İcra Müdürlüğünün 2005/1031 ( 1990/1826 Eski) sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlatıldığı; ancak alacağın tahsil edilememesi sebebiyle AİHM ne ve Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Tazminat Komisyonuna başvurulduğu, bu başvuruların zamanaşımını kesen veya durduran sebepler arasında yer almadığı, 10 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 07/03/2018 tarihinde Ankara 17.İcra Müdürlüğünün 2018/2678 sayılı dosyasıyla, ilamlı icra takibi başlatıldığı belirtilerek, davanın kabulüne Ankara 17.İcra Müdürlüğünün 2018/2678 Sayılı icra takibinde icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir....
Sport 3.0 ... tipi beyaz renkli 2011 model otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesine, Davacıda bulunan ayıplı aracın davalıya iadesine...” şeklinde hükme yer verildiği, takibe ilişkin olarak örnek 2 nolu icra emrini tebliğ alan şikayetçi-borçlu tarafından kesinleşmeden icraya konulmuş olan işbu ilamın icrasını durdurmak için icra dairesinden 07/8/2015 tarihinde mehil belgesi ile Yargıtay’dan 04/11/2015 tarihinde icranın geri bırakılması kararı alındığı ve 31/12/2015 tarihinde de icra dosyasına sunulduğu görülmektedir. O halde mahkemece, yukarıda yer verilen genel ilkeler ve özellikle İİK.’nun 24/2. maddesi gözetilerek, borçlunun takip dayanağı ilama ilişkin olarak sunduğu icranın geri bırakılması kararı ile takip duracağından, bu durumda borçluya, takibin devamı niteliğindeki 04/01/2016 tarihli muhtıra gönderilmesi mümkün olmayıp, şikayetin kabulü ile borçluya gönderilen muhtıranın iptaline karar verilmesi gerekirken, mahkemece yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte borçlu vekili itfa nedeniyle takibin iptalini talep etmiş, Mahkemece yapılan keşif ve bilirkişi incelemeleri sonucunda takibe konu baz istasyonunun kaldırıldığı gerekçesiyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi üzerine; hüküm süresi içinde alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Takip dayanağı .....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI;Alacaklının 17.09.2018 tarihinde takipten feragat ettiğini, takip dosyasına bildirdiği davanın da aynı tarihte açıldığı gerekçesi ile konusuz kalan dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verildiği görülmüştür. İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;Dava dilekçesinde kötü niyet tazminatı talebinde bulunduklarını, bu konuda bir karar verilmediğini, davalı alacaklının takipten feragat ettiğini, hakkın özünden feragat etmediğini, davanın konusuz kalmadığını, feragat tarihinin takip dosyasına tahsil harcının yatırıldığı tarih olarak kabul edilmesi gerektiğini, harcın davadan sonra yatırıldığını, yargılama giderlerinin feragat beyanında bulunana yükletilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE; Uyuşmazlık, ilamlı icra takibinde ödeme nedeni ile icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. Mersin 8....
Tüketici Mahkemesi ise ; uyuşmazlığın İcra İflas Kanunu hükümlerine göre çözümlenmesi gereken uyuşmazlık olup ilamlı takip yapılıp yapılamayacağına veya borcun muaccel olup olmadığına veya borcun ödenmemiş olması nedeni ile takibin iptaline ilişkin hususlarda görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte icra emri düzenlendiği, talebin taksitlerin ödendiği, kalan taksit borcunun fazla hesaplandığı iddiası ile yapılan takibin iptali isteminden kaynaklandığı,,davacı tarafından icra emrine ilişkin borcun ödenmesi,feragat ve ibra nedeniyle İcra Hukuk mahkemesine yapılan icra emrine itiraz talebinin, İİK'nın 32. ve devamı maddeleri gereğince icranın geri bırakılması talebi olarak değerlendirilmesi gerektiği anlaşıldığından uyuşmazlığın İcra Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir....
İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı takip dosyası celb edilmiş ve dosyamız arasına alınmıştır. Yapılan incelenmesinde özetle; alacaklının ... , borçlunun ... olduğu, 55.760,96 TL üzerinden takibe geçildiği, davalının yapılan takibe itiraz etmesi üzerine takibin geçici olarak durduğu görülmüştür Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı İİK 33/A maddesi uyarınca icranın zaman aşımına uğramadığının tespitini talep etmektedir. İİK 33/A maddesi " İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir." İlgili madde metninden açıkça anlaşılacağı üzere madde ilamın zaman aşımına uğramasına ilişkindir. Oysa ki eldeki dava icra takibinin zaman aşımına uğramadığının tespiti istemli olup, ilgili maddenin somut olaya uygulanmasına imkan bulunmamaktadır....
Somut olayda, ..., ... ve ...’nün 26.11.2008 tarihinde dosya borcuna icra kefili oldukları, dava tarihi itibari ile de asıl borçludan bağımsız olarak kefil oldukları miktar kadar takip borcundan sorumlu olan icra kefilleri yönünden İİK’nun 39. maddesinde öngörülen on yıllık zaman zamanaşımı süresinin dolmadığı açıktır. Öte yandan, mülga 6762 sayılı TTK'nun 726. maddesinde, çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay olup, asıl borçlu yönünden zamanaşımı dolmuş ise de borçlunun talebi icranın geri bırakılması olup, İİK’nun 71. maddesinin atfı ile İİK’nun 33/a maddesi uyarınca da takibin kesinleşmesinden sonra borcun zamanaşımına uğraması durumunda icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken mahkemece takibin iptal edilmesi de yerinde değildir....
gelen ödemeler zamanaşımını kesmediğini, ayrıca zamanaşımına dayana icranın geri bırakılması istemlerinin her zaman ve herhangi bir süreye bağlı olmadan yapılabileceğini, İİK 33/a-2.fıkrasında belirtilen 7 günlük süre kesinleşen icranın geri bırakılması kararlarına karşı alacaklının genel mahkemelerde dava açabilmesi için getirildiğini, bu sebeple İİK'nun gerek 16.maddesindeki 7 günlük şikayet süresi gerekse 33/a.maddesindeki 7 günlük sürenin 71.maddede iş bu maddeye atfı olmadığı için uygulanmasına olanak bulunmadığını, ilgili icra takip dosyasına müvekkilinin maaşından her ay kesintiler gelmekte ise de zamanaşımını kesen esas işlemin alacaklının haciz talebi olduğunu, her ay maaştan kesilerek icra takip dosyasına ödeme yapılması ve alacaklı tarafından alınması icra takip işlemi niteliğinde olmadığından zamanaşımını da kesmeyeceğini, müvekkilinin maaşından 02.02.2017 tarihinden bu yana kesintiler yapılmış ancak işbu davanın açıldığı tarihe kadar zamanaşımını kesen başkaca bir icrai işlem...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33. maddesinden kaynaklı icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. Kuşadası 3. İcra Müdürlüğünün 2018/1086 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı T3 tarafından borçlu T1 aleyhine 06/08/2013- 30/01/2018 tarihleri arası 54 aylık iştirak nafakası açıklaması ile 27.000,00 TL. alacağın ferileri ile birlikte tahsili talebi ile ilamlı takip yapıldığı, takip dayanağının Bodrum 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 06/08/2013 Tarih, 2013/301 Esas, 2013/292 Karar sayılı ilamı olduğu, ilam ile tarafların boşanmalarına ve müşterek çocuk Dide Naz için aylık 500,00 TL iştirak nafakasına karar verildiği, davacıya gönderilen icra emri tebligat parçasının bila tebliğ döndüğü, davacı borçluya tebliğ edilen icra emri bulunmadığı, bu durumda açılan davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamlı icra takibinde itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. İİK. 'nun 33/1. Maddesinde, "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra tetkik merciine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya tetkik merciinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Davalı-alacaklılar tarafından Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 19/07/2018 tarihli 2016/103- 2018/446 K. sayılı ilamına istinaden davacı-borçlu hakkında ilamlı icra takibi başlatıldığı, görülmüştür....