Dava konusu ipoteğin dayanağı olan belgeler getirtilmeli, imar uygulaması ile tesis edildiği saptandığı takdirde, imar uygulamasına ilişkin Belediye Encümen Kararı, şuyulandırma cetvelleri imar uygulaması öncesine ait kadastral parsellerinin tedavüllü tapu kayıtları (geldi ve gitti kayıtları denetlenebilir biçimde kütük sayfaları) da temin edilmelidir. Dava konusu taşınmazda ipotek lehtarının ipoteğe çevrilen taşınmaz miktarının kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanması ve buna göre ipoteğe çevrilen taşınmaz miktarının dava tarihindeki rayiç bedelinin belirlenmesi ve saptanan bu ipotek bedelinin davacı tarafından depo edilmesinden sonra sonuca göre bir karar verilmesi gerekir. Yerel mahkemece yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Davalılar ile dahili davalılar, çekişme konusu yapıyı 1988 yılında miras bırakanları Ali Deveci'nin yaptığını, tecavüzün sözkonusu olmadığını, malik oldukları komşu 1130 ada 6 nolu parselin imar parseli olup, taşkınlık var ise imar uygulamasından kaynaklanmış olabileceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairece; ''......
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 19/12/2013 NUMARASI : 2013/86-2013/626 Taraflar arasındaki imar uygulamasından kaynaklanan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali, takibin devamı ve % 40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın usulden reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, imar uygulamasından kaynaklanan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali, takibin devamı ve % 40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davaya bakmanın idari yargının görevi dahilinde olduğundan görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş;hüküm;davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Ancak; 1-Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre, dava konusu taşınmaz, dava açıldığı tarih olan 3.06.2010 tarihinde kadastro parseli niteliğinde olup, dava tarihinden sonra 2.11.2010 tarihinde imar uygulaması gördüğü anlaşılmış olup, değerlendirmenin de dava tarihi itibari ile yapıldığı gözetilmeksizin, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın imar uygulaması gördüğünden bahisle de emsalden %40 oranında değerli kabul edilmesi suretiyle fazlaya karar verilmesi , 2-Fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 18.11.2013 günlü raporda dava konusu taşınmazın imar uygulamasından önceki hali olan 3381 parsel sayılı taşınmazdan geçen 2074,14 m2 lik irtifak alanının gösterildiği,3381 parsel sayılı taşınmazın ise imar uygulaması sonucu, 431 ada 4 parsel sayılı taşınmaz olduğu anlaşılmış olup, infazda tereddüt yaratmamak amacı ile taşınmazın imar uygulamasından sonraki halini ve bedeline hükmedilen irtifak alanını gösterir şekilde ,kroki düzenlenmesi için fen bilirkişiden...
Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; davacının hissedar olduğu taşınmazın 28.01.2009 tarihli Belediye Encümen kararı ile 2981 sayılı Yasanın 10/C maddesi uyarınca düzenlemeye alınarak, yasal oranda imar düzenleme ortaklık payı kesildikten sonra geri kalan hissesinin bedele dönüştürülmesi üzerine davacı tarafından çekişmesiz bedelin artırılması istemiyle iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. 13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile; 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunun Başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin "2981 sayılı Kanuna göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotek ile teminat altına alınanlar da dahil olmak üzere her türlü alacak ve bedellerinin borçlu idarelerce ödenmesine" ilişkin usulü düzenleyen 12. fıkrası, Anayasanın 2, 35 ve 36. maddelerine aykırı görülerek iptal edilmiştir....
ASLİYE HUKUK TARİHİ : 27/04/2021 NUMARASI : 2019/312 ESAS 2021/156 KARAR DAVA KONUSU : İmar Uygulamasından Doğan Bedel Arttırım KARAR : Yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün istinaf incelemesi talep edilmiş olmakla, Dairemizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin evveliyatı İstanbul İli Maltepe İlçesi Zümrütevler Mah....
Bu durumda; imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen ya da davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının arttırılması davalarında, 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. maddenin on ikinci fıkrasının uygulanması mümkün olmadığından, Davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile, Dairemizin 17.03.2014 gün ve 2013/23460- 2014/7207 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede; Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkindir. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak üstün ve eksik yönleri ile oranları belirtilmek suretiyle değer biçilmesinde ve ipotek bedelinin arttırılmasına karar verilmesi doğrudur....
Bu durumda; imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen ya da davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının arttırılması davalarında, 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. maddenin on ikinci fıkrasının uygulanması mümkün olmadığından, Davalı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile, Dairemizin 26.01.2015 gün ve 2014/19463– 2015/739 sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede; Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması istemine ilişkindir. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak üstün ve eksik yönleri ile oranları belirtilmek suretiyle değer biçilmesinde ve ipotek bedelinin arttırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/12/2018 NUMARASI : 2016/373 Esas - 2018/518 Karar DAVA KONUSU : İmar Uygulamasında Doğan İpotek Bedelinin Artırılması KARAR : Yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün istinaf incelemesi talep edilmiş olmakla, dairemizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul İli, Esenyurt İlçesi, Esenyurt Mahallesi, 1245 ada 5 parsel sayılı taşınmazda davalı idare tarafından imar uygulaması yapılmış olduğunu beyan ederek, taşınmaza takdir edilen bedelin artırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın usulden reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece davanın kabulü ile; 88.205,80- TL el atma bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idareden tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir....
konusu ipotek bedelinin ödendiğinin de ispat edilemediği anlaşıldığından davalı idare vekilinin istinaf talebinin esastan reddine dair aşağıda yazılı olduğu şekilde karar verilmesi gerekmiştir....