Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İİK'nun 71. md. gereği takibin iptali K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ilamsız takipten kaynaklanan takibin iptali istemine ilişkin olup, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 10.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Alacaklının talebi üzerine ya da kendiliğinden, ilamsız icra takiplerine ilişkin ödeme emri göndermesi, açıkça İİK'nın 32. maddesinin emredici hükmüne aykırı olacağı gibi, dürüstlük kuralı ile de bağdaşmayacağından, hukuk düzeni tarafından korunamaz. Davacının isteminin İİK'nın 16. maddesi kapsamında şikayet olarak nitelendirilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gibi, takibin iptali isteminin sağladığı hukuki koruma, takibin durmasının sağladığı hukuki korumadan fazla olacağından, davacının davada hukuki yararının olduğu açıktır. Açıklanan ilkeler doğrultusunda, ilama dayalı olarak başlatılan dava konusu ilamsız icra takibinin iptaline karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....

    Maddesi kapsamında bir belgeye dayandırılmamış olup, alacaklının itirazın kaldırılması yoluna başvurması halinde olumlu sonuç alınamayacağı, genel yetkili mahkemede itirazın iptali davasının açılmasının zorunlu olduğu, takibin devam ettiği ve henüz sonlanmadığı, davacı tarafından alacak davası açıldığı belirtilmiş ise de, açılan davanın takibin devamını sağlayıcı nitelikte dava olmadığı, peşin harcın iadesi yönündeki yasal düzenlemenin güttüğü amacın alacaklının takibin devamını sağlayıcı nitelikte dava açmak mecburiyetinde bırakılması olduğu, aksi yöndeki kabulün borçlunun itiraz ettiği ilamsız takiplerde alacaklının peşin harcın kendisine iadesini sağlamasına neden olacağı ki bu halde takip sonlanmadan takip dosyasının harçsız kalacağı sonucunu doğuracağı, dolayısı ile takibin devamını sağlar nitelikte alacaklının mahkemeye müracaat bulunmadığı gözetildiğinde Harçlar Kanununun 29/3. maddesinde belirtilen koşulların oluşmadığı görülmüştür. HMK.'...

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, müvekkilinin alacağının tahsili için başlatılan ilamsız takipte asıl borçlunun davalı ... olup, diğer davalı ...'in müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, asıl borçlu ...'in kredilerinin herhangi bir ipotek veya başkaca teminatının bulunmadığını, davalı tarafın takibe itirazında belirttiği ipoteğin ...'in değil ...'nin kredilerinin güvencesini oluşturduğunu, iş bu davaya konu takip ile ...'den ...'e kefaletinden kaynaklanan alacaklarının talep edildiğini, takibin mükerrer olmadığını bildirerek itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından, "..." aleyhine genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlu şirket vekilinin, icra mahkemesine başvurarak, gerçek ve tüzel kişiliği olmayan “...“ hakkında yapılan takipte borçlu sıfatı ile hatalı olarak müvekkiline gönderilen ödeme emrinin ve takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, borçlunun, borçlu sıfatı ile süresinde icra dairesine itirazı üzerine takibin durduğu, hatalı olarak tarafına gönderilen ödeme emrinin ve takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurusunda hukuki yararının bulunmadığı gerekçesi ile başvurusunun reddine karar...

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu ilamsız takibe dayanak gösterilen İstanbul 43.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/190- 2013/49 E.K. sayılı kararının takibin dayanağı olan dava konusu çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine yönelik olup, eda hükmü içermediği, söz konusu ilam ile söz konusu çek bedellerinin müvekkilden haksız olarak tahsil edildiğinin sabit hale geldiğini, bu nedenle ilamsız icra takibi yapma zorunluluğunun hasıl olduğunu, yerel mahkeme kararının kendi içinde çelişkili olduğunu, kabul anlamına gelmemekle mahkemenin takibin ilamlı icra takibi olması gerektiğini belirtirken ilamlı takipler için yetki sınırlaması bulunmazken takibin yetkisiz icra dairesinde yapıldığını ileri sürmesinin karardaki çelişkiyi ortaya koyduğunu, yapılan dava konusu takibin "para borcunu" içermekte olup TBK 89.maddesi gereği alacaklının ikametgahının bulunduğu Bursa İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirterek ilk derece...

        E.K. sayılı kararının takibin dayanağı olan dava konusu çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine yönelik olup, eda hükmü içermediği, söz konusu ilam ile söz konusu çek bedellerinin müvekkilden haksız olarak tahsil edildiğinin sabit hale geldiğini, bu nedenle ilamsız icra takibi yapma zorunluluğunun hasıl olduğunu, yerel mahkeme kararının kendi içinde çelişkili olduğunu, kabul anlamına gelmemekle mahkemenin takibin ilamlı icra takibi olması gerektiğini belirtirken ilamlı takipler için yetki sınırlaması bulunmazken takibin yetkisiz icra dairesinde yapıldığını ileri sürmesinin karardaki çelişkiyi ortaya koyduğunu, yapılan dava konusu takibin "para borcunu" içermekte olup TBK 89.maddesi gereği alacaklının ikametgahının bulunduğu Bursa İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

          Dava, sözleşmeden kaynaklanan bir miktar para alacağının tahsiline yönelik olarak başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK.’nın 89. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, aksine bir anlaşma yoksa para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceği, 6100 sayılı HMK.’nın 14. maddesinin birinci fıkrasında ise bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olduğu düzenlenmiştir. Anılan madde hükümlerine göre sözleşmeden kaynaklanan bir para alacağının tahsili için açılan davalarda ve başlatılan ilamsız icra takiplerinde, alacaklının ikametgâhı mahkemeleri ve icra daireleri de yetkilidir. Dava konusu takibin dayanağı alacak da davacı bankanın .../... şubesi tarafından kullandırılan krediden kaynaklanmaktadır. Kredinin kullandırıldığı şubenin bulunduğu yer itibariyle başlatılan takipte ... İcra Daireleri yetkilidir....

            Maddesi uyarınca öncelikle Banka lehine tesis edilen ipotekler paraya çevrilmeden başlatılan işbu haciz yoluyla takibin iptali talepli bir dava olduğunu, görevli mahkemenin de İcra Hukuk Mahkemesi olduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, Bursa 12. İcra Müdürlüğünün 2019/4895 esas sayılı dosyasında takibin iptali ve ihtiyati hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. Bursa 12. İcra Müdürlüğü'nün 2019/4895 E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklı tarafından davacı-borçlular hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçlulardan T1 T4 Şirketi'ne 03/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlulardan T5 T6 ve T2 tarihinde tebliğ edildiği, T3 Turizm T5 yapılan tebligatın ise bila ikmal döndüğü görülmüştür....

            Takip ilamsız takip olup, takibin şekli itibariyle uygulanması gereken İcra Ve İflas Kanununun 62. maddesinde yer alan düzenlemeye göre borca itirazın ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içeresinde icra dairesine bildirilmesi gerekir. İlamsız icra takibinde derdestlik bir itiraz olup ödeme emri tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yapılacak itiraz ile sonuç doğurur. İcra mahkemesinden bu nedenle ilamsız icra takibinin iptaline karar verilmesi talep edilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

            UYAP Entegrasyonu