Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın sükna hakkı sözleşmesinden kaynaklanmasına ve tarafların sıfatına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yüksek 13. Hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı kanunla değişik 2797 sayılı kanunun 60. maddesi uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek 1. Başkanlığa sunulmasına 22/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Bu fiili hakimiyetin, mülkiyet hakkına, sınırlı aynî hakka, (intifa, sükna, irtifak gibi) veya kişisel bir hakka (kiracılık, ortaklık gibi) dayanması gerekmektedir. O halde bir kimsenin komşu sıfatıyla bir dava açabilmesi için, ayni veya şahsi bir hakka dayanması, başka bir anlatımla komşuluk sıfatıyla zarar görmesi gerekmektedir. Taşınmazda doğrudan fiili bir hakimiyeti bulunmayan kişiler, mülkiyet hakkının zarar verici şekilde kullanıldığını iddia ediyorlarsa, TMK’nın 730, 737. maddelerine göre değil, kamu hukukuna ilişkin öteki kanunlara göre dava açmaları gerekmektedir. Somut olayda; Davacı tarafından malik sıfatıyla komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi istemiyle dava açılmış ise de ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/58-223 sayılı dosyasında davacı şirketin otelinin bulunduğu 271 ada 6 parsel nolu taşınmazın Bahri Şanlı adına olan tapu kaydının iptali ile dava dışı ... Turizm Tic....

      İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı T3 vekili istinaf dilekçesi ile; Yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı T1 iş bu davayı açmadan yaklaşık 2 ay evvel ortaklığın giderilmesi talep edilen taşınmaz üzerinde dahili davalı T5 lehine intifa hakkı kurduğunu, davacının payı üzerinde tesis ettiği intifa hakkı tesisine ilişkin müvekkiline herhangi bir bildirim yapılmadığını, müvekkilinin bu durumdan ancak dava devam ederken haberdar olduğunu, TMK m.700 kapsamında müvekkiline intifa hakkı tesisine ilişkin olarak ihbar veya bildirim yapılmadığı gibi, intifa hakkı tesisinden 2 ay gibi kısa bir süre sonra da huzurdaki davanın açıldığını, davacı tarafın dahili davalı lehine kurmuş olduğu intifa hakkının potansiyel bir satış işleminde meydana getireceği olumsuzluklar, intifa hakkının tesisine ilişkin bildirimin gerçekleştirilmemesi, aynı zamanda intifa hakkı tesisi işleminden 2 ay gibi kısa bir süre sonra dava açılmasından da anlaşılacağı gibi davacı tarafın tamamen kötü niyetli...

      Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 30.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        - K A R A R - Davacı vekili, davalı şirketler ile davacı arasında davalı müflis şirkete ait taşınmaz üzerine intifa hakkı tesisi ile bayilik ilişkisi kurulmasına dair protokol imzalandığını, protokol gereği intifa süresinin 15 yıl olduğunu ve bedelin bu süre üzerinden ödendiğini ancak davalı ... Nakliyattan kaynaklanan sebeplerle intifa ilişkisinin süresinden önce sona erdiğini ayrıca davalı şirketler arasında organik ve ticari bağ bulunduğunu ileri sürerek, toplam 259.921,70 TL intifa bedelinin 21/12/2012 tarihinden itibaren fiili ödeme gününe kadar geçecek sürede değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir....

          Dosyaya getirtilen tapu kaydı içeriğinden dava konusu edilen 148 Ada 40 parsel sayılı taşınmazın tamamının intifa hakkının ...'e ait olduğu anlaşılmakla bu taşınmazın ortaklığının giderilmesi davası sonunda verilecek kararının intifa hakkı sahibinin hukukunu yakından ilgilendirdiği gözetilerek onun da yöntemince davaya katılmasının sağlanması ve böylece taraf teşkilinden sonra toplanan kanıtlar doğrultusunda hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden davaya bakılıp işin esası hakkında karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Ancak; Dava dilekçesinde "Hazine adına irtifak hakkı tesisi" istenmesine rağmen mahkemece mülkiyet kamulaştırması talep edilmiş gibi dava konusu taşınmazın "intifa hakkının Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna ait olmak üzere Maliye Hazinesi adına tesciline" şeklinde karar verilmesi doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (...) numaralı bendindeki "intifa hakkı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna ait olmak üzere Maliye Hazinesi adına tesciline" sözcüklerinin metninden çıkartılarak yerine "İrtifak hakkının Hazine adına tesisine" ibaresi yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 31.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....

              -KARAR- Davacı vekili, müvekkili şirketin intifa hakkı sahibi olduğu taşınmazdan istifade hakkını bayii davalı ... Petrol San.ve Tic.Ltd.Şti.aracılığıyla kullandığını, bu arada müvekkilinin davalı ... AŞ.ile intifalı taşınmazlar üzerinde oto LPG tesisi kurulması yönünde sözleşme imzalandığını, istasyonda otogaz satışına başlandığını,bu satışa davalılar arasında imzalanmış olan oto gaz satış sözleşme sürelerinin sona ermesine kadar izin verildiğini, sözleşmenin 2004 yılı/Eylül ayında sona erdiğini, buna rağmen otogaz tesislerini kaldırmadığını ve tabelaları da bulundurmaya devam ettiğini ileri sürerek, müdahalenin men'ine, otogaz tesisinin kal'ine ve taraflar arasındaki muarazanın giderilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                İstinaf mahkemesince bayilik ilişkisinin başlangıç tarihi intifa hakkının tesis edildiği 24.07.2007 tarihi olarak kabul edilmiş. İstinaf mahkemesince bu tarih Rekabet Kurulu'nun kararı esas alınarak belirlenmiştir. İntifa hakkı TMK'nın 795. maddesinde düzenlenmiş olup taşınmazlarda tapu kütüğüne tescil ile kurulup, ayni hak niteliğindedir. İntifa hakkı sahibine bu hakkının konusu üzerinde kullanma ve yararlanma yetkisi verir. İntifa hakkının kurulmasını sağlayan hukuki sebepte (intifa hakkı anlaşması) bu hak için bir süre gösterilmişse o sürenin bitmesi ile intifa hakkı sona erer. Taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi ise herhangi bir şekle tabi değildir. Taraflar sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilirler. 818 sayılı BK m.19. (6098 sayılı TK md. 26) Görüldüğü üzere intifa hakkı anlaşması tamamen resmi şekle bağlı taşınmazın aynına ilişkin olup sözleşmede belirtilen süre ile geçerlidir....

                  KARŞI OY Dava konusu 2376 ada 1 parsel sayılı taşınmaz maliki davacı tarafından davalılardan ...A.Ş. lehine 22.05.2007 tarihinde (15 yıllık) intifa hakkı tesis edildiği, intifa hakkı tesis edilen alanın akaryakıt istasyonu olarak kullanıldığı, 20.03.2011 tarihli protokol ile intifa hakkı sürenin 20.03.2016 tarihinde sona ereceğinin taraflarca kararlaştırıldığı, intifa hakkının 13.03.2017 tarihinde davacı tarafından tapudan terkin edildiği, davalı ...’nin diğer davalılar ile bayilik ve ariyet sözleşmeleri imzalandığı, ilgili şirketin intifa hakkı tesis edilen alanı akaryakıt istasyonu olarak fiilen kullanıldığı, sözleşme gereği bir kısım makina ve teçhizatın mülkiyetinin ...A.Ş. vekili ve Aygaz A.Ş’ye ait olduğu, davalı ......

                    UYAP Entegrasyonu