sayıldığını, takip dayanağı senede, senet altındaki imzasına ve senet içeriğine itiraz edilebileceği ilgili maddede açıkça anlaşıldığını, sahte olarak düzenlenmiş olan bonodaki kefil ve şirket yetkilisi olarak imzanın müvekkiline ait olduğunu, fakat bunun dışındaki kısım sonradan eklenilerek altında müvekkilinin imzası bulunan sayfa sahte bir şekilde bono haline getirildiğini, bononun sahte olduğunu, temerrüt söz konusu olmadığından faize de itiraz ettiklerini, faiz oranının da fahiş olduğunu ve itiraz ettiklerini, borca, faize, bono içeriğine tüm ferilere, takibe itiraz ettiklerini, HMK m. 209 vd’de düzenlenen sahtelik iddiası borca ortadan kaldıran özel bir düzenleme olup, sahtelik iddiası borca itirazın bir nevi olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir....
NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. "5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur."...
İcra Müdürlüğü'nün 2019/115682 Esas sayılı dosyası ile ilamsız haciz yoluyla takibe geçildiğini, davalının takibe, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, tarafından takibe, tüm borca faize ve faiz oranına ve ferilerine itiraz edildiğini, itirazın haksız olduğunu beyanla; itirazın iptali ile takibin devamına, itiraz edilen alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; borcun ana kısmına itiraz etmediğini, faizin fazla hesaplandığını ve faize itiraz ettiğini beyanla faizin tekrar hesaplanmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; " ... 1-Davanın kısmen kabulü ile, Davalının Kocaeli 8....
İcra Müdürlüğü’nün 2016/1553 Esas takip sayılı dosyasında davalı şirket hakkında düzenlenen ilamsız takipte 3.019,16- TL geçici iş göremezlik ödeneği ve 399,95 TL işlemiş faiz alacağı için toplam 3.428,11- TL için icra takibi yapıldığı, 17.02.2016 tarihli ödeme emri düzenlendiği, 02.03.2016 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafından süresinde borca ve işlemiş faize itiraz edildiği takibin durduğu, davalı tarafından itiraz edildiği takibin durdurulduğu, dosyada trafik uzmanı bilirkişiden alınan raporda sürücü Tuncer Köroğlu'nun’nın % 100 kusurlu olarak bildirildiği, 5510 sayılı Yasa'nın 21....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine süresinde yetkiye, borca ve faize itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, alacaklının yetki itirazının kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, Mahkemece istemin kabulüne, yetki itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra dairesine sunduğu itiraz dilekçesinde, yetkiye itirazının yanında borca ve faize de itiraz ettiği görülmektedir....
DAVA KONUSU : İMZA VE BORCA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 37. İcra müdürlüğünün 2018/4213 E. sayılı dosyasında davalı-alacaklı tarafından müvekkil şirket hakkında kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapıldığını, takibe konu edilen bono üzerindeki imzaların müvekkil şirkete ait olmadığını, takip dosyasında alacaklı görünen davalı şirkete de borcu bulunmadığını beyanla, takipte ödeme emrine, borcun tamamına, faize ve imzaya açıkça ve ayrıca süresinde itiraz edilmekle haksız takibin iptaline, davalı-alacaklının tazminat ve para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir....
Davacı vekili 14/05/2019 tarihli celsede; çekte müvekkili tarafından kendi adına atılan ön yüzdeki imza ile lehtar şirket yetkilisi olarak attığı ciro imzasının müvekkiline ait olmadığını iddia ettiklerini, her iki imza yönünden de imza incelemesi yapılmasını talep ettiğini bildirmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; çekin davacı şirket tarafından ciro edilerek müvekkiline verildiğini, diğer davacının aval veren olarak olarak çeki imzaladığını, davacının borca itirazının gerçek dışı olduğunu belirterek, davanın reddi ile davacının inkar tazminatı ve para cezasına mahkum edilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından, "...içerik ve sonuç itibari ile yeterli ve inandırıcı görülen bilirkişi raporunda, takip dayanağı çekin ön yüzünde yazılı bulunan "T.C. Davut AZAKLI AVALİMDİR" yazılarının üst kısmında atılı bulunan imza ve aynı çekin arka yüzünde basılı T1 TİC....
E-İmza Hakim ... E-İmza...
E-imza Hakim ... E-imza "iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır."...
Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur." "Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır"...