ın ise birleşen 2013/53 E. sayılı dosyada; yasal beş günlük itiraz süresinde icra mahkemesine başvurarak, takip dayanağı senedin murisleri olan annelerinin okur yazar olmaması nedeniyle noter ve şahitler huzurunda yapılması gerekmesine rağmen bu şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunu ve terekenin borca batık olduğunu belirterek borca itiraz ettikleri, mahkemece, borçluların murisi ......... imzaları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle, asıl ve birleşen dosyalar yönünden imzaya itirazın kabulüne ve takibin muteriz borçlular yönünden durdurulmasına karar verildiği, kararın alacaklıca temyizi üzerine Dairemizce onandığı anlaşılmıştır. İcra ve İflas Kanunu’nun 168/4. maddesinde kambiyo senedindeki imzaya itirazın süresi ve nasıl yapılacağı belirlenmiş olup, söz konusu maddeye göre takibe konu kambiyo senedindeki imzaya itiraz edecek borçlunun bunu açıkça dile getirmesi gerekmektedir....
İİK'nın 170/3. maddesinde, inkar edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip ikinci fıkraya göre durdurulmuşsa, borçlunun takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına ve %10'u oranında para cezasına mahkum edileceği düzenlenmiştir. İstinaf incelemesine konu dosyada, 17/01/2019 tarihli tensip tutanağının 7 nolu bendi uyarınca takibin davacı yönünden durdurulduğu, 21/01/2019 tarihli yazı ile takibin durdurulduğunun icra müdürlüğüne bildirildiği ve davalının tazminat talebinin bulunduğu anlaşıldığından, imzaya ve borca itirazın reddedilen kısmı yönünden davalı lehine tazminata hükmedilmesinde herhangi bir isabetsizlik yoktur. Takibe konu çek yönünden ise, davacının borca itirazının kabulüne karar verildiği ve davacının tazminat talebinin olduğu anlaşıldığından, anılan hüküm uyarınca borca itirazın kabul edilen kısmına ilişkin olarak davacı lehine tazminata hükmedilmemesi doğru olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde borçlunun imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece imzaya itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmüştür. Takip dayanağı bononun tanzim tarihi itibariyle uygulanması gereken TTK’nun 688/6. maddesi gereğince senette tanzim yerinin yazılı olması gereklidir. Aynı Kanunun 689/son maddesine göre ise, tanzim edildiği yer gösterilmeyen bir bononun, tanzim edenin ad ve soyadı yanında yazılı olan yerde tanzim edilmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/11/2020 NUMARASI : 2020/131 ESAS- 2020/571 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 7. İcra Müdürlüğünün 2020/3341 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, icra takibine dayanak senet üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek imzaya, borca ve icra müdürlüğünün yetkisine itirazda bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Asıl dava İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz ve birleşen dava İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz istemlerine ilişkindir. İİK'nın "Takibin Durması ve Düşmesi" başlıklı 193. maddesinin 1. ve 2. fırkalarında: "İflasın açılması, borçlu aleyhine haciz yoluyla yapılan takiplerle teminat gösterilmesine ilişkin takipleri durdurur. İflas kararının kesinleşmesi ile bu takipler düşer..." düzenlemesi yer almaktadır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, takip borçlusu Çoşan Ahmet Turizm..Ltd. Şti. hakkında, İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 06/10/2017 tarih ve 2016/557 Esas 2017/1049 Karar sayılı karar ile verilen ve 03/04/2018 tarihinde kesinleşen iflas kararının bulunduğu anlaşılmaktadır....
Somut olayda, her ne kadar davacı borçlu tarafından dava dilekçesinde ödeme emrinin 13/10/2022 tarihinde tebellüğ edildiği belirtilmişse de, takip dosyasının incelenmesinde imzaya ve borca ve ferilerine itiraz eden borçluya örnek 10 ödeme emrinin 12/10/2022 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal beş günlük süreden sonra 18/10/2022 tarihinde icra mahkemesine imzaya ve borca itirazını bildirdiği, dava dilekçesinde borçlu muhataba bizzat tebliğ edilen ödeme emri tebligatındaki imzanın borçlu tarafça inkar edilmediği görülmektedir....
Diğer taraftan İİK'nın 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi süresinde yapılan şikayet veya itiraz halinde takibin dayanağı olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olup olmadığını veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip olup olmadığı hususunu resen incelemek zorundadır. Somut durumda takip dayanağı senet metninde "bono" veya "emre muharrer senet" ibarelerinden biri yer almadığından bono niteliği taşımadığı görülmektedir. Bu durum karşısında ilk derece mahkemesince İİK'nın 170/a maddesi gereğince süresinde açılan imzaya ve borca itiraz davasında dayanak senedin bono niteliğinde olmadığının tespiti ile takibin iptali kararında HMK'nın 26. maddesine ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır....
DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkemesi kararının Dairemizce istinaf yoluyla tetkikinin istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dosya içerisindeki tüm bilgi ve belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle; icra dosyasından tarafına kefil olarak ödeme emri düzenlenerek gönderildiğini, icra takibine konu edilen senet metnini incelediğinde böyle bir borcunun olmadığını ve senet metnindeki imzanın da tarafına ait olmadığını, takibe konu senet metnindeki imzaya, borca ve ferilerine itiraz etmek için mahkemeye başvurma zorunluluğu dogduğunu, Yapilacak imza incelemesi sonucu imzanın tarafına ait olmadığının ortaya cıkacağını, itirazın imzaya olması sebebiyle takibin geçici olarak durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili tarafından, müvekkillerine murisin ölümü üzerine ödeme emri gönderildiği, ödeme emrinde beş gün içinde imza ve borca itirazda bulunulabileceği belirtildiği için imzaya itirazda bulundukları, deliller toplanmadan karar verildiği, ayrıca müvekkilleri aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin de yasaya aykırı olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip kesinleştikten sonra ölen borçlunun mirasçıları tarafından açılan imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Somut olayda alacaklı vekilinin, takipten sonra ölen borçlunun mirasçılarına takibi yönelttiği anlaşılmış olup, İİK'nın 53. maddesi gereğince mirasçılar hakkındaki takip, ilk takibin devamından ibaret bulunduğu için mirasçılara ödeme emri çıkarılmasına gerek yoktur....
Takibin şekline göre, ilamsız takipte; takibe, icra dairesinin yetkisine, takip dayanağı belgeye, borca, imzaya, faiz ve fer'ilere yönelik her türlü itiraz İİK'nın 62. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde icra dairesine yapılır. Takip dayanağı belgeler içerisinde hakkında takip yapılan borçlu şirketin sorumlu tutulmasını gerektirecek bir belgenin bulunmadığı, bu nedenle takip yapılamayacağı iddiası, ayrıca Türk Lirası üzerinden başlatılan takipte, yabancı para kurunun hatalı tarihe göre belirlendiği ve istenildiği iddiası İİK'nın 58. maddesinde yazılı kamu düzeninden olan sebeplerden olmayıp, borca itiraz niteliğindedir. Bu iddialar borca itiraz niteliğinde olduğundan itiraz üzerine duran takibin devamını sağlayacak itirazın kaldırılması ya da iptali davasında gözetilir....