Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2015/23895 Esas sayılı dosyasında İİK'nun 135. maddesi uyarınca düzenlenen tahliye emrinin davacıya tebliğe çıkarıldığı, tebligatın iade dönmesi üzerine tahliye emrinin T.K.'nın 21/2. maddesi uyarınca 24.10.2020 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, icra müdürlüğünce 05.02.2021 tarihinde taşınmaza gidilerek tahliye için süre verildiği, davacının tahliye emri gönderilmediğine ilişkin itirazı İİK'nun 135/2. maddesine dayalı şikayet olup, bu şikayetin İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca öğrenme tarihi olan 05.02.2021 tarihinden itibaren yedi günlük süre içinde yapılması gerekirken, borçlu tarafından bu süre geçirildikten sonra 27.06.2021 tarihinde icra mahkemesine başvurulduğu, borçlunun şikayetinin süre aşımına uğradığı, bu durumda tahliyenin tedbiren durdurulmasına karar verilemeyeceği anlaşıldığından, istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, 5737 Sayılı Yasanın 17.maddesine dayalı tapu iptal ve tescil isteklerine ilişkindir. Davacı Vakıflar İdaresi, eski 360 ada 53 ve 58 parsel sayılı taşınmazların ifrazından meydana gelen 1352 ada 6 parsel sayılı 5626.29 m2 yüzölçümlü taşınmazın ...Vakfından icareli olarak ... adına kayıtlı iken, adı geçenin vârissiz ölümü nedeniyle ......

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; dosyada mevcut 12.08.2012 düzenleme tarihli ve tahliye taahhütnamesi başlıklı belge incelendiğinde davalı T3 tarafından dava konusu taşınmazı 01/09/2022 tarihinde kayıtsız ve şartsız olarak tahliye edileceğine dair yazılı taahhütte bulunulduğu, davalının tahliye taahhüdündeki tanzim ve tahliye tarihlerinin davacı tarafından sonradan doldurulduğu iddia edilmekte ise de, takibe dayanak yapılan tahliye taahhüdünün "halen kiracı olarak kullanmakta olduğum" ibareleri ile başladığı, taahhüdün içeriğinden taahhüdün kiralananda oturulurken verildiğinin anlaşıldığı ayrıca taahhüt altındaki imzaya karşı çıkılmamış olup, beyaza imza atılsa dahi, üzerinin ne şekilde doldurulacağının imza atan tarafından kabul edilmiş sayılacağı ve bu taahhütnamenin iptali için TBK'nın 30, 36 ve 37. maddelerine göre TBK'nın 39. maddesi uyarınca bir davanın da açılmadığı gerekçesiyle davalının Yarenler Mahallesi 33732...

    nun 68. maddesi uyarınca İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılmasını ve kiralananın tahliyesini ya da İ.İ.K. 67.maddesi gereğince genel hükümler çerçevesinde Sulh Hukuk Mahkemesine başvurarak itirazın iptali ile kiralananın tahliyesini isteyebilir.Tahliye istemli takiplere vaki itiraz üzerine alacaklı tarafından seçimlik hakkın kullanılarak İİK.’nun 67.maddesi uyarınca genel hükümler çerçevesinde itirazın iptali ve tahliye isteminde bulunulması da 6100 sayılı HMK’nun 4/1-a hükmü uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi kapsamındadır. Somut olayda davacı alacaklı tercihini itirazın iptali ile kiralananın tahliyesi davası açmak biçiminde kullanarak Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açmıştır. Sulh Hukuk Mahkemesi, İcra Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilen görevsizlik kararı üzerine Mahkemece yapılan yargılama sonucunda takibin devamına ve tahliyeye karar verilmiştir....

      Ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal otuz günlük ödeme süresinin son günü Kurban Bayramının 2. günü olup yasal ödeme süresi 28/09/2015 tarihinde sona erecektir. Ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal otuz günlük ödeme süresi beklenmeden ve temerrüt gerçekleşmeden tahliye isteminde bulunulamaz. Bu durumda mahkemece tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde tahliye kararı verilmesinin hatalı olduğu bu seferki incelemeden anlaşılmasına göre davalı borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir....

        Örnek no 14 tahliye emri tebligatının usulsüzlüğü ancak muhatabı borçlu tarafından ileri sürülebilecek bir husus olup, muhatabı borçlu tarafından usulüne uygun bir şekilde ileri sürülmedikçe ne icra müdürlüğü tarafından ne de icra mahkemesi tarafından re'sen nazara alınıp incelenemez. 2004 sayılı İİK'nun 16.maddesine dayalı şikayetin kabulüne, Küçükçekmece 1.İcra Müdürlüğü'nün 17/12/2021 tarih 2021/18791 esas sayılı olup, davalı borçlu şirkete gönderilen ve 7201 sayılı Tebligat Kanunun 35.maddesi uyarınca tebliğ edilen örnek no 14 tahliye emrinin tebliğinin usulsüz olduğu ve davalı borçlu şirketin tahliye taahhüdünde belirttiği bilinen adresine örnek no 14 tahliye emri tebliğ edilmediği gerekçesi ile verilen davacı vekilinin tahliye talebinin reddine dair kararının iptaline " dair karar verildiği görülmüştür....

        İcra mahkemesince yasanın bu hükmü resen gözetilerek tahliye isteminin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeksizin davalının ödeme emrinin tebliğinden itibaren ödeme süresi içinde borcunu ödediği gerekçesi ile davanın esastan reddedilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Bu hal ve şartlar altında müdürlükçe yapılması gereken borçluya, örnek no 7 (genel haciz yolu ile takipte ödeme emri) hazırlayıp göndermek iken, sanki alacaklı yanca İİK 269 maddesi uyarınca tahliye istemli kira alacaklarının tahsiline ilişkin takipte bulunulmuş gibi yanılgılı değerlendirme ile örnek no 13 ödeme emri gönderilmesi de usul ve yasaya aykırı görülmüş bu nedenle de ödeme emrinin iptali yoluna gidilmiştir....

          Dava hukuki niteliği itibariyle 2004 Sayılı Yasanın 269/a maddesinde “Borçlu itiraz etmez, ihtar müddeti içinde kira borcunu da ödemezse ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde alacaklının talebi üzerine icra mahkemesince tahliyeye karar verilir.” şeklinde düzenlenen tahliye davasıdır....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2023 NUMARASI : 2023/6 ESAS - 2023/12 KARAR DAVA KONUSU : Tespit KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusu üzerine duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin dosya ele alındı,incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı kadın dava dilekçesinde özetle;"...eşi ve çocukları ile birlikte 01.11.2013 tarihli kira sözleşmesine istinaden dava konusu konutta ikamet ettiklerini,konutlarına gelen tebligat ile eşinin tahliye taahhüdü nedeniyle itirazın iptali ve tahliye talebini içerir davanın (Karşıyaka 3.Sulh Hukuk Mah.nin 2022/3319 E)açıldığını öğrendiğini,eşi tarafından verildiği bildirilen tahliye taahhüdünde kendisinin imzasının bulunmadığını,aile konutu olarak kullanıldığı için tahliye taahhüdünün geçersiz olduğunu,açacağı tahliye emrinin iptali davasında delil olarak gösterilmek üzere...

          UYAP Entegrasyonu