Hemen belirtilmelidir ki; imar parsellerinin sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin, idari yargı yerinde iptal edilmiş olması halinde, imar parsellerinin tescilinin dayanaksız hale geleceği, yolsuz tescil durumuna düşeceği ve kadastral parselin mülkiyet ve geometrik yönden ihyasına karar verilmesi gerekeceği kuşkusuzdur. Somut olaya gelince; mahkemece imar uygulamasının iptal edildiği gerekçesiyle imar parselleri bakımından kadastral hak durumuna dönülmesine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermeye elverişli olduğunu söyleyebilme imkanı yoktur. Şöyle ki, çekişme konusu imar parsellerinin hangi taşınmazların imar uygulamasına alınması sonucunda oluştuğu araştırmamış, çekişme konusu alanda birden fazla imar uygulaması bulunduğu ve önceki imar uygulamasının iptal edilip edilmediği, son imar uygulamasının iptali sonucunda dönülmesi gereken mülkiyet durumu incelenmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 1419 ve 1421 parsel sayılı taşınmazlarda paydaş ve intifa hakkı sahibi iken, 3194 Sayılı Yasa’nın 18. maddesi uyarınca yapılan imar uygulaması ile oluşan taşınmazlarda kendisine pay verilmediğini, imar uygulamasının yolsuz ve sahtecilik ile yapıldığını, yok hükmünde olduğunu ileri sürerek, imar uygulamasının iptali ile oluşan parsellerde payı oranında iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Bir kısım davalılar davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya karşı bir savunma getirmemişlerdir. Mahkemece, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir. Karar, bir kısım davalılar ve davacı tarafça duruşma istekli olarak süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Davacı tarafın duruşma isteğinin değerden reddiyle, gereği görüşülüp, düşünüldü....
Ne var ki, somut olayda dava konusu taşınmazların bulunduğu bölgede ikinci bir imar uygulamasının yapıldığı, imar işleminin iptali isteğinin reddine karar verildiği, ancak sicil kayıtlarına henüz ikinci imarın yansıtılamadığı görülmektedir. O hâlde, varlığını devam ettiren 01.11.2001 tarih, 138 sayılı imar planının geçerli ve ayakta olduğu gözetilerek varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ihdasen Hazine adına kaydedilen 970 (143) parsel sayılı taşınmazın davalı ... Belediyesinin 06.08.1998 tarihli, 4372 sayılı Encümen kararı uyarınca 38 nolu imar düzenleme bölgesinde yaptığı imar uygulaması sonucu imarın 4959 ada, 1 parseline dönüştüğünü, anılan imar uygulamasının iptali için idari yargı yerinde açılan davanın süresinde açılmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, bu kez imarın 4959 ada, 1 parselini de kapsayan 37 nolu, 3. etap imar bölgesinde ...Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan 28.02.2007 tarih, 420 sayılı Encümen kararı uyarınca yapılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek tapunun iptali ile eski parselin ihyası olmadığı taktirde tazminat isteklerinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ihdasen Hazine adına kaydedilen 970 (143) parsel sayılı taşınmazın davalı ... Belediyesinin 06.08.1998 tarihli, 4372 sayılı Encümen kararı uyarınca 38 nolu imar düzenleme bölgesinde yaptığı imar uygulaması sonucu imarın 4959 ada, 1 parseline dönüştüğünü, anılan imar uygulamasının iptali için idari yargı yerinde açılan davanın süresinde açılmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, bu kez imarın 4959 ada, 1 parselini de kapsayan 37 nolu, 3. etap imar bölgesinde ... Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan 28.02.2007 tarih, 420 sayılı Encümen kararı uyarınca yapılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek tapunun iptali ile eski parselin ihyası olmadığı taktirde tazminat isteklerinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....
Davacı vekili, dava dilekçesinde, 116 ada 1 parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda yapılan imar uygulaması sonucu, taşınmazın 145 ada 2 ve 152 ada 1 sayılı imar parsellerine şuyulandırıldığını, yapılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek 145 ada 2 ve 152 ada 1 sayılı imar parsellerinin davalı adına olan tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili suretiyle 116 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, iptal edilen imar uygulaması öncesi durumuna dönülmesini istemektedir. Dava dilekçesi ve yargılama aşamasındaki davacı vekilinin beyanlarından davanın, imar uygulamasının iptali nedeniyle davacıya ait 116 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, iptal edilen imar uygulamasından önceki sınırlarına döndürülmek suretiyle eski hale ihyasının talep edildiği şüphesizdir....
O halde; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği tartışmasızdır. Somut olaya gelince; mahkemece, dava konusu taşınmazın bulunduğu alanda yapılan imar uygulamasının iptali bakımından idari yargı yerinde dava açılıp açılmadığı araştırılmamıştır. O halde öncelikle davalı ... tarafından yapılan imar uygulamasının akıbetinin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulması gerekeceği tartışmasızdır. Bu nedenle, davalı ... tarafından yapılan imar uygulamasının iptali bakımından idari yargı yerinde dava açılıp açılmadığı araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Bu nedenle davacı Hazine vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 27.04.2021 tarih, 2018/3313 Esas, 2021/3098 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına ve hükmün belirtilen değişik gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
Dava, imar uygulamasının iptalinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece; yargı yolu dava şartının bulunmadığı ve kesinleşen İdare Mahkemesi kararının kesin hüküm teşkil ettiği gerekçesiyle, davaya konu talebin imar uygulamasının iptali ile taşınmazın imar uygulaması öncesindeki yüzölçümü ile tam hisse haline getirilerek davacı adına tescili istemine ilişkin olduğu, davaya bakma görevinin idari yargıya ait olduğu, kaldı ki imar uygulamasına ilişkin olarak da Adana 2 İdare Mahkemesinin 2005/2421 Esas 2007/1363 Karar sayılı 18.05.2010 kesinleşme tarihli hükmü bulunduğu belirlenmekle 6100 sayılı HMK'nın 114/1-b-i-d ve 115 maddeleri hükmü gereğince davanın usulden reddine şeklinde karar verilmiş ise de; bu değerlendirmelerin doğru olduğu söylenemez....
DELİLLER : Tapu kaydı, Kroki, Delil listeleri, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, imar uygulamasının iptali istemine ilişkindir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun " İdari Dava Türleri ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırları" Başlıklı 2/1. Maddesinde idari dava türleri sayılmış olup bunlar (a) ve (b) bentleri altında idari işlemler hakkındaki iptal davaları ile idarenin eylemlerinden dolayı hakları muhtel olanların açabilecekleri tam yargı davaları olarak belirtilmiştir. Somut uyuşmazlıkta davacı tarafça imar uygulamasının iptali talep edilmiştir. İmar uygulamasına ilişkin işlem idari işlem olup iptaline ilişkin davanın da idari yargıda görülmesi gerekir. Dava imar uygulamasının iptali istemine ilişkin olup davacı tarafın tapu iptali ve tescil istemi bulunmamaktadır. Yerel mahkemenin kararı ve gerekçesi usul ve yasaya uygun olup doğru görülmüştür....
Mahkemece, davacı tarafından imar uygulamasının iptali istemiyle İdare Mahkemesinde dava açılmadığı, üçüncü kişi tarafından açılan dava sonucunda imar uygulamasının iptal edimesinin o davanın tarafları bakımından hüküm ifade edeceği, davacının bundan istifade etmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de temyiz incelemesi sırasında Dairemizce yapılan geri çevirme sonucunda .... Belediyesi tarafından verilen 10.07.2014 tarihli cevapta; taşınmazın bulunduğu bölgede imar uygulamasının mahkeme kararıyla iptal edilmesi üzerine yeni imar uygulamasının çalışmalarına başlandığı, iptal edilen imar uygulaması sonucunda oluşan parsellerin yolsuz duruma düşmesinden dolayı kök parsele dönüş işlemi için 05.08.2013 tarihinde ihale yapıldığını, ihaleyi alan şirkete 22.10.2013 tarihi itibariyle yer tesliminin yapıldığı bildirilmektedir....