Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: takibe konu çek üzerindeki kaşe ve imzanın borçlu şirkete ait olduğunu, kambiyo senedi üzerinde tahrifat iddialarının borca itiraz niteliğinde olduğunu, borca itirazda ise imzaya itirazdan farklı olarak ispat yükü borca itiraz sebebini ileri süren borçluya ait olduğunu, imza incelemesinin yanında çekte tahrifat yapılıp yapılmadığının da alanında uzman bilirkişilerce incelenmesi gerektiğini, davalı alacaklı müvekkil ile davacı borçlu şirket arasına Çağsen Limited Şirketi ciranta olarak girdiğini, alacaklı müvekkil ile borçlu şirket arasında doğrudan ticari bir ilişki mevcut olmadığını, dolayısıyla alacaklı müvekkil çek üzerindeki imza ve kaşenin borçlu şirketten sadır olup olmadığını bilebilecek durumda olmadığını, bu sebeple borçlu şirketin kötüniyet tazminatı talebinin reddi gerektiğini belirterek borçlu şirketin haksız olarak imzaya itiraz etmesi sebebiyle, borçlu şirket aleyhine takip konusu miktarın %20'sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına...

Sayılı dosyasından ilamsız takip yolu ile icra takibine geçildiğini, davalının icra dosyasındaki borca haksız ve kötü niyetli bir şekilde itiraz ettiğini, icra dosyasında talep edilen tutarlar ile imzalanan sözleşmelerde kararlaştırılan şartlara ve oranlara uygun olarak doğru bir şekilde hesaplandığını, dolayısıyla dava konusu borcun tamamından davalı borçluların sorumlu olduğu, yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda bu durum ve borç miktarının ortaya çıkacağını, davalının sırf zaman kazanmak amacıyla borca ve yetkiye haksız ve kötü niyetli itiraz edildiğini, yapılan tüm itirazların iptali, takibe devam edilmesi ve davalının itiraz edilen nakdi alacaklarının %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmelerini teminen bu davayı açtıklarını, davalıların Samsun İcra Müdürlüğü'nün 2018/115121 E....

    İTİRAZ Şikayetçi borçlu itiraz dilekçesinde; takibe konu çeke ilişkin borcun ödendiğini, çekte yer alan cironun ... adına yapılmış olmasına rağmen banka ibrazı sırasında yazı ve imza hatta belki de başvurunun dahi ... tarafından yapılmamış olduğunu, bu nedenle çek arkasındaki alacaklı ...’a ait gözüken yazı ve imzasının hem ... hem oğlu yönünden incelenmesini talep ettiklerini, gerek ciro silsilesindeki sıhhati tartışılır imza, gerek başvuru sırasındaki imzanın takip alacaklısı tarafından atılmadığından bahisle alacaklının takip hakkı bulunmadığını belirterek davanın kabulü ile takibin iptalini talep etmiştir. II....

      nın, imza sirkülerinde bulunan imzalarında farklı imzalar atmak suretiyle 25.03.2006 ve 30.03.2006 tarihli 2 adet çeki katılanla yaptığı ticari alışveriş sırasında kullandığı, sanığın çekleri her zaman kullandığı imza dışında yanıltıcı bir imza atmak suretiyle ve bunları kullanmak suretiyle resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediği iddia olunan somut olayda; Sanığın suça konu çeklerle ilgili olarak hakkında yapılan icra takibinde imzaya ve borca itiraz etmemiş olması karşısında unsurları itibariyle oluşmayan resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, o yer Cumhuriyet savcısı yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 06.07.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Davacı yanın imzaya itirazı reddedildiğinden borca itirazının incelenmesine geçilmiş, davacı borca da itiraz etmiş ise de İİK.nun 169/1- a maddesi kapsamında bir belge sunmadığından borca itiraz da yerinde bulunmamıştır. Bu nedenlerle davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Mahkememizin ara kararı ile imza itirazı ciddi görülerek takibin geçici olarak durdurulmasına karar verilmiştir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/03/2021 NUMARASI : 2019/401 ESAS - 2021/355 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin adresinin Gümüşpala Mah. İskeçe Cad. Nisa Yalı Apt....

        yönünden imza incelemesi yapılmış, diğer borçlu ... yönünden ise imza incelemesi yapılmamıştır. O halde; takip konusu bonoda itiraz eden avalist ... 'ın imzası bulunduğuna göre ve bu imza, avalist ... tarafından inkar edildiğine göre söz konusu imza yönünden de inceleme yapılıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının değerlendirilmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece hükme esas alınan 15.02.2020 tarihli bilirkişi raporu HGK’nun 07.10.2009 tarih ve 2009/12- 382- 415 sayılı kararında da belirtildiği üzere; herhangi bir belgedeki imza ve yazının atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının, tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması, sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay’ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi nedenle farklı veya aynı kişinin eli ürünü...

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2021 NUMARASI : 2020/433 ESAS - 2021/637 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/06/2021 NUMARASI : 2020/291 2021/344 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Adana 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 10.06.2021 tarih 2020/291 esas 2021/344 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Adana 12. İcra Müdürlüğünün 2019/1881 E sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin 24.08.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, takibe konu 2 adet çek altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, imzaya, borca ve faiz oranına itiraz ettiklerini belirterek takibin iptaline, %20'den az olmamak üzere davalının tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu