WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, soyut ve genel bir ifade ile itiraz edildiği anlaşıldığından yeniden rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir....

Kefalet sözleşmesinin incelenmesinde; kefillerin sorumlu oldukları azami miktar, kefalet tarihi, müteselsil kefil sıfatı ile yükümlü olduklarına ilişkin el yazısı ile beyanlarının ve imzalarının alındığı, imza inkarında bulunan kefilin grafolojik incelemede imzanın kendisine ait olduğu tespit edilmiş ayrıca imza ve borca itirazdan vazgeçtiği anlaşılmıştır. Diğer kefilin kendi adına imza inkarı yoktur. Yetkilisi olduğu şirket yönünden yapılan imza inkarına karşı ilgili imzanın kendisine ait olduğunu duruşmada beyan ettiğinden ikrarı nedeni ile ------ imza inkarı ile ilgili ayrıca grafolojik inceleme yapılmamıştır....

    Davacının imzaya itirazı yönünden yapılan değerlendirmede; Davacı tarafından takibe konu senet üzerindeki imzaya itiraz edilmiş, davacı - borçlunun imza incelemesi için kurumlardan toplanan samimi imza örnekleri ile takibe dayanak yapılan senet aslı mukayeseli imza incelemesi yapılması amacıyla Jandarma Kriminal Daire Başkanlığına gönderilmiş, Jandarma Kriminal Daire Başkanlığının 23.12.2022 tarih 2022- 2354 sayılı raporunda takibe konu çekteki imzanın, davacı T1 eli ürünü olduğu bildirilmiştir. Alınan rapor karşılaştırmalı ve denetime elverişli olup mevzuata uygun bulunduğundan hükme esas alınmıştır. Takibe konu senet üzerindeki imzanın davacının eli ürünü olduğu anlaşılmış bu nedenle davacının imza itirazının yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Yukarıda açıklandığı üzere davacının borca, imzaya itirazları yerinde görülmediğinden davanın reddine karar verildiği, işbu karara karşı davacı tarafça istinaf yoluna başvurulduğu görülmüştür....

    Şirketi aleyhine 2.068.951,46-₺ teminat alacağının tahsili talebi ile 11.08.2028 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçlu vekilinin süresi içerisinde borca ve fer'ilerine itiraz ettiği, icra müdürlüğünün kararı takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. 2004 sayılı İİK'nun 155 vd. maddesi gereğince iflas yolu ile takipte borçlunun ödeme emrine itiraz etmesi üzerine açılan, borca itirazın kaldırılması ve iflas talepli davada mahkemenin öncelikle tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek davacının alacaklı davalının ise borçlu olup olmadığını maddi hukuk kurallarına göre tespit etmesi gerekir. Mahkememizce hazırlanan 12.03.2024 tarihli depo kararı davalı ... A.Ş. vekiline usulünce tebliğ edilmiş olup ... 26. İcra Müdürlüğü ...esas sayılı 21.03.2024 tarihli yazısı ile icra dosyasına borçlu ... A.Ş. tarafından ... tarihinde ... referans numaralı... tarihli ve 2.400.692,17-₺ tutarlı teminat mektubunun sunulduğunu belirtmiştir....

      e-imza Üye .... e-imza Üye .... e-imza Katip .... e-imza...

        İİK'nun 169/a-1 maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir". Somut olayda başvuru, borca itiraz niteliğinde olup, başvurunun niteliği de gözetilerek anılan madde gereğince mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinde yapılan inceleme ile sonuca gidilemez. O halde mahkemece, duruşma açılarak ve varsa tarafların gösterecekleri deliller toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinde yapılan inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2530 KARAR NO : 2022/1167 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/04/2021 NUMARASI : 2019/17 ESAS, 2021/387 KARAR DAVA KONUSU : İMZA,YETKİ VE BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 11....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23.10.2019 NUMARASI : 2019/468 ESAS - 2019/787 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında Ankara 3....

          İcra Dairesinin 2021/3292 Esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu, bilirkişi heyet raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, bunun üzerine davacı borçlu vekili tarafından mahkememize imzaya ve borca itiraz davasının açıldığı görülmüştür. Mahkememizce gerekli yazışmalar yapılarak davacı borçlunun imza örneklerinin bulunduğu belge asılları dosyaya celp edilmiş ve davacı borçlunun imza örnekleri alınarak dosya bilirkişiye tevdii edilmiştir. Bilirkişi tarafından düzenlenen raporunda senetteki imzanın davacı borçlunun eli ürünü olduğunun tespit edildiği görülmüştür. Bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, düzenlenen bilirkişi heyet raporunda senetteki imzanın davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği görülmüştür....

          Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de, Borçlu lehtar kooperatifin çift imza ile temsil edildiği, senette borçlu adına atılmış tek imzanın bulunduğu çek bedelinden borçlu kooperatifin sorumlu olmadığı iddiası İİK.nun 169/a maddesinde düzenlenen borca itiraz niteliğinde olup, İİK’nun 169/a-6. maddesi gereğince borçlunun itirazının esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde alacaklının kötü niyeti ve ağır kusuru bulunduğu takdirde % 20’ den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulabileceği öngörülmüştür. Somut olayda; Takibe dayanak senette borçlu kooperatifin kaşesi üzerinde tek imza mevcut olup, ticaret sicil kayıtlarına göre kooperatifin iki kişinin müşterek imzası ile temsile yetkili kılındığı anlaşılmıştır....

            UYAP Entegrasyonu