Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, borçluya gönderilen satış ilanının, mernis adresinde TK'nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği görülmüştür. Şikayete konu tebliğ zarfı üzerine; tebligat mazbatasını çıkaran mercii tarafından TK'nun 23/1-8. ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri kapsamında bir şerh verilmediği anlaşılmakta olup; tebliğ memurunun kendiliğinden, satış ilanı tebliğ işlemini, TK'nun 21/2. maddesi uyarınca yapması, yukarıda değinilen yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırıdır. Bu nedenle, sözü edilen tebligatın usulüne uygun yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, ihalenin feshi istemine yönelik şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 23.11.2015 tarih ve 2015/28031-28928 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair karar düzeltme talepleri yerinde değil ise de; Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, diğer sebeplerin yanı sıra satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerek ihalenin feshini istediği, mahkemece, şikayetin reddine ve para cezasına hükmedildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir....

      İlk Derece Mahkemesince, davaya konu taşınmazın keşfen bilirkişiler maliyetiyle belirlenen değeri tasarruf tarihi itibariyle 928.067,50 TL olmasına rağmen tapuda gösterilen satış bedeli 312.500 TL'dir. Bozma ilamında; Daire uygulamasına göre, tapudaki akit tablosunda gösterilen satış bedeli dışında, üçüncü kişinin (alıcı) kendi banka hesabından çektiği paranın borçluya taşınmaz alımı için ödenen para olduğunun kabul edilmekte olduğu ifade edilmekte ise de, bu kabul şekli her somut olayın özellikleri gözetilerek değerlendirilmelidir....

      Maddesi gereğince paylı mülkiyeti veya elbirliği mülkiyetini devam ettirme yükümlülüğü bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, Konya İli Ereğli İlçesi Hıdırlı Mahallesi 273 ada 18 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki ortaklığın genel açık artırma yoluyla satış suretiyle giderilmesine, satış bedelinin 09.07.2021 havale tarihli bilirkişi raporunda belirlenen hisselere ve miktarlara göre paylaştırılmasına karar verilmiştir....

      Bu durumda satış talebinin geçerli olabilmesi için satış talebi ile birlikte bir miktar avansın da yatırılması gerekir. Satış talebi, satış avansının yatırıldığı tarihte yapılmış sayılır.( Yargıtay 12. HD 15/02/2016 T, 2016/17985- 25458 E-K ) Somut olayda, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipte takip borçlusu T3 icra emrinin 08/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği, takip alacaklısı tarafça 28/05/2019 tarihinde satış masrafı adı altında 6.000,00 TL yatırılmış ise de, bu yatırılan avansın 1 yıllık süreden sonra yatırıldığı anlaşılmıştır. O halde İİK'nın 150/e maddesine uygun şekilde, 1 yıllık yasal sürede bir miktar satış avansı da yatırılmak suretiyle satış talebinde bulunulmadığına göre takip düşmüş olup, satışın yapılması mümkün olmadığından icra müdürlüğünce satış talebinin reddine dair karar yerinde olup İlk Derece Mahkemesi'nce şikayetin reddine karar verilmesi isabetlidir....

      ün malik olduğu ... 4328 parselde bulunan 1/27 er arsa paylı 22-23-24-25-26 ve 27 nolu taşınmazlar üzerinde davacıya haciz ve satış yetkisi tanınmasına, davalı ... hakkında açılan davanında kabulü ile dava konusu ... 4328 parsel 19 nolu taşınmazın borçlu ... tarafından davalıya satışına ilişkin tasaruruf işleminin ... 5. İcra Dairesinin 2005/5981 sayılı dosyasındaki alacak ve ferileri toplamı ile sınırlı olarak iptaline, davacıya haciz ve satış yetkisi tanınmasına, dava konusu ... 4328 parselde bulunan 17 nolu bağımsız bölüm bakımından davalı ... hakkında açılan davanın kabulü ile, borçlu ... tarafından davalıya satışına ilişkin tasarrufun ... 5.İcra Dairesinin 2005/5981 sayılı dosyasındaki alacak ve ferileri toplamı ile sınırlı olarak iptaline, davacıya haciz ve satış yetkisi tanınmasına,dava konusu 4328 parselde bulunan 17 nolu bağımsız bölüm bakımından davalı ... lehine tesis ipotek işleminin İİK nun 277....

        nun 114. maddesi gereğince, menkul ihalelerinde satış ilanının borçluya tebliği zorunlu değil ise de; icra müdürlüğünce satış ilanının borçluya tebliğine karar verilmesi halinde, satış ilanının tebliğ edilmemesi ya da usulsüz tebliğ edilmesi, Dairemizin süregelen içtihatlarına göre ihalenin feshi sebebidir. Nitekim, icra dosyasının incelenmesinde, icra müdürlüğünce 28.10.2015 tarihli satış kararında; ''yeteri kadar satış ilanının hazırlanarak ilgililere tebliğine'' karar verildiği anlaşılmakta olup; anılan kararda, "tebligat yapılamaması halinde satışın yapılmasına" şeklinde bir hüküm de bulunmadığından, satış ilanının borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi zorunludur....

          İİK'nun 140. maddesinde; “Satış tutarı bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse icra dairesi alacaklıların bir sıra cetvelini yapar” hükmüne yer verilmiştir. Sıra cetvelini düzenleme yetkisi ilk haczi koyan icra dairesine aittir. İİK'nun 100. maddesi gereğince, borçluya ait paranın veya satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar birden fazla alacaklı tarafından haciz konulması halinde, anılan madde hükmü gereği icra müdürlüğünce derece kararı yapılması gerekir. Derece kararının yapılması için mutlaka satış sonucu para elde edilmesi zorunlu değildir. Açıklanan maddelere göre, birden fazla alacaklının bulunduğu böyle durumlarda, icra müdürlüğünce, öncelikle İİK'nun 140. maddesi gereğince sıra cetveli yapılmalı ve alacaklılara, diğer alacaklara yönelik itirazlarını ileri sürme imkanı tanınmalıdır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Alacaklı tarafından şikayetçi borçlu şirket ile dava dışı diğer borçlular hakkında başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, sair fesih nedenlerinin yanında borçlunun satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğundan bahisle taşınır ihalesinin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde şikayetin reddine, para cezasına hükmedilmesine karar verildiği görülmektedir. İİK'nın 114. maddesi uyarınca, menkul ihalelerinde satış ilanının borçluya tebliği zorunlu değil ise de; borçluya tebliğine karar verilmesi halinde, tebliğ edilmemesi ihalenin feshi sebebidir. Ancak, aynı satış kararında, çıkarılan tebligatın sonuca etki etmemesine karar verilmesi halinde ise, tebligatın çıkartılması zorunlu ise de; tebliğ edilip edilmemesinin bir önemi bulunmamaktadır....

          Görüldüğü gibi burada tanınan takdir yetkisi, İİK'nun 82. maddesi kapsamında malın haczi kabil olup olmadığı ile sınırlı olup, icra müdürünün bunun dışında, haciz yapılan adresin üçüncü kişiye ait olduğu gerekçesiyle haciz talebini reddetme yetkisi olmadığı gibi haczedilen şeyin İİK'nun 83/c maddesi kapsamında olup olmadığını takdir etme yetkisi de bulunmamaktadır. Böyle bir durumda yapılması gereken iş, istihkak iddiasının tutanağa geçirilip İİK'nun 97. ve 99. maddeleri uyarınca istihkak prosedürünü işletmektir. Buna göre, icra müdürü alacaklının gösterdiği adreste haciz yapmak zorundadır. Hacizden sonra üçüncü kişiler veya alacaklı icra mahkemesinde istihkak davası açabilirler. O halde, mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, haciz işleminden sonra ilgilisince şikayet konusu yapılabilecek hususlar değerlendirilerek yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

            UYAP Entegrasyonu