Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak dinlenen davacı tanığı İlkay, kadının boşanmış olduğu eşi olan Murat Baki ile aynı evde yaşadığını beyan etmiştir. Tanık, kadının ne zamandan bu yana Murat Baki ile birlikte yaşadığını belirtmediğinden ve Dairemizce yapılan araştırmadan bu husus tespit edilemediğinden, tedbir nafakasının tanığın ifade tarihi olan 20/01/2021 tarihi itibariyle kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Zina eylemi nedeni ile kişilik hakkı saldırıya uğrayan kusursuz erkek lehine manevi tazminat takdiri isabetli ihlal edilen kişilik hakkı, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına göre tazminat miktarı makuldür. Bu itibarla tarafların manevi tazminata yönelik istinafı reddedilmiştir. Gerçekleşen olaylarda tam kusurlu olan kadın açısından yoksulluk nafakası ile tazminat koşulları kusur unsuru itibariyle oluşmadığından kadının yoksulluk nafakası ve lehine tazminata hükmedilmesine yönelik istinaf talebi reddedilmiştir. Müşterek çocuk Ali yaşı itibariyle idrak çağında bulunmaktadır....

Kurum denetmenleri tarafından davacı şirkete ait 1030258 sicil numaralı Bilici Termal Devre Mülk ve Tatil Köyü Bina İnşaatı Kaim Köyü Yıldızeli/Sivas adresinde bulunan işyerinde 16.08.2017 tarihinde yapılan denetim kapsamında düzenlenen 2225- 2226 sıra numaralı durum tespit tutanakları, 12.10.2017/ONB/097 tarih ve sayılı durum tespit raporu, hazırlanan rapor kapsamında Kurum tarafından yapılan 24.10.2017 tarih 91720419- 1030258.58 sayılı işlemin incelenmesi neticesinde; sigortalı Memiş EVREN'in işe giriş bildirgesinin suresinde verilmediğinden bahisle tesis edilen işlemin hukuka uygun olmadığı aynı sigortalı için 2017/8 döneminde ek prim tahakkukunun hukuka uygun olduğu; sigortalı Mehmet Erdoğan yönü ile 2017/8 döneminde ek prim tahakkuk ettiren Kurum işleminin yerinde olduğu; sigortalı Turan İLKAY yönü ile 2017/8 döneminde ek prim tahakkuk ettiren Kurum işleminin yerinde olduğu; sigortalı Ahmet Hamamcıoğlu yönü ile, 2016 yılı 10. ay ve 11. ay için ek prim tahakkuk ettiren Kurum işleminin...

den aldığı madde ile olay yerinden ayrıldığı sırada zabıta tarafından yakalandığı, yapılan üst aramasında esrar maddesinin ele geçirildiği, aynı gün saat 15:35 sularında temyiz incelemesi dışı sanık Mert'in suça konu adresin önüne gelerek..., Volkan ve hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet kararı kesinleşen temyiz incelemesi dışı sanık İlkay ile görüştükten sonra İlkay'dan aldığı madde ile olay yerinden ayrıldıktan sonra zabıta tarafından yakalanarak yapılan üst aramasında esrar maddesinin ele geçirildiği, yine temyiz incelemesi dışı sanıklardan ...'ın suça konu adrese saat 16:00'da gelerek sanık ... ile görüştüğü ve ellerine aldıkları madde ile olay yerinden ayrıldıktan sonra zabıta tarafından durdurularak yapılan üst aramalarında Hasan Hüseyin'den esrar maddesinin ele geçirildiği, suça konu Cedit Mah. Şeyh Akif Cad. Bila no sayılı adrese arama kararı ile gelen zabıtaya kapıyı...'...

    Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline ilişkin Urla Kadastro Mahkemesinin 26.07.2010 gün ve 2010/46 - 47 sayılı kararı davalılardan Halil İlhan İlkay tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 03.04.2012 gün ve 2012/3489-5026 sayılı kararıyla; “Çekişmeli taşınmazın yörede 1983 yılında yapılan arazi kadastrosu sırasında belgesizden zeytinlik niteliği ile ... adına tespit edildiği, Hazinenin devletin hüküm ve tasarrufu altında kalan yerlerden olduğu iddiasıyla kadastro tespitine yaptığı itiraz üzerine Urla Kadastro Mahkemesinin 1994/122 - 126 sayılı kararı ile dava reddedilerek taşınmazın tespit gibi tesciline karar verildiği, belirtilen dosyada, Yargıtay 20....

      Davacı tanığı Şakir Sanık'ın; 2013 yılı Şubat ayında çalışmaya başladığı, 2015 yılının 10 ya da 11.ayında işten ayrıldığını, davacının işe girdiğinde çalıştığını, kendisi işten ayrılmadan 2 ay önce çıkarıldığını beyan ettiği, tanığın sigortalılık kaydının bulunmadığı, Davacı tanığı Mete Kablantepe'nin; Davacıyı 2011 yılından beri tanıdığını, 5 yıl önce Harbiye Orduevi'nde garsonluk yaptığını, davacıyla birlikte Harbiye Orduevi'nde birlikte çalıştıklarını, davacının fabrikadan gelme müdür olarak çalıştığını beyan ettiği, tanığın 02.10.2011- 13.09.2012 arası bildiriminin yapıldığı, Davacı tanığı Cemali Desli'nin; Harbiye Orduevinde sivil personel-elektrik teknisyeni olarak 1999 yılından beri çalıştığını, davacının 2011- 2015 tarihleri arası pastane kısmında pastane müdürü olarak çalıştığını, ihale usulü pastaneyi işleten davalı şirkette çalıştığını beyan ettiği, Davacı tanığı İlkay Eraydın'ın; Davacının işyerinin karşısında bulunan Telsiz Taksi durağında çalıştığını, davacının 2011- 2013...

      Mahkemece, senetler üzerinde davacı şirket adına atılı imzalara yönelik Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden alınan 15/01/2018 tarih, 2018/56597 numaralı rapor uyarınca, takibe konu senetler üzerinde davacı şirkete atfen atılı imzaların Erden Başar ve İlkay AVCU'nun mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibatın bulunmadığı belirlenmiştir. Bu halde, imza incelemesine yönelik raporun taraf ve yargı denetimine elverişli olması sebebiyle hükme esas alınması için yeterli görülmesi, takibe konu senetler üzerindeki imzaların davacı şirket yetkililerine ait olmaması karşısında davanın kabulüne karar verilmesi gerekmiştir. 2004 sayılı İİK'nın 72/5 maddesi uyarınca davalı takipte haksız ise de; davalı, takibe konu senetlerde lehtar cirosu sonrası hamil olduğundan takipte kötü niyetli olarak kabul edilemeyeceğinden davacının kötü niyet tazminatı talebinin yasal koşulları gerçekleşmediğinden reddi gerekmiştir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri: Davalı tarafından müvekkiline isnat edilen ve feshe sebep gösterilen müvekkilinin 3. kişileri şirket aracında taşıdığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, tanıklardan Halil Ebcin ve İlkay Çiftçi'nin çalıştıkları dönemde böyle bir olay olmadığını beyan ettiklerini, davalı tanığı Serkan Yılmaz'ın ise müvekkilinin 3. kişileri taşıdığını sadece duyduğunu beyan ettiğini, ayrıca ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararında dosyadaki mesaj kayıtlarından müvekkilinin 3. kişileri taşıdığının anlaşıldığının belirtilmiş olduğunu, ancak mesaj kaydı olarak belirtilen dosyadaki belgenin internetten Bla Bla Car isimli uygulamadan alınan bir ekran görüntüsü olduğunu, bu belgedeki mesajlaşma kaydının veya ilanın müvekkiline ait olduğunu gösterir kesin bir delil bulunmadığını, ayrıca bu belgedeki kayıtlardan müvekkilinin 3. kişileri araca alarak seyahat ettiğini gösterir somut bir emare bulunmadığını...

      Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR- Dava, menfi tespit ile yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Davacı, hakkında yapılan bir icra takibi sırasında davalı gelini İlkay ile dava dışı oğlu ... ve onların avukatı...’in telkini ile 01.02.2008 tanzim tarihli 100.000,00 TL’lik senedi davalı ... lehine verdiğini, teminat amacıyla aynı bedeldeki bir senedi de İlkay’ın kendisine verdiğini, ne var ki aralarında gerçekte bir borç ilişkisinin olmadığını, hacizden kurtulmak için davalı ve eşinin yönlendirmesi ile böyle bir yol seçtiklerini, ancak kötüniyetli olarak 01.02.2008 tanzim tarihli senedin... 2....

        Ağır ceza mah. 2019/313 esas sayılı dava dosyası yargılama içeriğine göre anılan olayda toplam 8 kişinin öldüğü, haklarında dava açılan sanıklar Mehmet Oğur, T7 , T5 ile ilgili yapılan taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet vermekten dolayı açılan kamu davası sonucunda mahkemece Mehmet Oğur hakkında beraat, diğer sanıklardan T7 hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunun 85/2 mad. Ve 62/1 Uyarınca neticeten 2 yıl 1 ay sanık T5 için aynı maddeler uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği, Kaldırma kararı sonrası davacı kurumdan müteveffa sigortalı Naciye Karadeniz 'in hak sahiplerine bağlanan güncel ilk peşin sermaye değerleri sorulmuş ve 07.03.2202 tarihli yazı cevabında bildirilen güncel tutarlar nazara alınarak düzenlenen 26.08.2022 tarihli hesap bilirkişi raporunda davacı kurumun talebinin 5510 Sayılı Yasanın 21....

        (Pekcanıtez-Atalay-Özekes Sh. 583, Konuralp, Uluslararası Toplantı Sh. 260, Özekes-100 soruda İstinaf ve Temyiz sh. 99) 1) Sayılı Tarifenin III-1-e maddesi tasdik (onama) edilen kararlar için nisbi karar ve ilam harcı alınacağını düzenlemiş olduğundan Bölge Adliye Mahkemesinin kararı niteliğine göre nisbi karar ve ilam harcına hükmedilmesi mümkün olmayıp bu nedenle de maktu harç alınmalıdır. Aksi düşüncenin kabulü T.C. Anayasası'nın 73/3 maddesindeki "Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin kanunla konulacağı, değiştirileceği veya kaldırılacağına" ilişkin temel hükme de aykırılık teşkil edecektir ki vergi ve harç yükümlülüğü konusunda kıyas veya yorum yoluyla yükümlülük getirilmesi mümkün değildir....

          UYAP Entegrasyonu