Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davalı - borçlu hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde borçlunun itirazının kaldırılması istemine ilişkindir. Gaziosmanpaşa 6. İcra Müdürlüğü'nün 2020/75919 Esas sayılı takip dosyası ile davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında Küçükçekmece 2. Aile Mahkemesinin 2018/846 Esas sayılı ve Küçükçekmece 2. Aile Mahkemesinin 2019/746 Esas sayılı dava dosyasından verilen tedbir nafakasına ilişkin ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, Davalı - borçlu icra dairesine sunmuş olduğu itiraz dilekçesinde yetki itirazının yanında borcun aslına, ferilerine, işlemiş ve işleyecek faizine ve faiz oranına itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Davalı borca itiraz ederken yetki itirazında da bulunmuş olup, öncelikli olarak icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gereklidir....

Tüm dosya kapsamı birlikte ele alınarak yapılan değerlendirmeye göre; Davacı 07/06/2021 havale tarihli dava dilekçesi ile, davalının kendisine Kocaali İcra Dairesi'nin 2021/79 esası ile icra takibi başlattığını ancak davalıya hiç bir borcu olmadığını, bu sebeple takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesi ise ilamsız icra takibinde itirazın icra dairesine yapılması gerekmesi sebebiyle görevsiz olduğundan bahisle itirazın reddine karar vermiştir. Somut davada ilamsız icra takibi mevcuttur. Davacı T1 Kaya borca itirazını icra mahkemesine yapmıştır. İİK'nun 62. maddesi uyarınca, ilamsız icra takibinde her türlü itirazın, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yapılması zorunludur. Borçlunun icra dairesi yerine icra mahkemesine yaptığı itirazları hukuki sonuç doğurmaz....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından Danışmanlık ve Vekalet Sözleşmesi başlıklı belgeye dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun icra dairesine verdiği dilekçe ile mükerrerlik iddiasının yanı sıra takibe, borca, faize, faiz oranına ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiği, takibin durdurulması üzerine alacaklının itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece itirazın kaldırılması ile alacaklı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedildiği anlaşılmıştır.....

    İcra Hukuk Mahkemesi'nin de 2015/5 E. - 9 K. sayılı kararıyla karşı görevsizlik kararı verdiği, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'nin 2015/3237 E. - 8512 K., 06/10/2015 tarihli kararıyla...2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olduğunun belirlenmesine karar verilmesi üzerine, mahkemece, takip dayanağı belgelerin İK. 68. madde anlamında belge olmadığı ve imzası da borçlu tarafından inkar edildiğinden alacaklının açtığı itirazın kaldırılması davasının reddi ile asıl alacağın %10'u oranında para cezasına hükmedildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinde başlatılmış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Somut olayda, ... İcra Dairesi'nde başlatılan ilamsız icra takibinde borçlu icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiş olup, alacaklının itirazın kaldırılması talebini İİK'nun 4....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılmasıİcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibinde yetkiye ve borca itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece yetkiye itirazın kaldırılmasına, borca itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Takipte dayanılan ve karara esas alınan 1 Temmuz 2009 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı ... sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzalamıştır. Sözleşmede kefilin sorumlu olacağı süre ve azami miktar gösterilmemiştir. Bu durumda B.K.’nun 484.maddesi uyarınca müteselsil kefilin sorumluluğu sözleşme süresi ile sınırlı olacaktır....

        İlk derece mahkemesi kararında itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş ise de kararın gerekçesinin icra dosyası içeriği ile uyumlu olmadığı dolayısı ile icra dosyasına uygun gerekçe bulunmadığı gibi genel haciz yolu ile başlatılan icra takibinde borçlunun yetki itirazın kaldırılmasına ilişkin talepte itirazın kaldırılması şartlarının bulunup bulunmadığı değerlendirilerek itirazın kaldırılması talebinin kabulü veya reddine yönelik karar verilmesi gerekmesine rağmen icra müdürlüğünün yetkisine yapılmış itirazın kabulüne karar verilerek icra dosyasının ilgili icra müdürlüğüne gönderilmesine ilişkin hüküm kurulması da yerinde değildir. Bu nedenle istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması, kaldırma kararı doğrultusunda dosya kapsamına uygun karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        İcra Müdürlüğünün 2018/3640 Esas sayılı takip dosyası ile borçlular hakkında genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu ... adına tebliğe çıkarılan ödeme emrinin 30/03/2018 tarihinde muhatabın adresten taşındığı belirtilerek iade edildiği, tüm borçlular tarafından 02/04/2018 tarihinde icra müdürlüğüne verilen itiraz dilekçesi ile, icra müdürlüğünün yetkisi ile borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettikleri, icra müdürlüğünce aynı tarihte itirazların kabulü ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, icra dosyasından borçlulara yeniden tebligat çıkartılmadığı, alacaklının ihtilafı sürdürme iradesi göstererek süresinde icra hukuk mahkemesinden itirazın kaldırılması talebinde bulunduğu görülmüştür....

          Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun icra müdürlüğüne başvurarak borca itiraz ettiği, alacaklının itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 68. maddesinde "Talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz." şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir....

          İİK'nun 68/1. maddesine göre; “Talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz.” Somut olayda borçlunun, henüz ödeme emri tebliğ edilmeden icra müdürlüğüne sunduğu itiraz dilekçesinde, "takip dosyası içerisinde takip dayanağı herhangi bir belgeye rastlanmadığını" belirterek borca itiraz ettiği, iş bu itirazın kaldırılması davasında icra mahkemesine sunduğu cevap dilekçesinde de "tarafına dayanak belge gönderilmediğinden imzaya itiraz hakkını saklı tuttuğunu" beyan ettiği görülmektedir....

            Alacaklının icra mahkemesine başvurusu gerçekte var olan bir itirazın kaldırılması istemi değildir. ... takip, Kambiyo ... Yoluyla takip olup İİK'nun 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borca itirazın, yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda; kambiyo takibinde borçlu, borca itirazını icra müdürlüğüne yapmış olup bu başvuru sonuç doğurmayacağı gibi icra müdürlüğünce bu itirazın değerlendirilerek, takibin durdurulmasına karar verilmesi de doğru değildir. Alacaklının dilekçesinde, itirazın kaldırılması deyimini kullanmış olması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile takibin durdurulması kararına yönelik şikayet niteliğindedir....

              UYAP Entegrasyonu