Davalılardan ... ve ... vekili, ipoteğin 08.12.1993 yılında tesis edildiğini, ipotek kurulurken saptanan bedelin dava tarihi itibariyle parasal bir önemi kalmadığından, günün koşullarına ve rayiç değerine göre saptanıp ipotek bedelinin artırılması koşuluyla davacının talebinin değerlendirilmesi gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı ..., davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, ipotek bedellerinin güncelleştirilmesi suretiyle dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalılardan ... ve ... vekili temyiz etmiştir. Davacı, 08.12.1993 tarihinde tesis edilen kanuni ipoteğin terkinini talep ettiğinden, terkin halinde ödenecek bedel davacı taşınmazına davalılara ait taşınmazdan imar parseli oluşturabilmek için kaç metrekare yer katıldı ise onun dava tarihindeki rayiç değeri belirlenerek bu bedelin depo ettirilmesinden sonra ipoteğin kaldırılmasına karar verilmelidir....
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek, tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi doğru gibi, mahkemece ödenen çekişmesiz bedel mahsup edilmek sureti ile dava dilekçesinde talep edilen miktarla bağlı kalınarak hüküm kurulduğu, taşınmaz davalı idarenin yetki ve sorumluluk alanında kaldığından husumetin davalı idareye yöneltilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ipotek bedel artırım davalarında hak düşürücü ve zamanaşımı sürelerinin uygulanamayacağı, imar uygulanmasından kaynaklanan bedele ilişkin uyuşmazlıkların 3194 sayılı İmar Kanununun 17/son maddesi gereğince 2942 sayılı...
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alınarak; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak sureti ile tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılması yasal usule uygun olduğu gibi, davanın niteliği gereği uzlaşmanın dava şartı olmadığı, 07/09/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6745 sayılı Yasanın 35. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen gecici 12. maddesi ile yapılan değişiklik ve Anayasa Mahkemesinin 16/11/2017 tarih ve 2016/195- 2017/158 sayılı kararı gereğince maktu harç ve vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine dair aşağıdaki...
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak sureti ile tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi doğru olduğu, dosyadaki bilgi ve belgelere göre taşınmazın davalı idarenin yetki ve sorumluluk alanında kaldığından davalı T11 yönünden davanın usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığı gibi husumetin doğru yöneltildiği, ipotek bedel artırım davalarında hak düşürücü ve zamanaşımı sürelerinin uygulanamayacağı, bilirkişi raporundaki maddi hatanın mahkemece verilen karar ile düzeltilmiş olduğu anlaşıldığından, taraf vekillerinin istinaf...
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi esas alınarak tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu uygulanarak dava tarihine güncellenmek suretiyle ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi doğru olduğu gibi 3194 sayılı İmar Kanununun 17/son maddesinin "Bu madddeye göre bedel takdirleri ve bu bedellere itiraz şekilleri 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun hükümlerine göre yapılır" hükmü dikkate alınarak adli yargının görevli olduğu, ipotek bedelinin artırılması davalarının hak düşürücü süreye tabi olmadığı, faiz başlangıç tarihinde bir hata bulunmadığı anlaşıldığından, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, 6487 sayılı Yasanın 22.maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa eklenen geçiçi 7.maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, ipoteğin kısmen kaldırılması davası olup, uyuşmazlık davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, aile konutu üzerinde ipotek işlemi tesis edilirken alınan açık rızanın, ipotek bedelinin artırılması işlemini de kapsayıp kapsamadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı ve 194 üncü maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi; Hukuk Genel Kurulu'nun 15.04.2015 tarihli ve 2013/2-2056 Esas, 2015/1201 Karar sayılı kararı. 3....
İpotek bedelinin artırılması davalarında esasa en etkili delil usul ve yasaya uygun olarak alınmış bilirkişi kurulu raporudur. Açıklanan nedenlerle; taraflara emsal bildirmeleri için süre verilmesi ve gerektiğinde resen emsaller getirtilerek, usulüne uygun olarak oluşturulacak bilirkişi kuruluyla yeniden keşif yapılıp, açıklanan doğrultuda bilirkişi raporu alındıktan sonra, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, geçersiz rapora göre hüküm kurulması, Doğru olmadığı gibi, 2- 07/09/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6754 sayılı Yasanın 35. Maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 12....
Bu hüküm devam eden davalarda da uygulanır. " hükmü getirilmiş olup, söz konusu yasal düzenleme açıkça "ipotek borçlusunun" kamu idareleri olması haline ilişkin olup, 2981 sayılı Kanun hükümleri uyarınca yapılan imar uygulamalarında, ipotek borçlusunun belediye, valilik gibi kamu idareleri değil, şahıslar olması halinde bedele dönüşen hissenin düzenlemeye tabi tutulmasındaki amaç kamu hizmetine tahsis olmadığından, yukarıda bahsedilen yasal düzenlemenin dava konusu somut olayda uygulanma imkanı yoktur. Dairemizin 31.10.2013 gün ve 2013/14400-17928 sayılı bozma kararının maddi hataya dayalı olarak verildiği anlaşılmakla, gerçek kişiler arasındaki ipotek bedelinin artırılması davasında 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Yasanın geçici 6.maddesinin uygulanma imkanı yoktur. Kaldıki bu Kanun Anayasa Mahkemesinin 13.03.2015 gün ve 29294 sayı Resmi Gazetede yayımlanan 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile iptal edilmiştir....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava Konusu İstem : Dava; İzmir ili, Buca ilçesi, … köyünde bulunan ve ecrimisil tahakkuk ettirildiği tarihte Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan 70.049 m² yüzölçümlü taşınmazın zeytinlik yapılmak suretiyle fuzulen işgal edildiğinden bahisle tahakkuk ettirilen ve davacı tarafından ödenen 40.340,03-TL ecrimisil bedelinin iadesi istemiyle yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır....