Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra İflas Kanunu'nun 4. maddesi uyarınca icra dairelerinin işlemlerine yönelik şikayet ve itirazları bu dairenin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesi incelemekle yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Somut olayda, Sarayköy İcra Müdürlüğünde başlatılan ilamsız icra takibine karşı borçlu, İcra Dairesinin yetkisine, borca ve imzaya itiraz etmiştir. İİK.nun 4. maddesine göre her İcra Mahkemesi kendisine bağlı icra ve iflas dairelerinin muamelelerine yönelik itiraz ve şikayetleri incelemekle yetkili olduğundan uyuşmazlığın Sarayköy İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Sarayköy İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1452 KARAR NO : 2022/1644 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : EREĞLİ(KONYA) İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2022 NUMARASI : 2021/325 ESAS - 2022/171 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı borçlular vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilleri hakkında Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün 2018/20669 Esas sayılı dosyası kapsamında icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin 30/11/2018 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, süresi içinde borca ve ferilerine, çekteki imzaya ve yetkiye itiraz ettiklerini, Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün yetkili olmadığını, Şanlıurfa İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, bu yönden yetkiye itiraz ettiklerini, çek altındaki imzaların müvekkillerine ait olmadığını, imzalara da ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, müvekkilinin borcunun olmadığını, dosyanın yetkili olan Şanlıurfa İcra Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmesini, imzaya ve borca itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Mahkemece;Davanın T6 yönünden, davacının imzaya itiraz davasının kabulü ile, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/12630 Esas sayılı dosyasındaki takibin davacı yönünden durmasına, takibin iptaline ilişkin talebin reddine, asıl alacağın %20'si oranında kötüniyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacı T6'na verilmesine, asıl alacağın %10'u orarında para cezasının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, imzaya itiraz davası kabul edildiğinden borca itiraz hususunda karar verilmesine yer olmadığına, davanın T3 T4 T3 T5 T1 T2 T7 yönünden davacıların borca itiraz davasının kabulü ile, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/12630 Esas sayılı dosyasındaki icra takibinin davacılar yönünden durmasına, takibin iptaline ilişkin talebin reddine, yasal şartlar oluşmadığından davacıların tazminat ve para cezası taleplerinin reddine, yönelik karar verildiği anlaşılmıştır....

    Davalı Borçlu, Sözleşme bedelini vade günlerinde Davacıya ödemiş olduğundan ötürü borca itirazı tamamen kötü niyetli olacağını. Davalı Borçlu haksız ve dayanaksız olarak işbu icra takibine, borca, işlemiş faiz miktarına ve takibin tüm ferilerine itiraz ettiğini. Arz ve izah edilen ve Mahkeme tarafından resen takdir edilecek nedenlerle, esasa, usule ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere; ....İcra Dairesinin, ... E. sayılı icra dosyasına vaki tüm itirazların iptaline ve takibin kaldığı yerden devamına, İhtiyat-i Tedbir talebimizin kabulüne, Davalı Borçlunun asgari %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, tüm yargılama giderleri ile ücreti vekâletin karşı tarafa aidiyetine karar verilmesini arz ve talep etmiştir. Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak davaya cevap vermediği görülmüştür. Dava adi ortaklık adına fatura alacağının tahsili istemine ilişkindir. .... İcra Müdürlüğünün ... Esaslı dosyası dosyamız içersine getirtilmiştir....

      DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, İİK'nın 169. maddesi uyarınca borca itiraz ve İİK'nın 58, 61. maddeleri uyarınca ödeme emri ekinde takip dayanağı belgelerin gönderilmediği iddiasıyla ödeme emri tebliğ işleminin iptali şikayetidir. İlk derece mahkemesince davacı borçlunun imzaya itirazının kabulüne karar verildiğinden, borca itiraz ve şikayeti incelenmemiştir. Bu husus davalı tarafından istinaf konu edilmiş ise de, davacı borçlunun imzaya itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiğinden, artık borca itirazının ve ödeme emrinin tebliğ işleminin iptali şikayetinin incelenmemesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. İzmir 8. İcra Müdürlüğünün 2020/4864 E. sayılı dosyasından, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu ve dava dışı borçlular hakkında başlatılan kambiyo takibi olduğu, takibin dayanağını, 25/09/2019 tanzim, 10/12/2019 ve 10/01/2020 vade tarihli, düzenleme yeri İstanbul, keşidecisi İst....

      İcra Dairesinden ödeme emri ve dayanak belgeleri elden tebliğ almak suretiyle borçtan haberdar olduğunu ve 25.08.2020 tarihinde imzaya ve borca itiraz istemiyle imzaya itiraz ettiğini, davacı borçlunun itirazlarının reddi ile takibin devamına, %20den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, davacıın imza itirazının haksız ve kötüniyetli olduğunu, itirazın takip sürecini uzatarak zaman kazanmaktan ileri geldiğini, davacının ilgili takibe dayanak bonodan doğan borcunu müvekkiline ödemediğini, davacı borlçnun takibe dayanak bononun ödendiğine ilişkin soyut beyanda bulunduğunu ve bu hususta herhangi bir delil ikame edemediğini, borçlunun takibin durdurulması yönündeki itirazının reddi ile 21.08.2020 davacı borçlu yönünden takibin kesinleştiğinin tespiti ve bu doğrultuda takibin devamına, davanın tümden reddine, davacı borçlunun %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, takip konusu alacağın %10 oranında para cezasına mahkum edilmesini talep etmiştir...

      Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: davacının icra mahkemesine müracaat ile imzaya ve borca itirazda bulunduğu, mahkemece İmzaya ve borca itirazın reddine, İtiraz ile birlikte İİY’nin 170/2. maddesine göre takibin durdurulması kararı verilmediğinden, İİY’nin 170/3. maddesi gereğince borçlu aleyhine tazminat ve para cezasına hükmolunmasına yer olmadığına karar verildiği görülmektedir. Borçlunun iddiası, İİK'nun 168/5. maddesine dayalı borca itiraz niteliğindedir. Bu durumda, itiraz hakkında İİK'nun 169/a maddesinin uygulanması gerekmekte olup; anılan maddenin 6. fıkrasında borçlunun itirazının icra mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle reddi halinde takibin muvakkaten durdurulmuş olması koşuluyla alacaklının isteği üzerine borçlunun takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükme bağlanmıştır....

      DAVA Davacı borçlu vekili itiraz dilekçesinde, takip konusu senetler üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını ve borcu bulunmadığını beyanla imzaya borca ve tüm ferilere itirazla takibin iptali ile icra tazminatına ve para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. II. CEVAP Alacaklı vekili cevap dilekçesinde iddiaların yerinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, grafoloji uzmanı bilirkişi tarafından tanzim edilen 06.01.2022 havale tarihli raporda takibe konu senetteki imzaların borçlunun eli ürünü olduğu kanaatine varıldığı, raporun denetime uygun olduğu, imzaya itirazın reddi gerektiği öte yandan, davacının borçlu olmadığına dair resmi veya imzası alacaklı tarafından ikrar edilmiş bir belge sunamadığından borca itirazının da yerinde olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

        teslim alınmadığı gibi bahse konu dairenin yapılacağı iddia edilen taşınmazın hiçbir zaman davalı adına olmadığının anlaşıldığını, bu konu ile ilgili olarak Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunulacağını, bahsedilen ilişki haricinde müvekkili ile davalı arasında başka bir hukuki ilişki bulunmadığını, dolayısıyla müvekkilinin davalıya senet verme gibi bir durumun sözkonusu olmadığını, konuya ilişkin ikinci hususun ise; müvekkili aleyhine başlatılan takipteki alacak miktarı olduğunu, 141.000,00 TL bedel için takibe girişilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle öncelikle borcun tamamına, mahkeme aksi kanatte ise 131.000,00 TL bedel için borca itiraz ettiklerini belirterek, takibin geçici olarak ve devamında kesin olarak durdurulmasına, akabinde takibin iptaline, aksi halde müvekkilinin bonoda yer aldığı gibi borcu olmaması nedeniyle borcun tamamına, mahkeme aksi kanaatte ise 131.000,00 TL'lik kısmı için itiraz ettiklerinden takibin durdurulmasına ve takibin iptaline...

        UYAP Entegrasyonu