Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 20.08.2010 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 26.07.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, 194 ada 31 parsel sayılı taşınmaza 05.07.2001 tarihinde davalı lehine 15 yıl süre ile intifa hakkı tesis edildiğini, Rekabet Kurumunun 2002/2-2003/3 sayılı tebliğleri uyarınca Rekabet Kanunundan kaynaklanan rekabet etmeme yükümlülüğü uyarınca bu sürenin 5 yılı aşamayacağını ileri sürerek bu süreyi aşan intifa hakkının tapu kaydından terkinini istemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu Kaydındaki Şerhin Terkini K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, intifa hakkının terkini isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 02.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      İntifa hakkı, başkasına ait bir eşya, hak veya mal varlığı üzerinde belirli bir kişiye tam yararlanma imkanı sağlayan ayni bir haktır. İntifa hakkının kurulması ile üzerinde intifa hakkı bulunan şeyin çıplak mülkiyet hakkı o şeyin sahibinde kalmakla birlikte bu şeyden elde edilecek yararlar intifa hakkı sahibine ait olur. Taşınmaz üzerinde 13.02.2016 tarihinden itibaren on yıl geçerli olmak üzere 902.002,50 TL bedelle davacı ile eski malikler arasında intifa hakkına ilişkin sözleşme ilişkisi kurulduğu ve ayni hakkın tapu siciline tescil edilerek geçerlilik kazandığı anlaşılmıştır. İntifa, taşınmaza bağlı bir hak olup intifa konusu gayrimenkulün sicilin aleniliği ilkesi gereğince davalı tarafından satın alınması ile taşınmazın intifa yükü ile birlikte satın alındığı anlaşılmıştır. Taşınmazın davalı tarafından intifa yükü ile satın alınmış olması nedeniyle, intifanın terkini işlemi, yeni malikin mal varlığı değerinde artış meydana getirecektir....

        Şti, arasında akdedilen bayilik anlaşmasının 21.12.2010 tarihinde sona erdiğini, buna bağlı olarak aynı tarihte intifa hakkının da sona erdiğini, taşınmazın intifa hakkının sona erdiği tarihten sonra 29.07.2011 tarihinde satın alındığını, müvekkilinin bayilik sözleşmesine taraf olmadığı gibi, ödendiği iddia edilen intifa bedeli de müvekkil şirkete ödenmediğini, intifa hakkı dahil tüm hakların zamanaşımına uğradığını, terkine ilişkin işlemde intifa bedelinin alındığının belirtildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

        Yol Mevkii, cilt no: 248, sayfa no: 24757 parsel no:... nolu, 1.476,00 m2 yüzölçümü ile davalı şirket adına tapuya kayıtlı taşınmazın tapu kaydından, taşınmaz üzeride intifa hakkı şerhinin bulunmadığı, ipotek kayıtlarının olduğu görülmektedir. Bu durumda mahkemece, davaya konu bayilik sözleşmesinin feshedilip, feshedilmediği bir başka deyişle halen geçerliliği olup olmadığı, bu bayilikten kaynaklı olarak davacı lehine tapuda tesis edilen intifa hakkının fek edilip, edilmediği yönünün araştırılıp, tapu müdürlüğüne yazılacak müzekkere ile tapu kayıtlarının celbi ile, intifa hakkının terkin edilip edilmediği, ne zaman terkin edildiği sorulup, varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile intifa hakkının devam ettiği gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.07.2004 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 30.11.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davacıya ait 77, 78, 79 ve 80 parsellerdeki intifa hakkının terkini ve tapuda bulunan kaydın silinmesi istemi ile Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış, mahkemece dava dilekçesinde gösterilen değere göre Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş, kararı davacı vekili temyiz ettiğinden, Dairemizin 18.4.2005 tarih 2005/143-3537 sayılı ilamı ile onanarak karar kesinleşmiştir....

            Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/202 Esas ve 2011/66 Karar sayılı dosyasında açılan davanın intifanın terkin edilmemesi gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği ve kesinleştiği, davacı dava dilekçesinde intifa hakkının tapudan terkin edildiğini belirttiği, ancak Nallıhan Tapu Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında söz konusu taşınmazın üzerindeki intifa hakkının terkin edilmediği anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; intifa hakkı tapudan terkin edilmeden bakiye intifa bedeli istenilemeyeceği, davacı tarafından davalı şirket yetkililerine intifa hakkının terkini hususunda vekaletname verilmesinin yeterli olmadığı, davacının basiretli bir tacir gibi davranarak intifa hakkını tapuda terkin ettirdikten sonra dava açması gerektiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir....

              Kanuni intifa hakları hariç (TMK m. 495 v.d.) intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik arasında hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceği kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.10.2009 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini karşılık davada intifa hakkına dayalı müdahalenin önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 26.01.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve karşılık davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yapılan yargılama ve dosya içeriğine göre mahkeme kararı ve dayanılan gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 03.05.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın intifa hakkının terkini istemine ilişkin bulunmasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 04.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi. ... gibidir....

                  UYAP Entegrasyonu