için davalı lehine bir hak da bahşetmez. Bu itibarla yargılama harçları HMK'nun 355. Maddesi uyarınca resen ele alınmıştır....
Davalı 10/12/2020 tarihli duruşmada; geçmişte davacıdan 250.000,00 TL. ipotek bedeli alacağının olduğunu ve bunu icra kanalıyla harice tahsil yoluyla tahsil ettiğini, davacıyla aralarında protokol yaptıklarını, bu protokol gereceğince ipotek fekki için gerekli harç ve masrafların kendisi tarafından ödenmesi gerektiğini, tapuya gerekli müracaatı yaptığını, ancak harç ödenmediği için tapuda ipoteğin fekkedilmediğini, daha sonra huzurdaki bu davanın açıldığını, davanın haksız olarak açıldığını, sadece avukatlık ücreti alabilmek için açıldığını düşündüğünü beyan ederek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Serik 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/12/2020 tarih 2019/590 E. 2020/543 K. sayılı kararı ile; davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür....