Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"Davacı, kanuni ipoteğin terkinini talep ettiğinden, terkin halinde ödenecek bedel, ipotek bedelinin faizi ile birlikte ulaştığı değer değil, davacının taşınmazına davalılara ait taşınmazdan imar parseli oluşturulabilmek için katılan 36 m2 yerin rayiç değeridir. Mahkemece yapılması gereken iş, bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacı parseline giden 36 m2'nin dava tarihindeki rayiç değerini hesaplatmak, bu bedeli depo ettirmek, ödenmesine karar vermekten ibarettir. Değinilen yönün gözardı edilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir." (Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 2016- 1884 Esas, 4150 Karar sayılı içtihadından alıntıdır.). "Davacı, 45065 ada 11 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, 1997 yılında yapılan ıslah imar uygulaması ile taşınmazına davalılar lehine kanuni ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, ipotek bedelinin ödenmesi suretiyle ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalılar, ipoteğin rayiç bedelinin ödenmesi gerektiğini savunmuşlardır....

İpotek lehtarlarının usulüne uygun yapılan araştırmalar sonunda belirlenmesi halinde kayyım kararının kaldırılması için davacı vekiline süre verilmeli, yargılamaya ipotek lehtarlarının huzuru ile davam edilmelidir. Kabule göre de; ipoteğin imar uygulaması sebebiyle davalının maliki olduğu taşınmazdan bir miktar yerin davacı taşınmazına ilavesi zaruretinden kaynaklandığı görülmektedir. Bu nedenle, imar uygulama cetvellerinden davalı taşınmazından kaç m2 yer alındığı tespit edilerek, kanuni ipotek bedelinin, alınan bu miktarın taşınmazın dava tarihindeki değerine göre belirlenmesi gerekir. Zira, kanuni ipotekler tarafların serbest iradeleriyle değil, Kanundan kaynaklanan bazı zorunlu durumlar sebebiyle tesis edilir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi 17.12.2019 tarih ve 2009/157 Esas, 2019/529 Karar sayılı kararında özetle; "...Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar sonucunda, tarafların iddia ve savunmaları, getirtilen tapu kayıtları, dağıtım cetvelleri, idare mahkemesi dosyası, imar durumu, mahallinde yapılan keşif, keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre davaya konu İzmir ili, Bayraklı İlçesi, Bayraklı Mahallesi, 31547 Ada, 7 parsel sayılı taşınmazın davalı üzerine tapuda tescilli olduğu, taşınmazda davacı lehine 31 m2'lik kısım için kanuni ipotek tesis edildiği, ipotek bedelinin 3.100 Eski TL olduğu, ancak taşınmazın konumu , nitelikleri ve taşınmaz üzerine konulan ipoteğin konuluş tarihi göz önünde tutulduğunda taşınmazdaki ipotek bedelinin dava tarihi itibariyle 15.500,00 TL'ye çıkartıması gerektiği kanaatine varılarak ıslah dilekçesi de göz önünde tutularak davanın kabulü ile 15.500,00 TL'nin 9.300,00 TL'sinin dava tarihinden, bakiye...

    Ancak; Birleştirilen davada depo edilen ipotek bedelinin davacılara ödenmesine ilişkin hüküm kurulmaması, Doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; 2. bendinin sonuna (depo edilen 2,80 TL ipotek bedelinin payları oranında davacılara ödenmesine) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 28.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR : İmar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacının payına takdir edilen karşılığın artırılıp,arttırılamayacağı ve arttırılabilecekse miktarına ilişkindir. BELGE VE DELİLLER : Davalı tarafça sunulan imar uygulama belgeleri ,tapu kaydı, resmi kurumlara yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılar, yapılan keşif ve sonrasında alınan bilirkişi raporu. GEREKÇE; Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alındığında; Dava, imar uygulaması sonucu bedele dönüştürülen davacı lehine tesis edilen ipotek bedelinin arttırılması istemine ilişkindir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/01/2019 NUMARASI : 2018/139 Esas - 2019/24 Karar DAVA KONUSU : İmar Uygulamasından Doğan İpotek Bedelinin Artırılması KARAR : Yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün istinaf incelemesi talep edilmiş olmakla, dairemizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul İli, Kadıköy İlçesi, Merdivenköy Mahallesi, 1175 ada 105 ve 106 parsel sayılı taşınmazların imar uygulaması nedeniyle bedele dönüştürüldüğünü, İstanbul Anadolu 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/203 esas (eski 2012/415) sayılı dosyası ile açılan ipotek bedel artırım dava dosyasında bozmadan sonra ıslah yapılamadığından fark bedelin hüküm altına alınamadığını, bu nedenlerle fark bedelin ilk dava tarihi olan 26/11/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      (Yargıtay 14.Hukuk Dairesi'nin 2016- 1884 E 4150 K) Dava, imar ipoteğinin bedelinin arttırılması davasıdır. "Davacı, 31555 ada 1 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, 1986 yılında yapılan ıslah imar uygulaması ile taşınmazına davalılar lehine kanuni ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, ipotek bedelinin ödenmesi suretiyle ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalılar, ipoteğin rayiç bedelinin ödenmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulü ile davacının taşınmazına davalılara ait taşınmazdan imar parseli oluşturabilmek için eklenen kısmın rayiç bedelinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki ipotek borçlusu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İpotek borçlusu, taşınmaz üzerindeki ipoteğin İİK'nun 153. maddesi uyarınca kaldırılması için icra müdürlüğüne başvurmuş, müdürlükçe, taleple ilgili muhtıra ipotek alacaklısına tebliğ edilmiş, ancak, ipotek alacaklısının, ipotek bedelinin dosyaya yatırılmaması nedeniyle gönderilen muhtıranın iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ipoteğin İmar Kanunu'nun 18. maddesinin uygulanmasından kaynaklandığı, bu durumda İİK'nun 153/2. maddesine göre takip yapılamayacağı gerekçesiyle ipotek alacaklısına gönderilen muhtıranın...

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.09.2021 tarihli ve 2021/93 Esas, 2021/273 Karar sayılı kararı ile; önceki karar gerekçesi yanında, davacının taşınmazı satın aldığı tarihte taşınmaz üzerinde kanuni ipotek mevcut olduğu, bir başka anlatımla davacının taşınmazı ipotekle yükümlü haliyle satın aldığı, davacı tarafından kanuni ipoteğe konu ipotek lehtarlarının (eldeki davada davalılar) imar uygulaması sonucunda taşınmazın ilk maliki olan kişinin arazisine eklenen taşınmaz parçasının bedelinin önceki malike ödendiği, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin istikrar kazanmış uygulamasına göre imar uygulaması sonrasında oluşturulmuş kanuni ipoteğin varlığı hâlinde taşınmazı ipotekle yükümlü olarak alan sonraki malikin ipotek bedelinin artırımı için açılan davada ancak ipotek bedeli kadar sorumlu tutulacağı, dava tarihine göre belirlenecek arttırılmış bedelden sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir. Direnme Kararının Temyizi 10....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imar uygulaması nedeniyle ipotek bedelinin artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- Dava, imar uygulaması nedeniyle ipotek bedelinin artırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiş ise de; Davalı idare vekili verdiği dilekçesi ile temyiz taleplerinden vazgeçtiklerini bildirmişlerdir. Vaki feragat nedeniyle davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 02/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu