Mustafa BUYURGAN Başkan 30660 e-imza Halit ÇAVUŞ Üye 41413 e-imza Fatih KÖSEKAYA Üye 105281 e-imza Hatice DEMİRÖRS Katip 93534 e-imza...
Ortada üzerinde imza incelemesi yapılacak bir bono bulunmadığından borçlunun imzaya itirazının haklı olup olmadığının saptanmasına olanak yoktur. Dolayısı ile alacağın tahsili yargılamaya muhtaç hale gelmiştir. Burada genel hükümlere göre dava açmak ve alacağın varlığı ile miktarını kanıtlayıp hüküm altına aldırmak yükümlülüğü alacaklıya aittir. Nitekim Yargıtay HGK’nın 27.06.2001 gün ve 2001/12-545-548 sayılı kararları da aynı yöndedir”şeklindeki açıklamalar yapıldıktan sonra icra mahkemesince İİK’nın 169/a ve 170/a maddesi gözetilmek suretiyle bir karar verilmesi gerektiği vurgulanarak mahkeme kararı bozulmuştur. Bilirkişi raporuna rağmen borçlunun borca ve imzaya itirazının reddedilmesi ve menfi tespit davası açmaya zorlanması İcra ve İflas Kanunun hükümleri, hukukun genel ilkeleri ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümleri ile bağdaşmamaktadır. Yargıtay 12....
İİK.nun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasında ise; “İmza tatbikinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun bilirkişiye ait hükümleri ile 309. maddesinin 2., 3. ve 4. fıkraları ve 310, 311 ve 312. maddeleri hükümleri uygulanır.” hükmü yer almaktadır. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 447/2.maddesinde yer alan “Mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanununun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır.” düzenlemesi nedeniyle uygulanması gereken aynı kanunun 211.maddesinde ise imza incelemesinin yöntemi gösterilmiş olup, buna göre hakim bilirkişi incelemesine karar verir ise önce, mevcutsa, o tarafa ait olan karşılaştırma yapmaya elverişli yazı ve imzaları, ilgili yerlerden getirtir. Bilirkişi, bu yazı ve imzalarla, o mahkemede elde edilen yazı ve imzaları esas alarak inceleme yapar....
iptalini ve davalının icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmişlerdir....
teminatı olarak başkaca çek ve ipoteğin de bulunduğunu, müvekkili şirketin çift imza ile temsil edilmesine rağmen takip dayanağı senet üzerinde tek imza bulunduğunu ileri sürerek yetkiye ve borca itirazları ile şikayetlerinin kabulü ile takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
Ödeme emri iptal edilmekle, icra müdürlüğünce mahkeme kararına dayalı olarak davacı-borçlulara yeniden ödeme emri tebliğ edilecek olup, bu ödeme emrine karşı borçluların yeni itiraz hakkı (yetki, imza ve borca) mevcut olmakla, mahkemece bu itirazların reddine yönelik verilen karar bu açıklamalar çerçevesinde usul ve yasaya uygun olduğundan davacıların istinaf talebinin HMK 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine, dairemizce oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- İstanbul 11....
Dava İİK'nun 170. maddesi uyarınca açılmış imzaya itiraz ve İİK'nun 169/a. maddesi uyarınca açılmış borca itiraz davasıdır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, İİK'nun 168/-5 maddesine göre imzaya ve borca itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerektiğine, borçlu muris Yunus Babacan'a ödeme emri 16/01/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup, süresinde herhangi bir itirazda bulunulmamış olmasına, kesinleşen takip sırasında ölen borçlunun mirasçılarının yeniden imzaya ve borca itiraz haklarının bulunmamasına ve ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; İzmir 8....
eğer bu senet altında kendisi adına imza atılmış ise bu imzanın kendisine ait olmadığını, takip dosyasındaki senetlerde hiç imzasının olmaması, adi ortaklık olarak da imza atılmamış olması, sadece kefil sıfatıyla imza atılmış olması, dolayısıyla kambiyo vasfında olmaması nedeniyle itirazlarının kabulüne, imzaya, borca ve işlemiş ve işleyecek faiz ve faiz oranına ilişkin itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına, şikayetlerinin kabulü ile ödeme emrinin iptaline, karşı taraf aleyhine %20 den az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak; davacı tarafın takibe konu senetteki imzanın kendisine ait olduğunu bildiği halde haksız ve kötü niyetli olarak imza ve borca itiraz da bulunduğunu, mahkemece imza incelemesi neticesinde düzenlenen 31.08.2022 tarihli bilirkişi raporu ile de takibe konu senetteki imzanın davacının elinden çıktığının sabit olduğunu, haksız ve kötü niyetli hareket ederek imza ve borca itiraz da bulunan davacının alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına da mahkum edilmesi gerektiğini, mahkemece tazminat taleplerinin reddine ilişkin verilen kararın hatalı olduğunu, ayrıca imza incelemesine ilişkin masrafların taraflarınca dosyaya yatırıldığını, dava reddedildiğinden toplamda 2.278,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı müvekkiline ödenmesine karar verilmesi gerekirken bu hususta da mahkemece bir hüküm kurulmadığını belirterek kararın kaldırılmasına, talepleri doğrultusunda yeniden karar verilmesini talep etmiştir....
konusu bonodan dolayı davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını, taraflar arsında yapılan protokolle davalı yanın müvekkilini ibra ettiğini ve ve müvekkilinden herhangi bir hak ve alacağının olmadığını kabul ve beyan ettiğini, yine müvekkili hakkındaki icra dosyalarından feragat edeceğinin de kabul ve beyan ettiğini, takip konusu senetler zamanaşımına uğradığını, bu sebeple kambiyo niteliğini kaybettiğini, ayrıca talep edilen işlemiş ve işleyecek faiz oran ve miktarına da itiraz ettiklerini belirterek borca, faize, ferilerine ve takibe yapmış oldukları itirazlarının kabulüne ve Kahramanmaraş İcra Müdürlüğünün 2022/17668 e., 2022/17671 e. ve 2022/17670 e....