itiraz ettiğinden %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Trabzon İcra Müdürlüğünün 2021/27868 Esas sayılı dosyasında başlatılan takipteki bonolardaki imzaya itiraz ettiklerini, imzaların müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, bonoların vade tarihinin 01/03/2021 olduğunu, Tanju CUMUR'un keşide tarihi itibari ile şirket yetkilisi ve temsilcisi olmadığını, şirket yetkililerinin şirket adına böyle bonolar düzenlemediğini, bu sebeple borcun tamamına itiraz ettiklerini, alacaklı tarafa bono verilmediği gibi nakdi veya ticari herhangi bir ilişkide kurulmadığını, alacaklıdan mal alınmadığını ve nakit borç da alınmadığını, bu sebeplerle davalının haksız ve hukuka aykırı bir şekilde takip yapmasından dolayı %20'den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, imzaya ve borca yönelik itirazlarından ötürü takibin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2020 NUMARASI : 2019/628 2020/550 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 15....
Somut olayda, konu kararın kambiyo senetlerine özgü takipte imzaya itiraza ilişkin olduğu, davacı aleyhinde başlatılan takipte süresi içerisinde imzaya, borca ve ferilerine itiraz ettiği, çek üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını beyan ettiği, ilk derece mahkemesince itirazın kabulüne karar verildiği, yapılan incelemede davacının resmi kurumlardan alınan imza örnekleri ve mahkemenin huzurunda verdiği imza örnekleri, takibe konu çekteki imzaları ile karşılaştırılması için ATK'ya gönderilmiş, kurum tarafından çekin ön yüzündeki yazıların davacının eli ürünü olmadığı, çek üzerindeki imza ile davacının imza örnekleri arasında irtibat kurulamadığı yönünde rapor bildirildiği, ATK raporu doğrultusunda çek üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığının tespit edildiği, açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince davacının itirazların kabulüne dair verilen kararın doğru olduğu, karara esas alınan bilirkişi raporunun kesin kanaat içerdiği nedenle hüküm kurumaya elverişli ve yeniden rapor almaya...
Karşı taraf (alacaklı) vekili, alınan ihtiyati haciz kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, imza itirazının iş bu değişik iş dosyasının konusu olmadığını, imza atanın şirket yetkilisi olduğunu, buna dair imza sirkülerinin mevcut olduğunu, itiraz eden tarafından borca karşılık verilen çeşitli kambiyo senetlerinin vadesinde ödenmediğini, usulüne uygun ödeme protestosu çekildiğini, ileri tarihlerde vadesi gelecek başkaca kambiyo senetlerinin de mevcut olduğunu belirterek, itirazın reddini talep etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, ihtiyati hacze itirazın İİK'nun 265. maddesinde düzenlendiği, ihtiyati hacze itiraz edenin ileri sürdüğü hususların bu madde kapsamına girmediği, bu hususların menfi tespit davası açılmasını gerektiren sebeplerden olduğu gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati haciz kararına itiraz eden (borçlu) vekili temyiz etmiştir....
Bilirkişi, inceleme için gerekli görürse, kendi huzurunda tarafın yeniden yazı yazması veya imza atmasını mahkemeden talep edebilir. İlk derece mahkemesince bu esaslara uygun şekilde imza asıllarını içeren belgeler getirtilmiş, davacının imza örnekleri huzurda alınmış ve bilirkişi incelemesi sonucunda alınan bilirkişi raporu gerekçeli, kapsamlı ve hükme esas alınmaya elverişli olup, imzaya itirazın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati haciz talep davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacağın muaccel olmadığına ilişkin saptamanın usul ve yasaya uygun olmadığını, davalının genel kredi sözleşmesinde kefil olduğunu, hesap kat ihtarnamesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, dava konusu icra takibinde davalının ödeme emrinin tebliği üzerine borca itiraz ettiğini, borcun muaccel olduğunu, imza itirazında bulunulmasına rağmen davalının imza örneklerini vermediğini, müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğunu yaklaşık ispat ölçüleriyle ortaya koyduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, talebin kabulüne karar verilmesini istemiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Talep; İİK'nun 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz istemine ilişkindir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın beyanlarının doğru olmadığını, davacı tarafın müvekkilinden borç para aldığını ve borcunu ödememek için kötü niyetli olarak alacağı engellemek amacıyla hareket ettiğini, davacının borçlu olmadığını belge ile ispatlaması gerektiğini belirterek davacı tarafın borca itirazının reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Davacı tarafın imzaya itirazlarının değerlendirilmesi için davacının imza örneklerinin alındığı ve imzaların bulunduğu belge asılları celp edilerek yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde senet altındaki imzaların davacı Ahmet Kaynar'ın T1 olması gerekirdi) eli ürünü olduğunun tespit edildiği, raporun kesin kanaat içerdiği ve imzanın borçluya ait olduğundan imza itirazının reddine, borca itiraz ettiğini ancak borçlu olmadığına dair belge sunmadığından borca itirazın reddine ve takip durdurulmadığı gerekçesiyle davalının tazminat talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacılar aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçluların imzaya ve borca itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, davacı T3 yönünden imza itirazının kabulü ile takibin iptaline karar verildiği, davacı şirket yönünden ise borca itirazın reddine karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
ye ise 15/01/2022 tarihinde iade döndüğü ve tekrar tebligat yapılmadığı, bu haliyle borçlular tarafından İİK madde 168/5 ve 169 gereğince 5 günlük yasal süre içinde 22/02/2021 tarihinde imzaya ve borca itiraz edildiği görülmüştür....