İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, dava dilekçesindeki iddialarını tekrarla eksik araştırma ve hatalı değerlendirme ile resmi ikametgah kayıtları hiçe sayılarak tanık beyanları alınmadan, deliller toplanmadan karar verildiğini, satış ilanın yayınlandığı gazetenin de tirajı yüksek bir gazete olmadığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 134. maddesi uyarınca ihalenin feshi istemine ilişkindir. İİK'nın 127. maddesi uyarınca taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya, alacaklıya ve tapu kaydındaki ilgililere tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi nedenidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21/07/2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18/03/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davalılardan ... aleyhine ... İcra Müdürlüğünün 2012/420 sayılı icra dosyasıyla takip başlattıklarını, borçluya babası ...’ten intikal eden ... İli, ... İlçesi, ... Köprü Köyü, 105 ada, 16 parsel sayılı arsa üzerinde bulunan 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 ve 8 numaralı dükkan olarak kayıtlı bağımsız bölümlere haciz konulduğunu, ......
İİK.nun 134/2. maddesi hükmü gereği ihalenin feshini ilgililer ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde isteyebilirler. Öte yandan, aynı maddenin 6. fıkrası hükmüne göre satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada bilahare vakıf olunmuşsa şikayet süresi ıttıla tarihinden başlar. Şu kadar ki, bu müddet ihaleden itibaren bir seneyi geçemez. Söz konusu ihale, 29.07.2015 tarihinde yapıldığına ve borçluya yapılan satış ilanı tebligatı usulsüz olduğundan tebligatı öğrenme tarihi olan 07.08.2015 tarihinde ileri sürülen şikayet süresindedir. O halde, mahkemece, işin esası incelenip borçluya yapılan satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü ve varsa diğer fesih nedenleri de değerlendirilerek soncuna göre karar verilmesi gerekirken, istemin süreden reddi yönündeki hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.nun 114. maddesi uyarınca, menkul ihalelerinde satış ilanının borçluya tebliği zorunlu değil ise de, borçluya tebliğine karar verilmesi halinde, tebliğ edilmemesi Dairemizin süregelen içtihatlarına göre ihalenin feshi sebebidir. Somut olayda; İstanbul 4. İcra Müdürlüğü, 11.11.2010 tarihli satış talimatında satış ilanının borçlu şirkete tebliğine karar vermiş, satışı yapan talimat icra dairesi de 29.11.2010 tarihli satış kararında yapılacak tebligatın satışa tesiri olmamak kaydı ile taraflara tebliğine karar vermiştir....
İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilânının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde, mahkemece, yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetin kabul edilerek ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ile aynen devamına,fazlaya ilişkin istemin reddine, takip tarihinden başlamak üzere asıl alacak ödeninceye kadar yıllık %27,36 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisi uygulanmasına, İİKnun 67/2 maddesi uyarınca asıl alacak 1.799,83 TL üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatının davalı-borçludan tahsili ile davacı-alacaklıya verilmesine, karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Satış ilanının ulusal çapta yayımlanan gazete yerine mahalli gazete de ilana çıkarıldığını, taşınmazın değerinin çok altında satıldığını, satışın ilanına ilişkin ilan zabıt varakasının bulunmadığını Belediye tarafından geriye dönük evrak tanzim edildiğini, işbu evrak nedeniyle taraflarından Simav Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunulduğunu ve Mahkeme tarafından en azından işbu durumun bekletici mesele yapılması gerektiğini, satış aşamasından 2004 sayılı Kanuna 111 inci maddesinden sonra gelen borçluya satış yetkisi verilmesi hakkından mahrum olduğunu, müvekkiline bildirim yapılarak satış için fırsat verilmesi gerekirken verilmediğini, satış kararında taşınmaz satış ilanının ulusal çapta yayımlanan gazete ile ilanına yer olmadığına karar verilmesinin ihaleye katılımı sınırladığı, taraf menfaatlerinin dikkate alınmadığını da açıkça gösterdiğini, müvekkilin gerekçeli karar hakkının açık bir şekilde ihlal edildiğini, belediye ilan tutanağı olmadığını...
Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2. maddesi gereğince; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Somut olaya gelince; dava konusu taşınmazın satış suretiyle ortaklığının giderilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de; satışın genel açık arttırma sureti ile yapılacağının kararda gösterilmemiş olması doğru değildir. Ayrıca harç ve vekalet ücretinin paydaşlardan tahsiline karar verildiği halde satış bedelinden satış masrafları düşüldükten sonra satış bedelinin hissedarlara dağıtılmasına karar verilmesi de infazda tereddüt yaratacaktır....
nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği, kıymet takdiri raporu ve satış ilanının da aynı adrese TK.'nun 21/2. maddesine göre tebliğ olunduğu görülmektedir. İcra takibinin dayanağı olan ipotek akit tablosunun incelenmesinde, borçlunun adresinin "....Caddesi no:......" olarak yazılı olduğu belirlenmiştir. Bu durumda, satış ilanının, borçlunun ipotek akit tablosunda yer alan ".... Caddesi no:... ..." adresine tebliğe çıkarılmadan, adrese dayalı kayıt sisteminde yer alan adresine tebliğe gönderilmesi ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmesi, aynı Kanunun 10.maddesi hükmüne aykırı olduğundan, anılan satış ilanı tebliğ işlemi usulsüzdür. İİK.nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi ise başlı başına ihalenin feshi sebebidir....
İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, borçluya satış ilanı tebligatının usulüne uygun tebliğ edilmemesi nedeni ile ihalelerin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....