WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/309 KARAR NO : 2021/693 DAVA : İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177)) DAVA TARİHİ : 04/04/2021 KARAR TARİHİ : 07/07/2021 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/07/2021 DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; davalı hakkında Bakırköy ... İcra Müdürlüğü’nün ... esas sayılı dosyasında Bakırköy ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas ... karar sayılı kesinleşmiş ilamına istinaden ilamlı icra takibi başlattığını, takibe konu borcun ödenmediğini belirterek İİK m.177/4 maddesi gereğince davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP; Davalı şirket adına TK 35’e göre yapılan tebligata rağmen cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir....

    Yukarıda yapılan tespitler doğrultusunda mevcut dosya değerlendirildiğinde davacı tarafından alacağın kaydı için iflas idaresine başvuruda bulunulduğu, iflas idaresi tarafından söz konusu başvuru ile ilgili herhangi bir red ya da kabul kararı verilmediği ve sıra cetvelinin tanzim edilmediğinin mahkememize bildirildiği, sıra cetvelini tanzim edilmeden davacı tarafından mevcut davanın açıldığı, İİK 235.maddenin başlığının "Sıra Cetveline İtiraz ve Neticeleri" şeklinde olduğu, madde başlığından da anlaşılacağı gibi İİK 235 kapsamında bir davanın açılabilmesi için ortada bir sıra cetvelinin bulunması gerektiği, mevcut olayımızda bir sıra cetveli bulunmadığından İİK 235 kapsamında sıra cetveline itiraz davasının yukarıda belirtilen içtihatlar doğrultusunda açılamayacağı , söz konusu davanın ön şartının kanun madde metinlerinden de anlaşılacağı gibi bir sıra cetvelinin bulunması gerektiği anlaşılmış ve davacı tarafından açılan davanın sıra cetveli düzenlenmeden açıldığından erken açılan davanın...

      Mahkemece davanın 2.haciz ihbarnamesine İİK’ nun 89/3.maddesi uyarınca itiraz edildiği halde alacaklı davalı tarafından İİK’ nun 89/4.maddesi uyarınca işlem yapılması gerekirken 3.haciz ihbarnamesi çıkarılması üzerine açılan menfi tespit davası niteliğinde olduğu, 2. haciz ihbarnamesine itiraz eden davacının 3.haciz ihbarnamesine karşı dava açmasının İİK’ nun 89/4.maddesi uyarınca yapılması gereken işlemin yapılmamasını geçerli hale getirmeyeceği, İİK’ nun 89/3.maddesinde öngörülen şekilde dava açma şartları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 20.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Yalova 2.Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın imzaya ve borca itiraz davası olduğu İİK 169 ve 170. maddeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Yalova İcra Hukuk Mahkemesi de, davacı tarafından takip kesinleştikten sonra imzaya ve borca itiraz edildiği, İİK'nın 169 ve 170.maddelerine göre davacı tarafından açılması gereken davanın süresinin kaçırılmış olduğu, bu nedenle açılan davanın İİK 72/1.maddesi gereğince menfi tespit davası niteliğinde olduğu, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup mahkeme kararı hükmü temyiz eden davacı vekiline 23.07.2008 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise davacı vekili tarafından HUMK’nun 432/1. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 08.08.2008 tarihinde verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün, davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup mahkeme kararı hükmü temyiz eden davalılardan ... vekiline 20.08.2008 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise davalı vekili tarafından HUMK’nun 432/1. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 10.9.2008 tarihinde verilmiştir....

              GEREKÇE: Dava İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit ve istirdat davasına ilişkindir. İİK 72/3.maddesi "İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak,... göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir. Somut olayda icra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında; İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında teminatlı veya teminatsız takibin durdurulmasına karar verilemez. İlk derece mahkemesi İİK 72/2 madde uyarınca değerlendirme yapılmışsa da bu hata/eksiklik sonuca etkili görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle ; icra takibinin durdurulması yasal engel nedeniyle mümkün olmadığından davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

                Mahkemece iddia, savunma,toplanan deliller ve bozma ilamı gereğince; davacı 3. kişi tarafından açılan istihkak davası ile alacaklı tarafından açılan şikayet davası tefrik edilmiş, şikayet davası sonunda, 16.10.2009 tarihli haciz sırasında 3.kişi şirket yetkilisinin yedieminliği kabul etmediğinden haczedilen mahcuzların alacaklı tarafın muhafaza talebi doğrultusunda işlem yapmak gerekirken usul ve yasaya aykırı olarak muhafaza talebinin reddi yönündeki memur muamelesinin doğru olmadığı gibi İİK 96 ve 97.maddelere göre yapılması gerektiği halde İİK 99.maddeye göre yapılmasının usul ve yasaya uygun görülmediğinden icra memurunun bu yöndeki 16.10.2009 tarihli kararının kaldırılması ve istihkaka yönelik mahkemenin ayrılan 2011/754 esas sayılı dosyasında da karar verildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile ... 21....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup mahkeme kararı hükmü temyiz eden davacı vekiline 17.08.2009 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise davacı vekili tarafından HUMK’nun 432/1. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 14.09.2009 tarihinde verilmiştir. İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan iptal davaları aynı yasanın 281. maddesi hükmü gereğince basit yargılama usulüne tabi olduğundan HUMK 176/1 maddesi ve bu fıkranın 11. bendi uyarınca bu davalarda adli ara verme söz konusu olmadığı gibi HUMK’nun 177. maddesi hükmü de uygulanmaz....

                    Hukuk Dairesi'nin 2016/3568 esas, 2016/6425 karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere "İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir." İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir. Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık, davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde çıkarılan haciz ihbarnameleri nedeniyle borçtan davacının sorumlu olup olmadığının tespitine ilişkindir. 01.10.2011 tarihinden sonra açılan menfi tespit davaları için görevli mahkeme, HMK'nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. İİK 89. maddesindeki özel düzenleme ile İİK 72. maddesindeki menfi tespit davasına ilişkin genel düzenleme gözetildiğinde genel düzenleme hükmünün İİK 89. maddesini işlevsiz bırakacak biçimde uygulanamayacağı da açıktır....

                      UYAP Entegrasyonu