Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vekili dilekçesinde özetle; yerel mahkemece imza incelemesine esas olmak üze yeteri kadar imza örnekleri toplanmadan yapılan imza incelmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, imza incelemesinin yapılabilmesi için davacıya ait gerek incelemeye ve gerekse karşılaştırmaya esas olacak ve davaya konu çekin keşide tarihi ile keşide tarihlerinden öncesine ait imza örneklerinin toplanması gerekirken söz konusu belgelerin yeteri kadar toplanmadığını, dosyaya sunulan çek keşidecisi şirketin müdürü olan Ali Yenmiş'e ait imza sirkülerinin de imza incelemesi yapılırken dikkate alınmadığını, çıplak gözle dahi çekin üzerindeki imza ile imza sirkülerindeki imzanın aynı olduğunun görülmekte olduğunu, müvekkili bankanın davaya konu çekin çek tevdi bordrosu ile kredi borçlusu Mehmet Kütük tarafından müvekkili bankaya ciro ve teslim edildiğini, müvekkili bankanın iyi niyetli hamil olduğunu, dava konusu çekin müvekkili bankaya ciro yolu ile geçtiğinden davacı keşideci imzasının gerçek olup olmadığını bilmesinin...

Mahkemece; ispat yükünün alacaklıda olduğu göz önünde bulundurularak, alacaklıya, borçlu şirket yetkililerinin imza örneklerinin nerelerde bulunduğunu beyan etmesi (dosyada borçlunun 23/02/2015 tarihli itiraz dilekçesinde imza incelemesine esas olacak imza örneklerinin bulundukları resmi mercileri bildirdiği ve dosyada toplanmış olan borçlu şirket yetkililerine ait mukayeseye esas bir kısım belgeler de dikkate alınarak) için kesin süre verilmesi, imza örnekleri, ilgili yerlerden getirtilerek, usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılması, bilirkişi tarafından borçlunun bildirmiş olduğu imza örneklerinin rapor tanzimine yeterli görülmediğinin belirtilmesi durumunda ise, borçlu şirket yetkililerine İİK’nun 68a/5. maddesi uyarınca meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek, geldiklerinde, imza ve yazı örnekleri alınıp usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğinden mahkemece davalıya tensip 6 nolu ara kararı gereğince yasanın öngördüğü bu usule uyulmadan ispat yükü ters çevrilerek...

İİK'nun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasında ise; "İmza tatbikinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun bilirkişiye ait hükümleri ile 309. maddesinin 2., 3. ve 4. fıkraları ve 310, 311 ve 312. maddeleri hükümleri uygulanır" hükmü yer almaktadır. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 447/2. maddesinde yer alan "Mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18/6/1927 tarihli ve 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanununun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır" düzenlemesi nedeniyle uygulanması gereken aynı Kanunun 211. maddesinde ise imza incelemesinin yöntemi gösterilmiş olup, buna göre hakim bilirkişi incelemesine karar verir ise önce, mevcutsa, o tarafa ait olan karşılaştırma yapmaya elverişli yazı ve imzaları, ilgili yerlerden getirtir. Bilirkişi, bu yazı ve imzalarla, o mahkemede elde edilen yazı ve imzaları esas alarak inceleme yapar....

İcra Müdürlüğü'nün ...esas sayılı takip dosyası kapsamında takip başlatıldığını ve takibin kesinleştiğini, borçlu şirketin tüm taşınmazları ve taşınır malları üzerindeki hacizlerin meblağ ve sayısı ve geçen süreler göze alındığında borçlu şirketin borcunu ödemeyeceğinin aşikar olduğunu, borca batık olduğunun sabit olduğunu, takip şeklinin İİK md. 43 kapsamında iflas yolu ile takibe çevirerek borçlu tarafa Örnek 11 Ödeme emri gönderildiğini ve borçlu şirket vekilinin ilgili dosyada yetkiye, borca ve fer'ilerine tümü ile itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, ilama dayalı alacaklarda alacaklının genel yetki kuralı ile bağlı olmadığını, borçlunun yetkiye itirazının geçerli olmadığını, takibe konu borcun ödenmediğini, takibe itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek borçlunun haksız itirazının kaldırılmasına, haksız itiraz sebebi ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, alacağın doğum tarihinden itibaren işlemiş tüm fer'ileri birlikte borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmesine...

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; Giresun İcra Müdürlüğü'nün 2020/3188 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde takibin kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip olduğu, takibe dayanak olarak 08.07.2019 keşide tarihli 31.01.2020 vadeli 20.950,00 TL bedelli ve 08.07.2019 keşide tarihli 28.02.2020 vadeli 20.950,00 TL bedelli bono olduğu, ödeme emrinin borçlulara tebliğe çıktığı tebligatların iade geldiği anlaşılmıştır. Takibe dayanak bonolar incelendiğinde, bonoda iki imza bulunduğu ve bu imzaların, bonolarda bulunan kaşelerin dışına atıldığı görülmektedir. TTK.'nın 778. maddesi göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 678. maddesi gereğince şirket yetkilisinin şirket kaşesi dışında senet üzerine atmış olduğu imza bizatihi kendisini sorumlu kılar....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Giresun İcra Müdürlüğü'nün 2020/4361 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde takibin kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip olduğu, takibe dayanak olarak 08.07.2019 keşide tarihli 31.05.2020 vadeli 20.950,00- TL bedelli, 08.07.2019 keşide tarihli 30.04.2020 vadeli 20.950,00- TL bedelli ve 08.07.2019 keşide tarihli, 31.03.2020 vadeli 20.950,00- TL bedelli bonolar olduğu, ödeme emrinin borçlulara tebliğe çıktığı tebligatların iade geldiği anlaşılmıştır. Takibe dayanak bonolar incelendiğinde, bonolarda iki imza bulunduğu ve bu imzaların, bonolarda bulunan kaşelerin dışına atıldığı görülmektedir. TTK'nın 778. maddesi göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 678. maddesi gereğince şirket yetkilisinin şirket kaşesi dışında senet üzerine atmış olduğu imza bizatihi kendisini sorumlu kılar....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2021 NUMARASI : 2019/1145 ESAS 2021/511 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya müdericatına tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı dava dilekçesinde özetle; takibe konu senet altına şirket adına imza attığını, şahsi borçlu olarak imza atmadığını, alacaklı tarafından senet altındaki kefil kısmının sonradan doldurularak kendisinin borçlu gösterildiğini ileri sürerek alacaklıya borçlu olmadığının tespiti ile hakkında yapılan takibin iptaline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/11/2021 NUMARASI : 2019/1179 ESAS - 2021/716 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, yetki yönünden takibe itiraz ettiklerini, ayrıca takibe konu belgedeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, söyleyerek itirazlarının kabulüne, takibin durdurulmasına, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

    Senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti senet elinde olup, takibe başlayan ve imzasının borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir. (Yargıtay HGK'nın 2006/12- 259 Esas, 2006/231 Karar sayılı kararı) Somut olayda, Gaziantep 3. İcra Ceza Mahkemesinin 2018/965 Esas sayılı dosyasında Jandarma Genel Komutanlığı Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvarınca düzenlenen rapor hükme esas alınmış olup, raporda 1, 2, 3 nolu mukayeseye esas alınan belgelerdeki imza ile takibe konu çeklerdeki imzanın davacının eli ürünü olmadığı, 4 nolu mukayeseye esas belgedeki imza ile çeklerdeki imzanın davacının eli ürünü olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, raporda İzmir 30. Noterliğinin 05/10/2016 tarihli 26979 yevmiye nolu vekaletnamesindeki Şeyhdavut Şahin'e ait imza ile takibe konu çekler üzerindeki imzalar ve 4 nolu mukayeseye esas belgedeki imza arasında benzerlik bulunduğu saptanmıştır....

    Alınan bilirkişi raporunda, incelemede kullanılan araçların belirtildiği, imza örneklerinin tersim, eğim, doğrultu gibi yönlerden karşılaştırmalı ve resimli olarak değerlendirildiği, raporda takibe konu senetteki imzaların davacı/borçluya ait olmadığı yönünde kesin kanaat bildirildiği dikkate alınarak, bilirkişi raporu, taraf ve yargı denetimine uygun bulunmuş ve davalılar vekilinin rapora karşı itirazları yerinde görülmemiştir....

    UYAP Entegrasyonu